‘Kürtaj kadına bağlı olmalı’

Hayrünnisa Gül, Haziran’da yapılan röportajda kürtaj için, “Bu kadının kendisine bağlı olmalı” demiş. First Lady: “Özgürlüğüme düşkünüm”

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül, New York Times’ın eski yazarı gazeteci Marvine Howe’a verdiği röportajda özgürlükler konusunda çarpıcı ifadelerde bulundu. 6 Haziran’da yapılan röportajdan bazı kısımlar ve değerlendirmeler ‘Middle East Policy’ dergisinin sonbahar sayısında yayınlandı.

Başörtülü arttı mı?

Gezi Parkı eylemlerinin sıcak gündeminde yapılan görüşmede Hayrünnisa Gül, “Dürüst konuşmak gerekirse, sokaklarda şahit olduğumuz şiddet görüntülerini yeni Türkiye ile tevil edemiyorum. Beni üzdü, endişelendirdi ve merak ettim; acaba geri mi gidiyoruz ve tüm çabalarımız beyhude miydi?” diye konuştu. First Lady, Marvine Howe’un, laiklerin ‘eski İstanbul’a oranla daha fazla başörtülü görüldüğü’ iddiasını hatırlatması üzerine, “Başörtülü kadınlar daha fazla aktif olmaya başladı ve bunun sonucu olarak da sosyal hayatta daha görünür hale geldiler” dedi.

Empozeye karşıyım’

Gül, kürtaj uygulaması hakkında ise şunları söyledi: “Bir hayata son vermeyi hayal edemiyorum fakat bu, kadının kendisine bağlı olmalı. Tabii ki aile planlamasına karşı değilim. Kendi özgürlüğüme düşkünüm. Bir şey yapmaya zorlanırsam, bu üzerimde ters bir etki yapar. İnsanlara, bu şöyle ya da böyle olmalı şeklinde bir empozeye karşıyım.”

Uzun vadeli plan yok

Kendisine önemli başarıları da sorulan Hayrünnisa Gül, “Türkiye’de başı kapalı bir kadın olarak çok sıkıntı çektim. Ama artık tabular yıkıldı” diye yanıt verdi. Marvine Howe’un, eşinin yeniden cumhurbaşkanlığına seçildiği taktirde gündeminde ön planda nelerin olacağına dair sorusuna ise Hayrünnisa Gül şu cevabı veriyor: “Allah’ın hakkımızda ne planladığını bilemiyorum. Bu sebeple uzun vadeli planlar yapmak istemiyorum.”

‘BİR SENİ İKNA EDEMEDİM’

Howe’un, “Cumhurbaşkanı Gül ile ilişkisini ‘eleştirici’, ‘destekleyici’ ya da ‘danışman’ olarak mı tanımladığı” sorusuna Hayrünnisa Gül, “Tüm hepsi” diye cevap vererek şöyle devam ediyor: “Kendisinin, aynı zamanda hem en büyük destekçisi hem de eleştirmeni olduğumu söyleyebilirsiniz. Bana bazen sitem eder ‘Herkes yaptığımı takdir ediyor; bir tek seni ikna edemedim’ diye.”