İmzalara dikkat!

Tutuklu Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in avukatı Turgut Kazan, Cihaner’in Yargıtay’da yargılanmasına neden olan ifadeyi veren İliç Cumhuriyet Savcısı Bayram Bozkurt’un imzası ile Erzurum’daki Ergenekon davasının gizli tanığı “Efe”nin imzasının aynı olduğunu savundu.

Kazan, dün Yargıtay’daki duruşmada, iki ifadeki imzaları gösteren belgeyi gösterdi. Adalet Bakanlığı’nın, Cihaner hakkında görev suçundan soruşturma açmasına neden olan ve bu yolla Yargıtay’da yargılanması sürecini başlatan şikayetin altında İliç Savcısı Bozkurt’un imzası bulunuyor.

Erzincan’da Çiçek’i gördüm

Hürriyet'te yer alan habere göre; Bozkurt, şikayet dilekçesinin ardından Adalet Bakanlığı müfettişlerine bu konuda ifade de verdi. Bu şikayet dilekçesinin altındaki imza ile Ergenekon dosyasındaki “Gizli tanık Efe”nin imzaladığı, “Teşhis tutanağı” belgesindeki imzanın benzerliği dikkat çekiyor. Kazan, dünkü duruşmada, bu konuyu gündeme getirdi. Kazan şöyle dedi: “Bu da oynanan oyunu ortaya koyuyor. Delillerin aynı olduğunu gösteriyor. Erzincan’da ise hala gizli tanık aranıyor. Birleştirme talebinin haklılığını göstermek için o örneği verdim. İki dava arasında bağ varsa birleştirilir. Bir tanık ifadesi var. Başka bir ifade daha var. İki imzayı karşılaştırıyorsunuz, aynı. Bu bağlantıyı apaçık ortaya koyuyor. Açıklayan da biz değiliz o kişi. İmzalar aynı ise aynı adam oldukları da anlaşılıyor.” Ergenekon dosyasındaki özel yetkili savcı Osman Şanal’ın imzasını taşıyan 21 Aralık 2009 tarihli “Teşhis tutanağına” göre tanık Efe, gösterilen 25 fotoğraftan 4 no’lu fotoğraf üzerine şöyle dedi:

“Şu anda huzurda bana göstermiş olduğunuz fotoğraftaki kişiyi Erzincan Orduevi’nde eşimle beraber gitmiş olduğum sabah kahvaltısında görüşmüştüm. Yanında, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ve birkaç tane rütbeli subay da vardı. Birlikte kahvaltı yapıyorlardı. Şu anda bu kişinin isminin Dursun Çiçek olduğunu gördüm, keşinlikle teşhis ettim. Hiçbir tereddütüm yoktur. İsmini o tarihlerde bilmemekle beraber sonradan televizyonlar ve gazetelerde çok miktarda gördüğüm için hiç unutmadım ve kendisini teşhis ettim.”

O Çiçek başkasıydı

İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasının sanığı Albay Dursun Çiçek’in “gitmedim” dediği Erzincan’daki Konak Mazlum Otel’de adına düzenlenen faturanın isim benzerliğinden kaynaklandığı ortaya çıkmıştı. 28 Mart 2009’da 202 numaralı odada kalan Dursun Çiçek’in 1977 Ankara doğumlu, Ankara-Ayaş nüfusuna kayıtlı olduğu belirtilmişti. Albay Dursun Çiçek ise 21 Ocak 1960 Tokat doğumlu.

Cihaner onun için fezleke düzenlemişti

Ergenekon kene koydu

İliç Savcısı Bayram Bozkurt hakkında 12 Şubat’ta Hürriyet’te, “Ergenekon arabama kene koydu” başlıklı haber yayınlanmıştı. Bozkurt, Erzurum Özel Yetkili Savcı Osman Şanal’a tanık olarak ifade vermiş ve şok suçlamalarda bulunmuştu. Bozkurt, Ergenekon örgütüne karşı mücadele ve eylemlerini deşifre ettiği için hedef seçildiğini savunarak, “Sürekli takip edilmekteyim. Arabama iki defa kene konuldu” demişti.

Çıkar sağlama davası

Cihaner ile Bozkurt arasındaki tartışma, İliç’teki altın madenini işletmesi konusunda çıkmıştı. Cihaner, madenin çevreye zarar verip vermediği, siyanürle altın aramanın zararları ile ilgili olarak Bozkurt’a, soruşturma açması talimatı vermişti. Ancak daha sonra Bozkurt bu talimata uymayınca Cihaner altın madeni soruşturmasını bizzat üstlenmişti. Cihaner, Bozkurt hakkında da rüşvet aldığı iddiasıyla fezleke düzenlemişti. Bozkurt hakkında, “Yetkili olmadığı bir iş için çıkar sağlamak” iddiasıyla Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. (Hürriyet/Oya Armutçu)