Başbakan Davutoğlu'ndan flaş açıklamalar
.
Başbakan Davutoğlu AK Parti il başkanları toplantısında gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. Cizre'de günlerdir bir evde olduğu iddia edilen yaralılarla ilgili konuşan Davutoğlu "o yaralılar muhtemelen hiç yok" dedi.
İşte konuşmasından satır başları:
Bu sabah 2 kahraman kadından, 2 kahraman Anadolu hanımından selam getirdim. Meryem Tan ve İpek Çiftçi. Bu iki hanım Çınar'da alt üst komşu olarak oturuyordu. Bir akşam hepimiz evlerimizde istirahata çekildiğimizde bu güzel ailenin fertlerini hedef aldılar.
Mevlide adındaki kızlarını kaybetti İpek Çiftçi... Meryem Hanım ise görece daha şanslıydı. 7 yaşındaki çocukları yaralandı. Suudi Arabistan ziyareti öncesi kendilerini ziyaret etmiştim. Sait ve annesini buluşturdum. Onlarla hastanede biraradaydık. O manzarayı hepinizin görmenizi isterdim. Bir Kürt annesiydi. Sait'in yüzünde bir tebessüm vardı. Anne, Sait'i öpebilir miyim dediğinde o ana bizzat şahit oldum.
ZULÜM GÖRMEK İSTİYORSANIZ ŞEHİT EŞLERİNİ DİNLEYİN
İpek hanım tek çocuğunu kaybetmişti. Bu iki kahraman anneyi selamlıyorum. Türk Kürt , Alevi ve Sunni diyenler bu acıyı yaşamasın. Bize zalim diyenler Sait'in acısını görmedeni İpek Hanım'ın kaybettiği kızının acısını hissetmeden bizi eleştirenlere sesleniyorum. Zulüm görmek istiyorsanız gidin bu kadınları dinleyin.
Eğer utanmanız varsa gidin bu kadınlara deyin ki sizi katledenler zalim değil ama gece gündüz sizi koruyanlar zalim deyin ondan sonra konuşalım. Sicilimizi beraber gözyaşı döktüğümüz babalar anneler bilir.
Bizim sicilimiz ak ve pak. İşte sizler bu kardeşliğin sembolleşen bayrağı altındasınız. Başka hiçbir partide bu 81 ilin örgütlenmiş izi olamaz. Hangi parti ayda bir biraraya gelip sorunları ele alıyor. Biz kimse arasında ayrım yapmadık. Ayrım yapan olursa da karşılarında kale gibi duracağız.
Çevremizdeki bütün o acıların içierisinde Türkiye mazlumların sığınacağı son kaledir. Bu son kaleyi de yıkmaya çalışıyorlar.
AK Parti kurulduğu günden bu yana katıldığı bütün seçimleri kazanan tek partidir. Hepinize minnettarız. Bu hareketin mimarları sizlersiniz. Bu parti hepinizindir. Siyasete güvenen halkımız AK Parti'yle siyasete tutundu.
Bizler için siyaset mevki ve makam değil, sorumluluk ve emanettir. Eski Türkiye'yi geri getirmek isteyen vesayet odaklarına kesinlikle izin vermeyeceğiz.
7 Haziran'da AK Parti'yi bitirmeye çalıştılar. Biz gerekli çalışmlarımızı yaptık derslerimizi aldık. 1 Kasım'dan sonra rehavete karşı yeniden aşkla çalışma imtihanıdır. 1 Kasım seçimleri bizi tevazuya yöneltecek. Bunu görmekten memnunum.
Biz millete tutamayacağımız sözleri vermeyiz. Büyük oranda sözlerimizi gerçeğe dönüştürmüş durumdayız. Mart ayı bittiğinde vaatlerin tamamını yerine getirmiş olacağız.
Yeni Anayasa talebi ertelenemez bir taleptir. Türkiye mevcut Anayasa ile yoluna devam edemez. Kimse benden hayır oyu verdiğim 1982 Anayasasını savunmamı beklemesin. Türkiye darbe anayasası ile yoluna devam edemez. Türk siyasi partilere ve sivil toplum örgütlerine destek rica ediyorum.
Yeni anayasa ile yeni bir zihniyeti de devreye sokmamaız lazım. Vatandaşlarını tehdit olarak gören bir anayasa Türkiye'nib yeni anayasası olamaz. Bizim yeni bir zihniyete ihtiyacımız var. Sivil toplum örgütleriyle sürekli iletişim içinde olacağız.
Anayasa konusu Türkiye'nin meselesidir. Bu süreç bir uzlaşma sürecidir. Partilerin uzlaşma ruhuna uygun katkılar vereceğine inanıyorum
Yeni Anayasa torunlarımıza borcumuzdur. Bu borcu öderken durumu şahsileştirmemeliyiz. Cumhurbaşkanı'nı hedef almamalıyız.
Yeni Anayasa vesayetin tüm izlerini silmelidir.
PKK saldırılarına devam ediyor. DEAŞ, Kilis'e füze attı güvenlik güçlerimiz karşılığını verdi. Dün Sabancı suikasti zanlıları 20 yıl sonra yakalandı. 7 Haziran'dan sonra 3 terör örgütü aynı anda Türkiye'ye karlı harekete geçirildi
Bu operasyonlar için en büyük desteği bölge insanından gördük. Onları hiçbir zaman teröre teslim etmeyeceğiz. Cuma günü Mardin'de eylem planımızı açıklayacağız.
Biz Toledo deyince Endülüs medeniyetini hatırlarız. Onlar Franco'yu hatırlar. Biz Toledo deyince biblo gibi inşa edilmiş o köklü medeniyetimzin her bir minaresini hatırlarız.
Bunlar ise zihinleri Franco, Statlin zihniyeti olduğu için başka bir şey akıllarınıza gelmez. Toledo'da bir taş bile oynatamazsınız. Modern bir bina yapamazsınız. Gökdelen dikemezsiniz. Mimari dokusunun korunması için aynı taştan eserleri de aynen muhafaza ederek imar faaliyeti yaparsınız.
İstismar edecekler ya ben kültürel mimari özelliklerin korunması bağlamında Diyarbakır'ı Toledo ile ya da Dubrovnik ile karşılaştırdım diye birinin aklına Franco geliyor, diğerine de özerklik geliyor. Şartlanmış zihniyetlere ne derseniz deyin, 'benim oğlum bina okur, döner döner onu okur' misali başka bir şey bilmez bunlar. Biz onlara, o faşist zihniyetlere faşizmin ne olduğunu da öğretiriz, tarihin ne olduğunu da öğretiriz, Tuleytula'nın ne olduğunu da öğretiriz Allah'ın izniyle. Franco zihniyeti arayacaklarsa aynaya baksınlar. Franco zihniyetiyle Stalin zihniyetini Türkiye'de temsil edenler, kendilerinin olduğu yerde başka hiçbir siyasi harekete, farklı düşünceye izin vermeyecek şekilde terör uygulayanlardır
CENAZELERİ MEZBAHANEYE KOYDULAR
[Cizre'deki bir bodrumda yaralılar olduğu iddiası] Yaralılar ambulansa getirilmedi. Belki de hiç yaralı yok.
Cizre Devlet Hastanesi'ne 20 roket atıldığında neden bu roketleri atıyorsunuz demediler. Biz kimseyi sağlık hizmetlerinden mahrum etmeyiz. Cizre'ye ilişkin iddiaları bizzat ben takip ettim. Ambulanslar gönderildi ambulanslara ateş açtılar. Ambulanslar binaya doğru hareket ettiğinde keskin nişancılar ateş açtı. 'Yaralıları getirin' dedik getirmediler. Nerede bu yaralılar? Biz yaralılara ulaşmaya çalıştık. Muhtemelen yaralı hiç yok. O kadar süre beklendi, getirilen yaralı olmadı.