Diyanet İşleri Başkanı'ndan Adnan Oktar açıklaması

Milliyet'te yer alan habere göre; Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ankara’da medya kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Erbaş, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Huriye Martı, Osman Tıraşçı ve Selim Argun’la birlikte katıldığı sohbette, Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu’nun Kuran’ı Kerim’in yanı sıra meallerini de incelemeye alacağını açıkladı.

FETÖ ve benzeri cemaat yapılanmalarına karşı en büyük engelin Diyanet olduğunu belirten Prof.Dr. Erbaş, “FETÖ’nün ortaya çıkışında Diyanet İşleri Başkanlığı olmamış olsaydı belki de daha erken, daha kötü bir şekilde bizi meşgul edecek bir şey olabilirdi. Bu halde olmasını Diyanet İşleri Başkanlığı belki de daha kötü olmamasını önledi diye düşüyorum. Belki görevini vaktiyle tam yapmamış, eksik kalmış olabilir. Ama milletin dini bilinçlenme noktasındaki çalışmalarımızı biz hızlandıracağız” diye konuştu.

115 hamile çocuk!

“Ölçümüz Kuran ve sünnettir” diyen Erbaş, Kuran’ı sünnetten, sünneti Kuran’dan ayırmak amaçlı bir takım çalışmalar olduğuna ancak bunları tasvip etmediklerini dile getirdi. 115 kız çocuğunun hamile kalmasıyla ilgili bir soru üzerine Erbaş, şunları söyledi:

“Zannediliyor ki kız çocuklarının küçük yaşta evliliğe zorlanması ya da kızlarla ilgili olumsuz olayların arka planında din var, İslam var. Bu tamamen yanlış bir düşüncedir. İslam her zaman kız çocuklarını eğitime yönlendirmiştir. 81 ilimizde ve büyük ilçelerimizde 350 noktada aile irşat bürolarımız var. Tamamen aileyi kurtarma ve kız çocuklarını bu yanlış anlayışlardan uzaklaştırarak kurtarma noktasında gayret etmektedirler.”

İhtiyaca göre yapılacak

Son yıllarda çok fazla cami yapıldığının hatırlatılması üzerine Erbaş, “Türkiye’de yıllık 600-700 cami yapılıyor. İstiyoruz ki ihtiyaç olan yerlere yapılsın. Bundan sonra ihtiyaç olmayan yerlere cami yapılması da zorlaşacak. Çalışmamız sonucunda Çevre Şehircilik Bakanlığı’nı ilgilendiren konu bu. Şehircilik Bakanlığı onayı olmadan eğer bir yerde camiye ihtiyaç yoksa orada cami yapılmayacak” dedi. Erbaş, cami mimarisine standart getireceklerine Gazi Üniversitesi’nin bir rapor hazırladığını kaydetti.

Yedi müftü nikâhı kıyıldı

Müftülerin nikâh kıyma yetkisiyle ilgili Erbaş, “İlk kıyılan nikâhta ben de vardım. Eğitim de yaptık 5 günlük, nikâh kıyma konusunda illerdeki nüfus müdürlükleriyle birlikte seminer programları oldu” diye konuştu. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Huriye Martı is e müftülerin kıydığı nikâhlarla ilgili, “Başvuru var ama şu ana kadar yedi nikâh kıyılmış” dedi.

'ADNAN HOCA' TEPKİSİ

Erbaş, Adnan Oktar’la ilgili bir soru üzerine şunları kaydetti: “Bizim de gördüğümüz zaman tüylerimizi diken diken eden, zaten bakmak da doğru değil öyle bir kanala. Bu kişi vaktiyle Yahudilik, Masonluk kitabını hazırlayan bir grubun başındaydı. Şimdi kendisi Mason olduğunu söylüyor. Yahudilere ve Masonlara hakaretten ceza aldı. 80’li yıllarda ben çok iyi biliyorum Atatürk’e hakaretten cezaevinde kaldı ama şimdi en büyük Atatürkçü olarak kendisini söylüyor. Dengesi bozulmuş bir insan. Ama o televizyonu kapatma yetkisi Diyanet İşleri Başkanlığı’nda değil, yetki kimdeyse onun kapatması lazım.”

Camide siyaset

Erbaş, Diyanet’te siyaset yapıldığı ve hutbelerle ilgili eleştirilerin sorulması üzerine, “Camilerde siyaset bizim öteden beri titizlikle camilerimizde imamlarımızın, vaizlerimizin siyasetten uzak durmasını istediğimiz bir hakikattir. Ama bazen yanlış anlamalar olabiliyor. Anlattığımız şeyler bazı siyasetçiler tarafından da anlatıldığı için zannediliyor ki hocalar siyaset yapıyor” dedi.