Enkazdan kurtulan Elif'in son durumu ne? Hastaneden ilk fotograf!
Enkazdan 65 saat sonra sağ çıkarılan üç yaşındaki Elif'in sağlık durumu merak ediliyor. Depremde enkazında 65. saat mucizesi olarak hayata tutunan Elif'in kurtarılma görüntüleri tüm Türkiye'nin gündeminde. Peki, Enkazdan kurtulan Elif'in son durumu ne? İşte Enkaz altından çıkarılan ve herkese umut olan Elif'in son durumu...
İzmir'deki depremin ardından 65 saat sonra kurtarılan Elif'in hayata tutunma mücadelesi Türkiye'deki herkese umut oldu. Tonlarca enkazın altında vazgeçmeyerek, hayata tutunan Elif İzmir depreminin sembol isimlerinden biri.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, enkaz altından 65 saat sonra sağ çıkarılan 3 yaşındaki Elif'in sağlık durumuyla ilgili olarak "Bilinci açık, ciddi bir kas ezilmesi ya da kırığı yok" açıklamasında bulundu.
ELİF ENKAZDAN NASIL ÇIKARILDI?
3 yaşındaki Elif Perinçek felaketin 65. saatinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde görevli itfaiyeci onbaşı Muammer Çelik tarafından kurtarıldı. Elif'i bulduğu andan, sağlık çalışanlarına teslim edene kadar başparmağını bırakmadığını belirten Çelik, o anları gözyaşlarıyla anlattı:
"Elif'in annesi ile kız kardeşlerini zaten çıkarmıştık. Oradan ince ince aramaya başladık. Ta ki Elif'in bulunduğu odaya kadar. Odasına geldiğimizde Elif'in bile yaşayamayacağı kadar alçak bir yerle karşılaştık. Hilti ve kazma kullanamazdık. Çekiçlerle oraya girdik ve sonunda Elif'in bulunduğu yer tespit ettik. Üzerindeki ızgara demirlerini keserek alanı açtık.
ELİF HERKESE UMUT OLDU!
Ekibimden battaniye istedim çünkü hiçbir kımıldama yoktu. Yüzüne beton kırıntıları dökülmüştü. Yüzünü temizlemek istedim. Elimi uzatmamla beraber Elif bir anda baş parmağıma yapıştı. Elimi tuttu, bırakmadı. Dondum kaldım. Yanımda başka bir kurtarma biriminden arkadaş vardı. O da dondu kaldı. Ağlamaya başladık. Hep beraber ağlıyorduk. Bunu anlattıkça dayanamıyorum. Elif'i hemen kucakladık, sağlıkçıları çağırdık. Kontrolünü yaptırdık, Elif o parmağımı hiç bırakmadı. Sedyenin üzerinde bile beni bırakmıyordu. Sağlıkçılara teslim ettikten sonra parmağımı bıraktı.
BAMBAŞKA BİR AN YAŞANDI
Elif, hayat üçgeninden daha küçük bir alanda yatıyordu. Çok dar bir alandı. Sırt üstü vaziyette uyuyordu, hiçbir hayat belirtisi de yoktu. Ta ki ben ona dokununcaya kadar. Gözlerini açtıktan sonra bizim için bambaşka bir an oldu. Hep beraber öyle bir sevindik ki, sevincimiz dağlara sığmaz.
PARMAĞIMI TUTMASAYDI…
Bundan sonra İstanbul İtfaiyesi olarak onun ağabeyiyiz. Kapımız ona her daim açık. 24 senelik itfaiye memuruyum. Birçok kez böyle olaylar gördük. Bizim en büyük kazancımız işte budur. Burada kahraman biz değiliz, burada kahraman Elif. Biz zaten görevimizi yaptık ama burada kahraman olan Elif. Elif eğer benim parmağımı tutmasaydı ben onu ölü diye tabir edip battaniyeye saracaktım."