Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Diyarbakır saldırısı açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan,İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 3. Sudan Sorumlu Bakanlar Toplantısı açılış törenine katıldı.

İşte konuşmasından satır başları:

İstanbul'da 2012'de gerçekleştirdiğimiz Bakanlar Konferansı'nda onaylanan Su Vizyonu Belgesi'ni hayata geçirmeliyiz. Bunu özellikle altını çizerek vurgulamak istiyorum. Belgeleri imzalıyoruz ama bunları hayata geçirmeye gelince, hayata geçirmiyoruz. Oturup, konuşup, dağılacaksak, bunu hayata geçirmeyeceksek bu toplantıların bereketi kayboluyor. Bu toplantılarımızı bereketlendirmemiz lazım. Netice almamız lazım. Netice almıyorsak yazık olur. Bu toplantıda alınan kararlarla kurulması beklenen Su Konseyi'nin de iş birliği adımlarının hızlanmasına ve Müslüman coğrafyasında refah seviyesinin artmasına katkı sağlamasını temenni ediyorum.

Biliyorsunuz Suriye'de 6 yıldır savaş var. Komşu ülkelere sığınan Suriyelilerin sayısı 5 milyonu geçti. Toplamda 3 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz.

AB İLE VİZE SERBESTİSİ SORUNU

Dünyada yaşanan son dönemlerin en büyük felaketi karşısında ülke ve millet olarak imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız.Suriyelilerin tüm ihtiyaçları karşılanıyor. Her konuda misafirlerimize devlet olarak sahip çıkıyoruz. Biz bu konuya siyasi manevra olarak bakmıyoruz. Konu imkan meselesi ise Avrupa ülkelerinin imkanları bizden kat be kar fazladır. Vize muafiyeti için önümüze bir sürü şart getirdiler.

Sanki Avrupa tarafından yapılacak yardım bize gelecekmiş gibi davranıyorlar. Bizden proje bekliyolar. Biz bu projeler için kimseden izin almadık. Projelerimizi 26 kampta uyguluyoruz.

Bugüne kadar Suriyeliler için harcadığımız para 10 milyar doları aşmıştır. Kaynak gelirse misafirlerimize katkı sağlayacaktır. Avrupa milletlerinin ikircikli tavrını bir kenara bırakıyorum. Esas İslam ülkelerinden bekliyorum.

Biz gelmeden öncee geri dönüşüm diye bir olay Türkiye'de yoktu. İçme suyunu parkta kullanırsanız bu başarısızlık demektir. Biz dağları delerek İstanbul'a suyu getirdik. Bütün şebekeleri yenilemek suretiyle su kaçaklarını önlemiş olduk.Artık İstanbul'da su sıkıntısı kalmadığı gibi 2071 yılına kadar planlarımız da yapılmıştır.

Bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta Diyarbakır merkezine 20 km mesafede büyük bir patlama meydana geldi. Yapılan incelemede ortaya şöylr bir şey çıktı. Terör örgütü mensupları yol yapım çalışmasında kulllanılan kamyonu çalıp bomba yüklüyorlar. Yol denetimine kalmadan Diyarbakır'a kadar geliyorlar.

DİYARBAKIR SALDIRISI

Geçtiğimiz perşembe günü Diyarbakır şehir merkezine yaklaşık 20 kilometre mesafedeki Tanışık Köyü yakınlarında büyük bir patlama meydana geldi. Terör örgütü mensupları Bingöl'de bir kamyonu çalarak araca bomba yüklüyorlar. Tanışık Köyü'ne geldiklerinde Seyithan Yakar isminde daha önce AK Parti il yönetim kurulu üyeliği de yapmış vatandaşımız teröristlere müdahale ediyor. Teröristler Dürümlü Mezrası'na doğru kaçmaya başlıyorlar. Tanışık Köyü'deki vatandaşlarımız aracı takip etmeye başlıyor. Tanışık Köyü'nden gelen vatandaşlarımıza ateş açıyorlar. Çatışma sürerken teröristler bombayı ateşliyorlar. Yaklaşık 10-15 ton olduğu değerlendirilen bombanın havaya uçmasıyla kamyon ve onların yakınındaki 2 araçta bulunan 16 vatandaşımız hayatını kaybediyor.Terör örgütünün bu eyleminin dünyada tepki toplaması gerekiyor. Terör örgütlerinin elinde hangi silahların olduğunu biliyoruz. O silahlara ses çıkarmıyorlar ama eninde sonunda o silahlar onları da vuracak.

KİLİS'E ATILAN ROKETLER

Kilis ilinde atılan roketler nedeniyle onlarca insanımız hayatını kaybetti. Kilis'in Avrupa şehirlerinden farkı yok. Şimdiden Kilis'in sıkıntılarını çözmek için çalışmalara başladık. Biz Kilisli esnafımızı, vatandaşlarımızı yalnız bırakmayacağız. Onların yanındayız, yanında olacağız. Aynı şekilde bölücü terör örgütü ve DAEŞ'le mücadelemizi yürütüyoruz. Türkiye sadece PKK ile sadece DAEŞ'le değil, PYD ile YPG ile bu mücadelesini devam ettiriyor. Görünenle değil, görünmeyenle mücadele işimizi zorlaştırıyor.

Suriye ve Irak'ta kurulan can pazarları yarın dünyada daha büyük sorunlara yol açıyor. Gelecekte dünya herkes için güvenli bir yer olmaktan çıkacaktır. Biz kendi işimiz, kendimiz görmeye alışmış bir milletiz. DAEŞ'in de, bölücü terör örgütünün de üstesinden geleceğiz. İnsanlık vicdanında açılan yaraları sarmaya tek başına gücümüz yetmez. Batı ve bölgede güç yarışı içinde olan ülkeler bildiklerini okurlarsa tarihe notumuzu düşmüş oluruz.

Dünya İnsani Zirvesi'ni İstanbul'da gerçekleştiriyoruz. Tüm ülkeleri küresel insani krizlerin çözümü için birlikte hareket etmeye davet ediyorum.