Şampiy10
Magazin
Gündem

Nahda Hareketi nedir? Tunus’ta koalisyon ortağı Nahda Hareketi ne zaman kuruldu, siyasi geçmişi merak ediliyor!

Tunus'ta Başbakan Hişam el-Meşişi'nin Cumhurbaşkanı Said tarafından görevden alınmasının ardından başlayan hareketlilik devam ediyor. Koalisyon ortağı Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi, 15 Temmuz'da Türkiye'de yapıldığı gibi sokağa çıktıklarını ancak kapıların yüzlerine kapandığını söyledi. Söz konusu açıklamaların ardından Nahda Hareketi hakkında merak edilenler arttı.

ABONE OL
Vatan Haber

Tunus'ta Başbakan Hişam el-Meşişi'nin Cumhurbaşkanı Said tarafından görevden alınmasının yankıları sürerken, koalisyon hükümetine destek veren Nahda Hareketinin lideri ve Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi, TRT Arapça kanalına yaptığı açıklamada "Darbenin, kargaşanın ve Nahda'nın binalarının hedef alınmasının arkasında BAE medyası var" diyen Gannuşi, "söz konusu medyanın sosyal ve ekonomik sebeplerden ötürü yapılan gösterilere katılımı yüksek göstermeye ve darbeyi meşrulaştırmaya çalıştığını" ifade ederken, "Darbe olduğunda sokağa çıkılması gerektiğini öğrendik. Türkiye'den aldığımız ders bu. Haberi duyar duymaz dışarı çıktık, önce parti genel merkezine sonra da Meclis binasına gittik ama kapılar yüzümüze kapandı." diye konuştu.

NAHDA HAREKETİ NEDİR?

Nahda Hareketi Yeniden Doğuş (Rönesans) Partisi olarak da bilinen ılımlı İslamcı siyasi partidir.

"İslami Hareket" olarak da bilinen grup, Raşid Gannuşi ve Abdülfettah Muru tarafından 1981'de "İslami Eğilim Hareketi" parti olarak 1981 yılında kurulmuştur. Ekonomik kaynakların daha adil dağıtımı, çok partili demokrasinin kurulması ve günlük yaşama dindarlığın daha fazla girmesini savunmuş; bu amaçlara ulaşmak için de şiddet içermeyen yolların aranmasını önermiştir. 1984'ten sonra parti aleni olanların yanı sıra faaliyetlerini gizli olarak da sürdürebilmek için yeniden yapılandırılmıştır. Yasal olarak tanınmak için, 1989 yılında bugünkü adını (Arapça:?arakat an-Nah?ah) almıştır. Otoriter yönetim süresince parti yasadışı olarak kalmıştır.

Partinin 1989 yılında yapılan seçimlere katılımı yasaklanmıştır. Buna rağmen bazı üyeleri seçimlere bağımsız olarak katılmış ve Bin Ali rejiminin resmi rakamlarına göre ülke çapında % 10 ile % 17 arasında oy oranına ulaşmışlardır. İki yıl sonra Başkan Bin Ali 25.000 destekçisini hapse attırarak Nahda'yı karşısına almıştır. Nahda üyeleri iktidar partisinin merkezine saldırmış ve 1 kişinin ölümüne, çok kişinin de yaralanmasına neden olmuşlardır. Nahda'nın yayın organı olan Al-Fajr gazetesi Tunus'ta yasaklanmış ve editörü Hammadi Cibali 1992 yılında resmi olmayan bir partiye üye olmak ve devlet yapısını değiştirme niyetiyle şiddete başvurmak suçundan 16 yıl hapis cezası ile yargılanmıştır.

Arapça yayın yapan televizyon kanalı El Zeitounanın Nahda ile bağlantısı olduğuna inanılmaktadır. 1980'lerin sonlarında ve 1990'ların başlarında parti ağır bir baskı altına alınmış, 1992'den devrim sonrasına kadar Tunus'ta neredeyse tamamen ortadan kaybolmuştur. Bu süre boyunca Onbinlerce İslamcı hapse atılmış ya da sürgüne gönderilmiştir. Parti 1 Mart 2011'de yasal statüsünü kazanmıştır.

Yasemin Devrimi

Yasemin Devriminin başlangıcında, Raşid Gannuşi'yi Tunus'a gelişinde yaklaşık 1.000 kişi karşıladı. Partiden Tunus siyasi sahnesinde "hızlı bir yer edinen, gösterilere katılan ve başbakanla görüşen" bir hareket olarak bahsedilmiştir. Gannuşi ilk olarak partinin diğer Tunuslu muhalif gruplarla ortak prensiplerde anlaştığını duyurmuştur.

1 Mart 2011'de Yasemin Devriminin ortaya çıkmasıyla Zeynel Abidin Bin Ali yönetiminin çökmesinin ardından, Tunus Geçiş Hükümeti gruba siyasi parti kurabilmesi için izin vermiştir. Bunun sonrasında birçok laik rakibini geride bırakarak Tunusun en büyük ve en yaygın teşkilatlı partisi haline gelmiştir.

2011 seçimleri

New York Times gazetesi, partinin Tunus'taki başarısına ilişkin bazıları iç kısımlarda desteğe sahip olacağına inanırken diğerleri Nahda Hareketinin geniş bir desteği arkasına alabilmesi için Tunus'un çok fazla laik olduğuna ilişkin farklı tahminlerde bulunmuştur. 22 Ocak 2011 tarihinde El Cezire Televizyonuna verdiği bir röportajda, Raşid Gannuşi İslam Halifeliğine karşı olduğunu ve İslam'ın çarpık anlaşılmasının bir sonucu olarak itham ettiği Hizb-ut Tahrir'in aksine bunun yerine demokrasiyi desteklediklerini ifade etmiştir.

Mart 2011'de yapılan anketler Nahda Hareketinin Tunus'taki siyasi partiler arasında % 29 oranıyla ilk sıraya yükseldiğini göstermiş, partiyi % 12,3 ile İlerici Demokratik Parti (PDP) ve % 7,1 ile Yenilenme (Ettajdid) Hareketi izlemiştir. Bu anket Tunusluların % 64,1'inin "ülkedeki siyasi partilerden nefret ettiklerini" ortaya koymuştur. Bu başarı bazı laiklerin seçimlerin ertelenmesini desteklemelerine ve "yeni Tunus'taki yerlerinden endişe eden birçok laik ve kadının korkusuna" neden olmuştur.

Mayıs 2011'de Nahda Genel Sekreteri Hammadi Cibali İslam ve Demokrasi Çalışmaları Merkezinin davetiyle Washington'a gitti. ABD Senatörleri John McCain ve Joe Lieberman ile görüştü.

24 Ekim 2011'de Tunus Kurucu Meclisi seçimlerinde, ülke tarihinin ilk şeffaf seçimini diğer partilerin açık ara önünde % 40 oy oranı ile 217 sandalyenin 89'unu alarak kazanmıştır.

Diğer Haberler

  1. Kamuda denetim genişliyor! Genelge yayımlandı, işte detayları
  2. Demirören Medya Lisesi’nden unutulmaz Öğretmenler Günü etkinliği
  3. Kuvvetli kar yağışı sürüyor! İşte okulların tatil edildiği iller
  4. İstanbul'un 7 ilçesinde 10 saat su kesintisi uygulanacak
  5. Malatya'da korkutan deprem!
  6. Cumhurbaşkanı Erdoğan: Netanyahu için çember daralıyor
  7. MSB duyurdu: Irak'ın kuzeyinde PKK'lı 10 terörist etkisiz hale getirildi
  8. Niğde'de evli sevgililer kiraladıkları evde ölü olarak bulundular
  9. Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Rutte'yi kabul etti
  10. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya: 10 ayda 162 bin 897 erkeğe 'önleyici tedbir' kararı verildi

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.