Filistin’e havadan desteğe de izin yok!
Filistin’e yardım için 2010 yılında Mavi Marmara filosuyla organize olan uluslararası aktivistler bu kez de havayoluyla Filistin’e destek eylemi yapmak istedi. Birçok ülkede polisin sert müdahalesiyle karşılaştılar
Vatan Haber
İsrail polisi İsrail’in Filistin topraklarını işgalini protesto etmek için düzenlenen “Filistin’e hoşgeldin” kampanyası çerçevesinde İsrail’e uçaklarla gelecek aktivistlere karşı Tel Aviv uluslararası havaalanında alarma geçti. İsrail hükümetinin önceden birçok ülkeyi ve havayolu şirketini uyararak aktivistlerin uçağa binmesinin engellenmesini talep etmesi nedeniyle birçok ülkede uçak seferleri aktivistler alınmadan yapıldı. “Filistin’e Hoş Geldin” kampanyasının koordinatörlerinden Emire Musellem, Lufthansa, EasyJet ve Air France’ın en az 100 Filistin yanlısı aktivistin rezervasyonunu iptal ettiğini söylemişti.
Foto galeri için tıklayın |
Okul yaptıracaklardı
Nitekim Filistin’e okul yaptırmaya giden Belçikalı gönüllüler grubu, Brüksel havaalanında polisin sert müdahalesiyle geri çevrildi. Aralarında 6 Türk’ün de bulunduğu 65 Belçika vatandaşı, Filistin’de okul inşa etmek için aralarında para topladı. Bu amaçla Beytüllahim kentinde arsa satın alan gönüllüler, temel atma törenine katılmak için aylar öncesinden Brüksel’den Tel Aviv’e gitmek için farklı şirketlerden uçak biletlerini aldı. Lufthansa, Brussels Airlines ve Swisair biletleriyle sabah Brüksel havaalanına gelen gönüllüler, check-in yaptırtmak istediklerinde gişe görevlilerinin ellerindeki listelere bakarak ismi olmayanların işlemlerini yapmadığını fark etti. Hiçbir gerekçe gösterilmeden uçağa alınmayan Belçikalı gönüllüler, en azından bilet bedellerinin iade edilmesini beklerken polisin sert müdahalesiyle karşılaştı. Üzerlerine köpeklerini saldıkları gönüllüleri yerlerde sürüyen güvenlik güçlerinin müdahalesi sırasında bazı Ortodoks Yahudiler gişelerde işlemlerini tamamlayarak uçağa bindi.
'BİZİM BİLETİMİZ VAR AMA GİDEMİYORUZ'
Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan aktivistlerden Olivia Zemor, "Elimizde bilet olmasına rağmen Türk Hava Yolları ve Türk hükümeti bizim İsrail'e uçmamıza izin vermiyor. Biz İsrail'e gitmek istiyoruz çünkü Filistin'deki çocukların okula gitmesini destekliyoruz. Amacımız oradaki çocuklara yardımcı olmak. Bizim biletimiz var, pasaportumuz var ama gidemiyoruz neden? Bu bir skandaldır. Ben inanıyorum ki Türk halkı Filistin'deki halka yardımcı olmak ister. Biz yanımızda bulunan çocuklarla kadınlarla İsrail'e gitmek istiyoruz. Oradan Ramallah'ı Gazze'yi ziyaret etmek istiyoruz. Ancak İsrail istemiyor diye bizi uçağa almıyorlar. Bu gerçekten bir ayıptır. Burada 50 kişiyiz. Bir yazı gönderilmiş buradaki görevlilere ve orada bizim uçamacayağımız yazıyor" diyerek tepkisini dile getirdi
‘Mavi Marmara’daki gibi öldüreceğiz’
GönülLÜler arasındaki 6 Türk’ten İbrahim Ural (43), 38 yıldır Belçika’da yaşadığını ve bir şirkette güvenlik sorumlusu olarak çalıştığını söyledi. Televizyonlarda seyrettiklerinden etkilenerek geçen yıl Filistin’e gitmek için İsrail’in Ben Gurion havaalanına indiğini belirten Ural, orada yaşadıklarını söyle anlattı: “Havaalanında beni 10 saat sorguladılar. Beni bir odaya aldılar ve silahlı 5 kişi sorular sordu. ’Türk müsün? Mavi Marmara’yı biliyor musun?’ dediler. ’Evet’ diye cevap verdim. ’O gemideki Türkleri nasıl katlettiysek seni de öyle öldürürüz’ dediler. ’Ölmek için gelmedim, Mescid-i Aksa’yı ziyaret edeceğim’ dedim. Yüzlerce sorudan sonra ’Seni otele götüreceğiz’ diyerek, kapalı bir araca bindirdiler. Otel dedikleri hapishaneymiş. Toplam 43 kişiydik. Bazı arkadaşlarla birlikte beni 4 gün sonra geri gönderdiler, bazıları da 5 günde çıktı. Ama feci şekilde dövdükleri 3 arkadaşımızı tedavileri için 15 gün orada tuttular. Çok büyük baskılar gördük. Kapılarda 3-4 silahlı asker bekliyor, namaz kılmaya kalktığımda tüfeklerini bana doğrultuyorlardı.”