Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bundan böyle hiçbir güç...
Van'da halka hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Buradan ilan ediyorum' deyip "Bundan böyle hiçbir güç Türkiye’yi ekonomide altyapı da geldiği seviyenin gerisine düşüremeyecektir." dedi. Erdoğan ayrıca "Ülkemizde küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini teşvik etmek için yeni bir destek programını hayata geçiriyoruz." diyerek müjdeyi verdi.
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şayet bu teröristleri inlerinde kıstırıp yok etmiş olmazsak her gün Van'da ve diğer şehirlerimizde, masum insanlarımızın kanını dökecekler. Sınır ötesinde bunları adım adım takip edip kıpırdayamaz hale getirmezsek yaşattıkları acılarla baharlarımızı kışa çevirecekler." dedi.
Erdoğan, partisince Beşyol Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılarak, vatandaşlara hitap etti.
Van'ın tüm ilçelerini tek tek sayarak selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Van ile aramıza kimseyi sokmadık, sokmayız. Bizim aramızdaki kalpten kalbe giden yolu ancak yüreği bu şehir ve bu ülke için çarpanlar görür." dedi.
Birilerinin yıllarca milletin içine nifak sokmaya çalıştığını vurgulayan Erdoğan, "Milleti, kimi zaman sağcı-solcu, kimi zaman Alevi-Sünni, kimi zaman Türk-Kürt diyerek bölmeye, parçalamaya, birbiriyle kavga ettirmeye çalıştılar. Bu uğurda nice gençler toprağa düştü, nicelerinin hayatı karardı. Peki sonuçta ne oldu? Sonuçta gördük ki bunların hepsi de ülkemizin üstünde hesapları olanların oyunlarından ibarettir. Van, deprem yıkıntıları altında inlerken bile bunlar kendi senaryolarını sahneleme peşindeydi." ifadelerini kullandı.
Deprem sonrası bütün imkanları kullanarak Van'ı ayağa kaldırırken yapılan işleri engelleme gayreti içinde olanlar da bulunduğunu dile getiren Erdoğan, "Depremin olduğu gece Erciş'e geldim, Van'a geldim. Bu terör örgütünün arkasında oldukları neredeydi? Onların böyle bir derdi var mıydı? Ama biz dertliydik, az önce size 'Aşk Hikayesi'ni dinlettim, biz size aşıktık. Onun için bakanlarımla birlikte buraya geldik, bütün gayretimizle birlikte, Van'ı kendi haline bırakamazdık." diye konuştu.
Erdoğan, "Bundan 3-4 yıl önce yine benzer işlere kalkıştılar. Mahallelerimizi birbirinden ayırmak için çukurlar kazdılar. Bitişik nizam evleri içinden tünellerle birbirine bağladılar, tüneller açtılar. İnsanlarımızın evlerine, mahremine girdiler. 'Masum insanların kanı aksın da üstlerinden propaganda yapalım' diye kundaktaki çocuktan yaşlılara kadar herkesi kullandılar. Herkesi istismar ettiler." dedi.
"Hala aynı alçaklıkları yapma peşindeler"
Van'ın benzer vahşetleri geçmişte de yaşadığını kaydeden Erdoğan, teröristlerin 1995'te Gürpınar'da mezra basıp 7'si kadın ve çocuk 12 kişiyi hunharca öldürdüğünü, 1996'da Tatvan'da yol kesip 2 masum vatandaşı katlettiklerini, 1998'de lise öğrencilerini taşıyan servis aracına bombalı saldırı düzenlediklerini söyledi.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tıpkı diğer şehirlerimizde olduğu gibi Van'da da anaları ağlatan, çocukları yetim, öksüz bırakan bunlar oldu. Hala aynı alçaklıkları yapma peşindeler. Şayet bu teröristleri inlerinde kıstırıp yok etmiş olmazsak her gün Van'da ve diğer şehirlerimizde, masum insanlarımızın kanını dökecekler. Sınır ötesinde bunları adım adım takip edip kıpırdayamaz hale getirmezsek yaşattıkları acılarla baharlarımızı kışa çevirecekler.
Niye Cudi'ye, Gabar'a, Tendürek'e girdik? Niye Kandil'e girdik? Halkımı rahatsız etmesinler diye, sizleri rahatsız etmesinler diye. 13-16 yaşındaki kızlarımızı Kandil'e kaçıranlar bunlar değil mi? Diyarbakır Belediyesi önünde haftalarca ağlayan analar, benim Kürt annelerim değil mi? Başbakanlığım döneminde beni ziyaret ederek, dertlerini anlattılar. Biz de bunları adım adım takip ettik ve o günler geride kaldı.
Ülkemizdeki tüm kesimler gibi Kürt kardeşlerimizin hem geri kalmışlık hem hak ve özgürlükler noktasındaki sorunlarını çözmek için çok çalıştık. Öyle ki daha önce hiç kimsenin adını bile anmaya cesaret edemediği reformları, her türlü riski göze alarak kısa süre içerisinde hayata geçirdik."
"CHP zihniyetinin kangrene çevirdiği pek çok meseleyi hal yoluna koyduklarını" aktaran Erdoğan, eksiklikleri de gelecek dönemde gidereceklerini, Van'ı daha büyük yatırımlarla buluşturacaklarını, üretimi, turizmi, istihdamı geliştirecek adımları atacaklarını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemiz demokrasisini yasaklardan, baskılardan, zulümlerden kurtardık. Bugün Türkiye'de kim derse ki hak ve özgürlükler kısıtlanıyor... Kardeşlerim bunlar doğru değil. Kendi dillerinde propagandalarını yapıyorlar mı? Bütün bunlarla beraber cezaevlerinde, anneleri evlatlarıyla kendi dillerinde konuşuyor mu? Hak ve özgürlüklerin kullanımı hususunda dünyanın her yerinde olduğu gibi burada da zaman zaman aksaklıklar olabilir. Türkiye, bir hukuk devletidir ve herkes için hak arama yolları sonuna kadar açıktır. Buna rağmen hakkını hukukunu elde etmekte zorlanan varsa valim buradadır, ben buradayım." diye konuştu.
"Yalanlar, iftiralar, karalama kampanyaları sizleri yanıltmasın"
Türkiye'nin, artık hiç kimsenin bu konuları istismar etmeyeceği bir olgunluk seviyesine geldiğinin altını çizen Erdoğan, haberleşme ve medya imkanlarının geliştiği bir ortamda hiçbir şeyin gizli kalmasının mümkün olmadığını belirtti.
"Yalanlar, iftiralar, karalama kampanyaları sizleri yanıltmasın." diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İstismarcılar hep olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Siz, gözünüzün gördüğüne, bizzat yaşadıklarınıza bakın. İşte burada Van'dan ilan ediyorum: Bir daha hiçbir güç Türkiye'yi yeniden terör örgütlerinin cirit attığı bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi devletinin vatandaşlarını tehdit olarak gördüğü bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi ekonomide, altyapıda, yatırımlarda geldiği seviyesinin gerisine götüremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi gencecik fidanların her gün toprağa düştüğü, anaların ağladığı, yüreklere ateş üstüne ateş düştüğü bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi herkesin birbirine şüpheyle, kem gözle, husumetle baktığı, birbirinden şüphe ettiği bir ülke haline dönüştüremeyecektir. Bundan sonra Türkiye sadece birliği, beraberliği, kardeşliği konuşacak. Biz birbirimizi bundan sonra ne Türk ne Kürt ne Alevi ne Sünni olduğumuz için değil birbirimizi sadece Allah için seveceğiz."
"Sadece yıkmayı vaat ediyorlar, yapmayı değil"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bundan sonra Türkiye'de sadece 81 ilin birlikte ülkemizi 2023 hedeflerine nasıl ulaştıracağı tartışılacak. Yatırımlar, istihdam tartışılacak. Bundan sonra Türkiye'de bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı bir ülkenin vatandaşı olmanın huzur ve sevinci konuşulacak. Van'da yükselen bu umut ışığı, dalga dalga tüm şehirlerimizi, ülkemizi, gözlerini ve kalplerini bize yöneltmiş coğrafyamızın tamamını aydınlatacak." dedi.
Bunun için 31 Mart seçimlerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "31 Mart'ta sadece belediye başkanlarımızı seçmekle kalmayacak, aynı zamanda evlatlarımıza nasıl bir ülke bırakacağımızın da kararını vereceğiz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: "Ülkemizin kalkınmasına vurduğu darbelerle milletimize çektirdiği eziyetlerle bilinen bu zihniyetlerin ittifakıyla böyle bir geleceğe ulaşamayız. Türkiye'nin bugüne kadar yaşadığı sıkıntılara yol açanlar, 31 Mart'ta karşımıza çıkan ittifakı kuranlardır. Bunların kim olduğunu biliyorsunuz. CHP, HDP, sözde İYİ parti, adı Saadet ama kendisinin saadetle alakası olmayan parti. Bitmiş, tükenmiş bunlar. Bu öyle bir ittifak ki perde arkasında liste pazarlığı yapanlar, milletin karşısında bir araya gelemiyorlar. Öyle bir ittifak ki Van'da başka İstanbul'da başka Diyarbakır'da başka Ankara'da başka konuşuyor, başka davranıyor, başka hareket ediyorlar. Bu öyle bir ittifak ki tıpkı bukalemun gibi doğuda başka batıda başka kılığa giriyorlar. Bu öyle bir ittifak ki Kandil'den Pensilvanya'ya kadar herkesin desteğini alıyor ama bunu bir tek, partilerin başındakiler kabul etmiyor. Bu öyle bir ittifak ki ülkenin ve milletin geleceği için geliştirdikleri tek bir projeleri, söyledikleri tek bir sözleri yok. Sadece yıkmayı vaat ediyorlar, yapmayı değil. Halbuki bu ülkeye yıkım ekibi değil, inşa ekibi lazım." Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un "Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir / Onu en çolpa herifler de emin ol becerir / Sade sen gösteriver işte budur kubbe diye / İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye / Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman / Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan" dizelerini okuyan Erdoğan, meselenin bu olduğunu söyledi.
"Biz yıkmaya değil, inşa etmeye talibiz" diyen Erdoğan, İstanbul'da Mimar Sinan Cami, Büyük Çamlıca Cami, Ankara'da Melike Hatun Camisi'ni inşa ettiklerini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz, inşa ve ihya için varız. Aramızdaki fark bu. 17 yıldır ülkemizi, eserlerle hizmetlerle nasıl donatmışsak, bundan sonra da aynı şekilde, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden bir tanesi yapmak için sizlerden destek bekliyoruz. Şehirlerimizi, tümüyle birlikte ülkemizi şaha kaldırmak için iradenize ve sandıklara sahip çıkmanızı istiyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki kalabalığa, "Van, 31 Mart'ta şehrine ve ülkene sahip çıkmaya hazır mısın? Van, 31 Mart'ta senin iradeni pazarlık masasına sürenlere derslerini vermeye hazır mısın? Van, 31 Mart'ta istiklaline ve istikbaline sahip çıkmaya hazır mısın? Van, 31 Mart'ta demokraside ve kalkınmada yeni bir dönemin kapılarını aralamaya hazır mısın?" diye seslendi.
Alandaki kalabalığın "evet" cevabını vermesi üzerine Erdoğan, "Rabbim hepinizden razı olsun." temennisinde bulundu.