72 gün sonra hepsi serbest!
Barış Güler ve Reza Sarraf ve Kaan Çağlayan'ın da aralarında bulunduğu 5 kişiye tahliye kararı çıktı.
ELİF ALTIN / VATAN İSTİHBARAT
17 Aralık operasyonunda tutuklanan işadamı Rıza Sarraf ile eski bakanların çocukları Salih Kaan Çağlayan ve Barış Güler’in de aralarında olduğu 5 kişi tahliye edildi. Tahliyeyi izinde olan hakimin yerine vekaleten bakan İslam Çiçek verdi...
17 Aralık kapsamında tutuklu bulunan şüphelilerin avukatları 25 Şubat günü tutukluğa itiraz etmişti. İtiraz dilekçeleri Nöbetçi 3. Sulh Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Soruşturmayı yürüten Savcı Ekrem Aydıner delillerin toplanmaya devam edildiği, bilirkişi incelemelerinin sürdüğü gerekçesiyle tutukluluğa yapılan itirazın reddi yönünde mütalaa verdi. İtirazı kararını, 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin hakimi Metin Çelik yıllık izinde olduğu için vekaleten onun yerine bakan 34. Sulh Ceza Mahkemesi’nin hakimi İslam Çiçek değerlendirdi. Çiçek, tutuklu İşadamı Rıza Sarraf, Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler, Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Salih Kaan Çağlayan, Hikmet Tuner, Özgür Özdemir’in tahliyelerine karar verdi.
İşte tahliye gerekçeleri
- DOSYADA TEK BAŞINA ESASA İLİŞKİN DELİL YOK: Tahliye kararında soruşturmaya yönelik delillerin CMK 135. maddesi gereğince iletişimin tespiti dinlenmesi, kayda alınması ve CMK 140. maddesi gereğince teknik araçlarla izleme ve neticesinde görüntülerin kayda alınması suretiyle elde edildiği belirtildi. Ancak bu şekilde elde edilen delillerin yan delillerle desteklenmedikleri sürece tek başına esasa ilişkin delil mahiyetinde bulunmadığının açık olduğu vurgulandı.
- DELİLLERİN KARARTILMASI SÖZ KONUSU DEĞİL: Ayrıca toplanan tüm delillerin telefon dinleme ve teknik takip sonucu elde edildiklerinden delillerin toplandığı, dolayısıyla karartılmasının söz konusu olmayacağı, şüphelilerin sabit ikametgah ve konuları itibariyle kaçma şüphelerinin olmadığı vurgulandı.
- SUÇLARIN LEHE DEĞİŞME İHTİMALİ VAR: Kararda ayrıca en son incelemelerden sonra dosyaya kayda değer bir delilin girmediği, bilirkişi incelemelerinin her zaman yapılabileceği, kamu görevlisi olmayan şüphelilerin rüşvet vermek ve rüşvete aracılıktan tutuklandıkları, ancak aracılık ettiklerinin yasal delillerle ortaya konması gerektiği, böylece şüphelilerle atılı suç vasıflarının şüpheliler lehine değişme ihtimalinin yüksek olduğu, bu durumda tutuklu kalmalarının mağduriyetlerine sebebiyet vereceği belirtildi.
İlk iddianame Fatih Belediyesi için...
17 Aralık’ta Fatih Belediyesi, TOKİ ve iş adamı Rıza Sarraf’ın da aralarında bulunduğu şüphelilere ilişkin yapılan 3 ayrı operasyonda savcılık dosyalar üzerindeki çalışmalarını sürdürüyor. Savcı Ekrem Aydıner tarafından yürütülen soruşturmalara ilişkin ilk iddianamenin yazımına önümüzdeki hafta başlanacak. Savcılık kaynaklarından edinilen bilgilere göre ilk iddianamede Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’in de aralarında bulunduğu isimlerin gözaltına alındığı soruşturmaya ilişkin hazırlanacak. Soruşturma kapsamında Demir’in kardeşi Sebahattin Demir’in de bulunduğu 8 kişi tutuklanmıştı. Tutuklanan şüpheliler avukatlarının itirazları üzerine tahliye edilmişlerdi.
Sarraf dosyasında rapor bekleniyor
17 Aralık’ta aralarında işadamı Rıza Sarraf’ın da bulunduğu 14 şüphelinin tutuklandığı ve dün verilen kararlar tüm şüphelilerin serbest kaldığı soruşturmada ise bilirkişi raporunun beklendiği öğrenildi. Savcılığın tanık ifadeleri aldığı soruşturmada bazı şüphelilerin de yeniden sorgulanabileceği belirtildi. Bu işlemlerin tamamlanmasının ardından ise iddianamenin yazımına başlanacak. 17 Aralık’ta yapılan ve “TOKİ soruşturması” olarak bilinen soruşturmaya yönelik iddianamenin ise dosyada tutuklu olmaması nedeniyle en son hazırlanacağı öğrenildi.
Gezi aramalarını imzalayan hakim
Tahliye kararını veren hakim İslam Çiçek, daha önce Taksim Dayanışması üyelerinin ev ve işyerlerini arattığı soruşturmada gündeme gelmişti. İstanbul Barosu eski Başkanı avukat Turgut Kazan, Twitter’dan İslam Çiçek’le ilgili olarak, “Yolsuzluk soruşturmasında bugün tahliye kararı veren hakim, Taksim Dayanışma üyelerinin evlerinde hukuksuz arama yaptırmıştı” dedi. Gezi Parkı eylemlerinin ardından 9 Temmuz 2013’te Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı, İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu, EMEP Genel Başkanı Yardımcısı ve HDK’den Ender İmrek ile Haluk Ağabeyoğlu, EMO İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin’in evinde arama yapılmıştı. İstanbul 34. Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi İslam Çiçek imzalı arama ve el koyma kararında, Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 166-122 ve 127. maddeleri uyarınca eşyalar ve bilgisayarlarda arama yapılması öngörülüyordu. Ancak kararda, sadece “devam eden soruşturma kapsamında, suç delillerinin ele geçirilmesi için” ibaresi yer alıyor ve neden arama yapılması gerektiğine dair ayrıntılı gerekçe yazılı değildi.
İŞTE TAHLİYE BELGESİ