‘Montaj başkanlık sistemi olmaz’

Başbakan Yardımcısı Arınç: “Birileri diyorsa ki ‘Meksika’da var, Arjantin’de var, Paraguay’da var, Bolivya’da var, orada var, burada var. Biz bunların hepsinden kendimize göre bir şeyler alalım. Ona göre bir başkanlık sistemi getirelim.’ Bu, çok doğru olmaz.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istediği başkanlık sisteminden farklı bir model tarifi yapan ve “Alaturka değil alafranga” olmalı diyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bir kez daha konuştu.

‘En az 330 gerekli’

Arınç, BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlarken, başkanlık sisteminin tartışılması için AK Parti’nin genel seçimde 367 ya da en azından 330 milletvekili çıkarması gerektiğini söyledi. Arınç, şöyle devam etti: “Biz ancak yeni bir anayasa yaparak veya Anayasa’da yürütme, yargı ve yasamayı başkanlık sistemine göre uyarlayabilecek bir değişiklik yaparak bu sisteme geçebiliriz. Yani birileri ‘Aaa, ne kadar güzel. Tamam hadi bakalım bir çay içelim başkanlık sistemine geçelim’ diyecek. Böyle bir şey yok dünyada. Altyapısı olmadan, birbiriyle akort olmadan, birbiriyle check-balance sistemini kurmadan bir başkanlık sistemi olmaz. Yani birileri diyorsa ki ‘Meksika’da var, Arjantin’de var, Paraguay’da var, Bolivya’da var, orada var, burada var. Biz bunların hepsinden kendimize göre bir şeyler alalım. Ona göre bir başkanlık sistemi getirelim.’ Bu, çok doğru olmaz. Alafranga, alaturkadan kastım da şudur: Bu sistem hangi ülkede başarı ile yönetiliyorsa, yürütülüyorsa, sistem çalışıyorsa, bizim onu örnek almamız lazım.”

ABD ve Fransa örneği

“Sizin kafanızda var mı Türkiye için uygun olduğunu düşündüğünüz bir örnek?” sorusu üzerine de Arınç şöyle konuştu:

“Şüphesiz. Başkanlık sistemi düşünüyorsanız, tam başkanlık sistemini, o zaman Amerika’ya bakacağız. Yok Fransa usulü, “Senatosuyla Meclisiyle bizim için daha uygun. Orada bir başbakan, bir hükümet sistemi var” derseniz, ona bakacağız. Ama üçüncü dünya ülkelerinden, dördüncü dünya ülkelerinden başkanlık sistemini alıp da bir şekilde monte edecek halimiz yok. Montaj usulü başkanlık sistemi olmaz.

Ya hangi ülkelerde varsa aslını alacağız veya biz iyi gördüğümüz bir başkanlık modelini Anayasa’ya koyacağız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 24 Şubat’ta yaptığı konuşmada, “Bizim genlerimizde aslında başkanlık sistemi vardır” demiş ve Meksika’da yasama organı başkanının, devlet başkanı olduğuna dikkat çekmişti.

Silah bırakma tarihi varmış!

Arınç, “Çözüm sürecinde şu an hangi noktadayız?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Sonuca henüz yakın değiliz. Esas konu, PKK’nın kongresini toplayarak artık silah bırakma kararını almasıydı. Nisan’da olması da düşünülüyordu. Mesela 4 Nisan tarihi telaffuz edilmişti, belki bir 15 Nisan tarihi telaffuz edilmişti. Fakat Öcalan’ın gönderdiği mesajda “Şu gün toplantınızı yapın” şeklinde bir tavsiyede bulunulmadı. Temennimiz Nisan ayı içerisinde en azından PKK’nın kongresini toplamak suretiyle artık silah bıraktığını resmen ilan etmesidir.”

‘Kral çıplak demedik daha’

Arınç, yaşanan tartışmalarla ilgili ‘Büyük bozuldu’ yorumları yapılmasına dair soruyu şöyle yanıt verdi: Eleştiri her zaman yapılabilir. Eleştiriden kimse muaf değildir, yeter ki haklı olsun. Bununla büyü bozulmaz. Yani Melih Gökçek’le Bülent Arınç arasında kavga olsa bile büyü bozulmaz. Hiç haddi olmadığı halde, hükümet sözcüsüne hakaret ediyor ve istifaya davet ediyor. Ben de ona, keşke bir yerde tutabilseydim kendimi, layık olduğu bir cevap veriyorum. Farklılıklar da bizim bir zenginliğimizdir. Yani biz bütün bu eleştirilerimizde “Kral çıplak” filan demedik daha. Belki öyle günler gelecek ki “Kral çıplak” denecek. Ama biz, ilişkilerimizi dostane, kardeşane götürürüz.”

‘Cumhurbaşkanı mutmain oldu’

“İzleme Heyeti’nin görevi belirlendi. Şimdi isimlendirme aşamasındayız. O zaman bazı isimler telaffuz edilmiş ama onların kendisiyle görüşülmemişti. Şimdi o kişilerle görüşülüyor. Kabul ettikleri takdirde Avni Özgürel gibi bazı isimler ortada konuşulmuştu. Onlar veya bir başkaları ama o 63 kişilik akil insanlar heyetinden olmak üzere bir İzleme Heyetimiz veya komitemiz olacak. Sayın Cumhurbaşkanımız da bu konudan mutmain (tatmin, emin) oldu.”