MKE müdürüne suçüstü yapılırken Bakan içeri girdi

Silahla ilgili çizim ve üretim planlarını satmak istediği kişiyi 1.5 yıldır tanıdığını iddia eden Tanrıverdi, ifadesinde "Amerika’da silah fabrikası kuracağını, benimde tecrübemden faydalanmak istediğini söyledi. Ben de bir hata yaptım, söylediği sözlere inandım. Bu kapsamda K.K. bana uygun bir para vereceğini söyledi." dedi.

Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Silah Fabrikası Müdürü Mustafa Tanrıverdi'nin TSK’nın temel saldırı silahı olarak tasarlanan Milli Piyade Tüfeği MPT-76 ve MP-5 marka silahların çizim ve tüm üretim planlarını 1.2 milyon TL’ye ABD’li firmaya satarken yakalanmasının yankıları sürüyor. Operasyonla ilgili detaylar ortaya çıkıyor.

1.2 MİLYON TEL KARŞILIĞINDA

Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürü Mustafa Tanrıverdi, Ar-Ge çalışmaları yapılan ve üretim aşamasına geçilmesi tasarlanan, patenti MKEK’e ait olan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin temel saldırı silahı olacak Milli Piyade Tüfeği MPT-76 ve MP-5 marka silahların çizim ve tüm üretim planlarını para karşılığında satarken suçüstü yakalandı.

Bir süredir şüpheli olarak izlenen MKEK’e bağlı Kırıkkale Silah Fabrikası’nın müdürü Mustafa Tanrıverdi'nin yakalanması için operasyon başlatıldı. Tanrıverdi ile alıcı, Eskişehir yolu üzerindeki bir lokantada 6 Nisan günü saat 19.00 sıralarında buluştu. Tanrıverdi’nin, yanında getirdiği gizli bilgilerin kayıtlı olduğu 2 adet flash belleği, alıcıya verdikten sonra daha önce hazırlanarak seri numaraları alınan çanta içindeki 200 bin TL ve 300 bin ABD doları (yaklaşık 1.2 milyon TL) parayı alarak çıktı. Tanrıverdi’yi, lokantının önünde bekleyen polisler suç üstü yakaladı

BAKAN ORADAYDI

NTV'nin haberine göre, Tanrıverdi'ye suçüstü yapılmak üzereyken lokantaya yemek yemek üzere bir Bakan geldi. Kısa süreli kriz yaşayan ekipler Bakan'ın korumalarıyla irtibata geçerek durumu anlattı. Çok gizli operasyon başarıyla tamamlandı.

SİLAH TÜCCARI İHBAR ETTİ

Tanrıverdi’yi ihbar eden kişinin silahların çizim ve üretim planlarını satmaya çalıştığı Türk uyruklu ve aynı zamanda ABD vatandaşı olduğu öğrenilirken, ihbarcının silah ticareti de yapan K.K. olduğu ve “önceliğim ülkem” diyerek, ihbarda bulunduğu anlaşıldı. Tanrıverdi, devlete ait gizli kalması gereken fenni keşif, buluş ve sınai verilerden yararlanma, rüşvet alma ve verme suçlarını işlediği iddiasıyla tutuklandı.

Tanrıverdi’nin ifadesinde özetle şunları söylediği öğrenildi:

SÖYLEDİĞİ SÖZLERE İNANDIM

“1987 yılından beri MKEK kurumunda değişik görevlerde, son olarak da silah fabrikası müdürü olarak çalışıyorum. MPT-76 adlı piyade tüfeğinin ilk başlangıcından bugüne kadarki tüm aşamalarında aktif olarak görev aldım. Proje koordinatörü olarak çalıştım. Şu anda NATO standartlarındaki en çok testi geçebilen ve dünyada birinci sırada yer alacak nitelikteki bir piyade tüfeğinin seri üretimine müdürü olduğum fabrikada başlanmıştır. K.K. isimli kişiyi bir buçuk yıldır tanırım. Kendisinin Amerikada yasal olarak silah ticareti işi yaptığını, ayrıca sivillere yönelik bir silah fabrikası kuracağını biliyorum. Ben bu kişiye on bin adet MP-5, G-3 ve buna benzer silahların sivil versiyonlarını yasal olarak sattım. Benden MPT-76 ve MP-5 tüfeklerinin çizim ve diğer bilgilerini istedi. Amerika’da silah fabrikası kuracağını, benimde tecrübemden faydalanmak istediğini söyledi. Ben de bir hata yaptım, söylediği sözlere inandım. Bu kapsamda K.K. bana uygun bir para vereceğini söyledi. Biz pazarlık yapmadık. O da çanta ile parayı bana verdi. Çantadaki parayı da saymış değilim."

Erdoğan yakalanan MKE Müdürü hakkında konuştu

Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürü Mustafa Tanrıverdi'nin tutuklanması da sorulan Cumhurbaşkanı, ''Bunlar tabii karakter meselesi, cibiliyet meselesi. Buna yok diyemeyiz. Buna benzer şeyler çıkabilir. Nitekim şu anda tutuklandı ve iyi ki tabii ki böyle bir süreç işlemiş oldu. Buna benzer şeyleri yani her yerde bekleyebilirsiniz, olabilir. Temenni ederiz ki bunlar minimize olsun, hiç olmasın ama bu tabii çok çok üzücü bir olay. Bir makama gelmiş böyle bir insanın kalkıp da böyle bir sırrı deşifre etmesi veya buna tevessül etmesi çok çok yanlış bir olaydır. Tabii şimdi artık yargı onunla ilgili gereğini yapacaktır'' değerlendirmesinde bulundu.