'İki idamdan kurtuldum...'

Ergenekon davası kapsamında gazeteci Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 24 sanık hakkında "Hükümetin cebir ve şiddet kullanarak ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen ya da tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs" iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi. Savcı, 24 sanık hakkında "örgüt yöneticiliğinden" ise beraat istedi.

Bu sırada gazetecilere dönerek konuşan Tuncay Özkan, "Esas hakkında yazıkları her satırın, her sözün altında kalacaklar. İddianame diye bir şey kalmadı. Benim için bir kez ağırlaştırılmış müebbet istediler. 2 idamdan kurtuldum. Bir idam kaldı. Beni bir kere asacaklar. Böyle mütalaa olmaz. Olsa olsa komik vasat bir kitap olarak okutulur. Gerçek gerçektir. Gerçeğin hiçbir şeye ihtiyacı olmaz. Gerçeğin palavraya ihtiyacı olur mu? Alparslan Arslan, İlker Başbuğ ve 90 küsür sanık hakkında aynı şeyi istiyorlar. Böyle bir şey olmaz. Bunlar uydurma" dedi.

ÖZKAN'IN KIZINDAN TWEET

Ergenekon Davası'nda savcının mütalaasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen gazeteci Tuncay Özkan'ın kızı Nazlıcan Özkan, Twitter'daki hesabında 'Ergenekon'da mütalaa okunmaya başlandı. Bizim payımıza da ağırlaştırılmış müebbet düştü hayatta. Miting yapmayı, bre Tuncay, sen oyun mu sandın?' diye yazarak tepkisini gösterdi.


BU KARARI TANIMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL

ERGENEKON davasında savcının açıkladığı mütalaada müebbet hapsi istenen Tuncay Özkan’ın kızı Nazlıcan Özkan, "Bu kararı tanımamız mümkün değil. Burada yargılanma yok, adil yargılanma yok" dedi.

Mütalaanın açıklanmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Nazlıcan Özkan, 5 yıldır mücadele ettiklerini belirterek, "5 yıldır hukuksuzluk, adaletsizlik burada ve bunu hep dile getiriyoruz. Bu da diğer siyasi davalarda da örneğini gördüğümüz gibi yaşanan durum. Çok ağır cezalar geldi. Diğerlerinde olan şey aynen bizim de başımıza geldi. Fakat bu kararları tanımamız mümkün değil. Burada yargılanma yok, adil yargılanma yok. Hukuksuzluktan hep bahsediyorduk zaten. Ağırlaştırılmış müebbetler bir çok kişiye verildi, babam dahil. Cebir ve şiddet kullanarak hükümeti yıkmak suçundan bahsediliyor. Savcı bu yüzden müebbet hapis istiyor. Yapılan tek şey miting yapmaktır. İzinli yapılan mitinglerdir bunlar. Bu kararı tanımamız mümkün değildir. Babam aynen mücadelesine ve direnişine devam ediyor. Hiçbir şekilde bizi etkilemesi mümkün değil bunların" dedi.

Özkan, Mütalaayı bugün bekliyor muydunuz? şeklindeki soruyu "Ben bugün beklemiyordum. Çünkü hep ertelendi. İlk başta 13 Aralık’ta olacağı söylendi. Sonra 18 Şubat’a ertelediler. 11 Mart’a çıkacak dediler ancak bugün çıktı. Böyle bir sürpriz olacağı da bekleniyordu. Kalabalıkların olmadığı bir gün bekleniyordu" diye cevapladı.

BABAMIN VELAYAT HAKKI SADECE BEN BOZARSAM OLABİLİR

Bir babanın kızı olarak neler söylersiniz? şeklindeki soruya da Özkan, "Beni en çok etkileyen savcının 53. maddedeki ceza istemi. Bu maddede şöyle bir şey geçiyor. Eğer ceza alırsa babalık haklarından men edileceği söyleniyor. Babamın babalık hakkı bendedir. Benim evlatlık hakkı da babamdadır. Bunu kimse engelleyemeyecek. 53. maddeyi hiç tanımıyorum. Burada hukuksuzluk vardır. Babamın velayet hakkı sadece ben bozarsam olabilir. İstediklerini başaramayacaklar. Direnişimiz her zaman devam edecektir" şeklinde cevap verdi.