‘Bir gece ansızın gelebiliriz’
Trump ile 16 Mayıs’ta yapacağı görüşmede YPG ile ilgili belgeler sunacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sincar’da 220 teröristi hallettik” dedi ve ekledi: Vakti saati geldiğinde ne yapacağımızı gayet iyi biliriz. Bir gece ansızın gelebiliriz
Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) 7. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütleriyle ilgili “Silahlı kuvvetlerimiz, polis teşkilatımız, devletin tüm kurumları, her yerden temizlenmesi gerekiyor ve ne demiştim? ‘İnlerine gireceğiz’ demiştim. İnlerine girdik ama bitmedi, in çok. Aynı şekilde PKK’nın da inlerine girdik, giriyoruz. Bakın şu anda askerimiz, polisimiz dağlarda, Tendürek’te, Gabar’da, Cudi’de, Bestler Deresinde. İki yüz metre yerin dibine kuyu açmak suretiyle, şehrin altında yeni şehirler kurmak suretiyle, oralarda lojistik malzemelerini ve kendilerini barındıracak imkanları kurmuşlar ve şimdi bizim askerimiz, jandarmamız, polisimiz, güvenlik korucularımız hep birlikte, yerin altında da bunlarla adeta savaşıyorlar. Burada durmadık, sınırın ötesinde de PYD ile YPG...” ifadelerini kullandı. Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
‘Vakti saati gelince...’
“Şimdi hedef dedik ki Münbiç ve diyoruz ki Amerika’nın başını çektiği koalisyon güçleriyle beraber Rakka operasyonunu yaparız ama Amerikalı dostlara da diyoruz ki gelin yanınıza terör örgütü almayın. Çünkü bir terör örgütünü bir başka terör örgütüyle temizlemek olmaz. Bunların hepsi kötüdür. 16’sında Amerika’da Sayın Trump ile görüştüğümüzde hep belgeleri de önlerine koyacağım. ‘Bakın durum bu’. Yani biz koskoca Amerika, bu kadar Koalisyon Güçleri ve Türkiye, biz el ele verelim, Rakka’yı, DEAŞ’a mezar ederiz. Bunlar kendilerine kaçacak delik ararlar. Aynı şekilde Musul, aynı şekilde El Ambar, buralarda da bu mücadeleyi sürdürelim. Eğer bunu Irak’ta kendi hallerine bırakacak olursak sürekli kurban vermeye devam ederiz. İşte Telafer, işte Sincar, ne oldu, baktık ki olmuyor Sincar’a bir operasyon, öbür tarafa bir operasyon yaklaşık 210, 220 tane teröristi orada hallettik ve en önemli merkezlerini oralarda vurduk. Niye? Bu milletle oyun oynanmaz. Herkes bunu görecek. Dolayısıyla vakti saati geldiğinde ne yapacağımızı biz gayet iyi biliriz. Bir gece ansızın gelebiliriz. Şimdi bunlar tehditlerini vesaire sallayıp dururlar. Biz eğer bu tehditlere aldanarak, eğer bu tehditlere bakarak yola çıksaydık Rabbim bize bu günleri nasip etmezdi ama ne dedik biz kefenimizi giydik, yola çıktık.”
‘Bizim canımız yanıyor’
“Hepimizin malumu olan birtakım güçler, bölgeyi satranç tahtası, terör örgütlerini de gerektiğinde feda edilebilecek piyonlar gibi kullanarak kendilerine yeni hareket alanları açmaya çalışıyorlar. Terör örgütleriyle mücadelemiz, bizim için bir oyun değildir, bir beka meselesidir. Çünkü sınırlarımız içindeki ve hemen yanındaki terör örgütleri bomba patlattığı zaman Avrupa’nın, Amerika’nın, Rusya’nın değil bizim canımız yanıyor. Bir başka ifadeyle terör örgütleriyle mücadele bizim için bir seçenek değil bir mecburiyettir. Bunun böyle bilinmesi lazım. Onun için hiç kimse kusura bakmasın. Biz terör örgütlerine asla müsamaha göstermedik, göstermeyeceğiz ama tüm Batı’nın da bir şeyde bizimle beraber olması lazım.”
‘Gücün yeterse öldürürsün...’
Referandum sürecinde Avrupa ile yaşanan gerilime değinen Erdoğan, “Önce siz o istediğimiz teröristleri verin. Elini kolunu sallayarak dolaşıyorlar ve kampanyalar yapıyorlar” dedi ve şunları ekledi: “Kendi milletvekilleri dahi Almanya’da, Hollanda’da, Avusturya’da bu tür kampanyalara katılıyorlar. İsviçre, gördünüz bütün gazetelerde filan... Parlamentonun önünde dev bir pankart, fakirin resmi, şakağına da silahı dayamışlar ‘Erdoğan’ı öldürün’... Gücün yeterse öldürürsün ayrı mesele ama biz bir şeye inanmışız, o da nedir? ‘La tahzen innallahe meana’... Biz buna inanmışız ve biz Rabbimizin bizimle beraber olduğuna inandığımız için korkmadan yürüyoruz. Yapacağınız bir şey varsa yaparsınız. Vakit, saat geldiği anda da zaten bu emanetin bir sahibi var, sahibi o emaneti alacaktır. Bunu kimse ne bir lahza ileri ne bir lahza geri çeviremez.”
‘İngiltere Brexit yapınca oluyor...’
Erdoğan, Avrupa ülkelerine yönelik eleştirilerini sürdürdü: “Bundan sonra yapılması gereken önümüzdeki seçimlere hazırlanmaktır. 2019 Kasım’ında, 2019’un martında yeni sisteme göre adımlar atılacak. Avrupa Birliği ülkemize yönelik haksız ve adaletsiz tavırdan değişiklik yapmazsa belki bu konuda da bir halk oylaması ihtiyacı olacak. Olur mu, olur. İngiltere Brexit yapınca oluyor da Türkiye’yi kapısına yakıştırmayanlar, kapıdan içeriye sokmayanlar, Türkiye’nin bir halk oylaması kararından neden rahatsız oluyorlar. Hem almıyorsun, içeriye sokmuyorsun hem de ‘halk oylaması olacak’ dendiğinde de rahatsız oluyorsun. Neden rahatsız oluyorsun? Bunlar gerçekten bizi çok mu seviyor? Yeni bir şey daha duydum. Avrupa’da halk oylamasıyla ilgili sandık kurdurmazlarmış. O sandıklar da size kalsın. Bize Türkiye yeter.”
‘Salı günü tekrar üyeyim’
Seçim sonuçlarını mahkeme kapılarına taşıyanların gelecek seçimlere hazırlanmaları gerektiğini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti: “Bakınız şimdiden hazırlıklara başladık, önümüzdeki salı günü anayasamızın 16 Nisan’da değişen hükmü ile elde ettiğimiz bir imkanı kullanacak, kurucusu olduğum partiye tekrar üye olacağım. Ardından da 21 Mayıs’ta yapılacak olağanüstü kongremizde malum, partimizin yeni yönetim şekli belirlenecek. Bu işler öyle hani bir söz var ya ‘10 dönüm bostan yan gel yat Osman’ bu anlayışla olmaz.”