‘Artık özel yetkileriniz yok!’
İstanbul’daki KCK davasına avukatların bu sözleri damga vurdu. Sanıklar heyete arkasını döndü
Seyircilerin salondan çıkarılmasına tepki gösteren avukatlar salonu terk etti.
PKK’nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK’ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında aralarında Prof. Dr. Büşra Ersanlı’nın ile ve Belge Yayınları yetkilisi Ragıp Zarakolu’nun da bulunduğu 140’ı tutuklu 205 sanık hakkında açılan dava tartışmalarla devam ediyor. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen davanın ikinci duruşmasına izleyicilerin alkışlı protestosu nedeniyle ara verildi. Oturum yarım saat sonra avukatsız ve izleyicisiz başladı. Aranın ardından başlayan duruşmaya tüm avukatları temsilen Avukat Feyzi Çelik girdi. Çelik, “Duruşmanın kapalı olarak yapılması kararınız var mı?” diye sorarak, Yeni Yargı Paketi’ndeki düzenlemeyle CMK’daki 250’inci maddenin kaldırıldığını hatırlattı. “Sizin artık özel yetkileriniz yok” diyen Çelik, izleyicilerin toplu olarak duruşma salonundan çıkarılmayacağını söyledi. Çelik, “Bu şekilde yargılama yapamazsınız. Biz figüran olmayacağız” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ali Alçık, “Duruşmanın kapalı yapılmasına ilişkin alınan bir ara karar yoktur” diyerek, izleyicilerin “düzeni bozmalarından” dolayı dışarı çıkarıldığını, avukatların ise duruşmaya katılmamayı kendilerinin tercih ettiğini söyledi.
Bu arada söz alan tutuklu sanıklardan Prof. Dr. Büşra Ersanlı, “Avukatlar girmemek konusunda belli bir irade beyanında bulunmuşlardır. Ben de onların geri gelmesini istiyorum. Ama ailelerimiz bir irade beyanında bulunmamışlardır. Onlar mahkeme heyeti tarafından çıkarıldılar. Buraya gelmeleri ve iddianame okunurken yanımızda bulunmaları bizi psikolojik olarak çok rahatlatacaktır” diye konuştu.
‘Ayrımcılık yapmıyoruz’
Bunun üzerine Başkan Alçık da, davanın Kürtler, Kürtçe, BDP ve parti kapatma davası olmadığını belirterek, mahkemenin insanları ötelemediğini, dini, ırkı yargılamadığını, önyargı olmadığını söyledi. 300 izleyiciden 280-290 kişinin salonda alkışlı gösteri yaptığını ifade eden Alçık, “Bunları ayırmak mümkün değildir. İzleyicilerin alkışlaması, yuhalaması, ıslıklaması yasaktır. duruşmanın inzibatını sağlamak Mahkeme Heyeti’nin görevidir. İzleyiciler, yarın yine aynı şeyi yaparsa yine duruşma salonundan çıkarılır. Sanık müdafileri ise kendileri salondan çıkmışlardır. Gelsinler, kapı açık. Kendileri girmiyorlar” dedi.
Sırtlarını döndüler
Duruşma verilen aranın ardından TRT spikerleri tarafından iddianamenin özetlenerek, okunmasıyla devam etti. İddianamenin okunması sırasında söz alan sanık avukatlarından Müşir Deliduman, iddianamenin özetlenemeden savcı tarafından okunmasını istedi. Ancak mahkeme, talebi reddetti. Mahkeme Heyeti Başkanı Ali Alçık, özetin 8 günlük duruşma periyodunda okunmasının planlandığını anlatarak, okunmaya devam edileceğini kaydetti.
Tutuklu sanıklardan BDP Parti Meclisi üyesi Hasan Özgüneş, taleplerinin mahkeme tarafından reddedildiğini belirterek, “Hepimizin psikolojisi bozulmak üzere. Sizlerin tavrı hem bize hem de avukat arkadaşlarımıza karşı son derece zorlayıcı bir tavır. Avukatlara ’Sizi dışarı atarız’ diyorsunuz. Ben bir öğretmenim böyle bir şey nasıl söylersiniz? Biz sizlerle uzun süre karşı karşıya kalacağız. Bu şekilde bu nasıl gidecek. Biz istiyoruz ki, herkes bunları dinlesin, görsün. Nasıl bir iddianame hazırlanmış, nasıl bir Türkçe kullanılmış görsünler” diye konuştu.
Bu arada duruşma salonunda bulunan iki avukat da konuşmak için söz istedi. Ancak Başkan Alçık’ın söz vermeyince, avukatlar taleplerinin reddedilmesine itiraz etmek için konuşmak istediklerini ve mahkemenin itiraz haklarını kısıtladığını dile getirdi. Alçık, “Hakkınızı kısıtlamıyoruz. Siz suiistimal ediyorsunuz” dedi. Mahkemenin söz vermemesi üzerine tutuklu sanıklar da mahkeme heyetine sırtlarını dönerek, heyeti protesto ettiler. Başkan Alçık, sanıklara oturmaları için uyarı yaptı. Ancak sanıkların sırtları dönük bir şekilde ayakta durmaya devam etmeleri üzerine Alçık, davaya devam edilemeyeceğini belirterek, duruşmayı erteledi.