28 Şubat’ın ‘irtica’ figürü Mirzabeyoğlu!
İBDA-C lideri olduğu iddiasıyla idam cezası alan Salih İzzet Erdiş’in ilginç dosyası
Mahkeme kararında örgüt lideri olduğu somut olarak tespit edilemediğii ifade edildi. Dosyadan alınan hakim Sedat Karagül, DGM’de hep baskı gördüğünü itiraf etmişti.
28 Şubat döneminin ünlü figürlerinden biri de Salih Mirzabeyoğlu olmuştu. Gerçek adı Salih İzzet Erdiş’ti. 29 Aralık 1998 sabahı, çocuğunu okula götürmek için evden çıktıktan sonra gözaltına alındı. ‘Hücre evinde yakalandı’ denildi. Hakkında, örgüt lideri olduğunun tespit edilemediğine dair istihbarat raporu vardı. 4 Ocak 1999’da tutuklandı. Laik anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüsle suçlandı. Duruşmalara katılmayınca 25 Ocak 2000’de sabaha karşı, Metris Cezaevi’nden ‘Noel Baba’ adı verilen büyük bir operasyonla alınıp adliyeye götürüldü. İşkencegördüğü anlaşılıyordu. Ertesi gün bazı gazeteler olayı, ‘Yolunmuş tavuk’, ‘Tıraş olurken yüzünü kesti’, ‘Kafasını jandarmanın copuna çarptı’ gibi başlıklarla verdi. 2 Nisan 2000’de, “İdam” kararı verildi. Delil silahlar iki tabanca ile iki pompalı tüfekti. Yargıtay kararı onadıktan sonra dosyası Meclis’e gönderildi. O sırada idam kalktı ve ceza ‘ağırlaştırılmış müebbet’e çevrildi.
‘Karar o günkü şartlara göre’
Davanın ilk hâkimi Sedat Karagül, emekli olduktan sonra, DGM hâkimliği sırasında İBDA-C dosyası dahil hep baskı gördüğünü söyleyerek, “Kapıma ‘Adalet bakanı giremez’ diye yazacaktım” dedi. Davanın ikinci hâkimi Metin Çetinbaş, Ergenekon davasında avukatlık yaparken, bir soru üzerine, “Biz o günkü şartlara göre karar verdik. Ben bir hata yapıldığını düşünmüyorum ama bu o dosyada hata yapılmadı demek değil” dedi. .
‘Tespit edilemedi ama...’
Kararda ise şöyle deniliyordu: “Kumandan Kod Salih İzzet Erdiş’in örgüt mensuplarının gerçekleştirdiği eylemlere doğrudan doğruya katıldığı tespit edilememiş olmakla beraber... Lidersiz bir örgüt düşünülmediği gibi, örgüt mensuplarının gerçekleştirdiği eylemlerden de örgüt liderinin sorumlu tutulmaması eşyanın tabiatına aykırı düşer...”
Başbakan: Hak ihlali varsa gereken yapılacak
Başbakan Erdoğan, önceki akşam katıldığı programda soru üzerine şunları söyledi: “28 Şubat sürecinde hakları gaspedilenlere hak iadesi için çalışmalar yapılıyor. Gerek Salih Mirzabeyoğlu ve gerekse Malatya konularıyla ilgili, Adalet Bakanlığı gerekli çalışmaları yapıyor. Temenni ederim ki kısa zamanda neticelendirirler.”
Yeniden yargılama
Ceza Muhakamesi Kanunu’nun (CMK) 311. maddesine göre, kesinleşmiş bir dava şu halerde ‘yargılamanın yenilenmesi’ yoluyla tekrar görülebiliyor:
“Hükmü etkileyen bir belgenin sahteliğinin anlaşılması. Gerçek dışı tanıklıkta bulunulmuş olması. Hakimlerden birinin, aleyhine ceza kovuşturması gerektirecek biçimde görevini yapmada kusur etmesi. Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulması. Ceza hükmmünün İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal süretiyle verildiğinin AİHM kararıyla tespit edilmiş olması.”
‘Telegram’ ve Güven suikastı!
Mirzabeyoğlu, savunmalarında “Ben bıçak yaparım. İsteyen ekmek keser, isteyen adam” dedi. Önce Kartal F Tipi Cezaevi’nde kalan, daha sonra Bolu F Tipi’ne nakledilen Mirzabeyoğlu, ‘Telegram’ denen bir zihin kontrol yöntemine tabi tutulduğunu ve işkence gördüğünü öne sürdü. Bir kez intahara teşebbüs etti. Dost tarikatı lideri olarak bilinen Emekli Binbaşı İhsan Güven (80) ve öğretmen eşi Sibel Güven, Tuzla’daki evlerinde 3 Mayıs 2004 tarihinde kafalarından vurularak öldürülmüş halde bulununca, Mirzabeyoğlu’nun kendisine yapılanlardan sorumlu kişi olarak binbaşı Güven’i işaret etmesi sonucu suikast düzenlendiği öne sürüldü. Güven çiftinin öldürülmesiyle ilgili 5 İBDA-C üyesi mahkum oldu.