13 yaşındaki çocuğa gezi davası!
.
ÇANAKKALE’de geçen Haziran ayında, Gazi Parkı eylemlerine destek yürüyüşü sırasında sprey boyayla yola çeşitli sloganlar yazdığı iddia edilen ortaokul öğrencisi 13 yaşındaki B.T.İ., adli tıp uzmanının cezai sorumluluğu olmadığı yönündeki raporuna rağmen, hakkında kamu malına zarar verdiği gerekçesiyle 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmaya başladı.
Geçen 3 Haziran’daki Çanakkale’deki Gezi Parkı gösterileri sırasında düzenlenen bir yürüyüşte, İnönü Caddesi’nde yola sprey boya ile ’Hükümet İstifa’, ’Faşizme Ölüm’, Demokrasi Caddesi’nde ise kaldırıma İngilizce ’F..k the police’ yazıları yazıldı. Polis kamerası görüntülerinin incelenmesi sonucunda yazıların, inşat işçisi baba ve ev kadını annenin ortaokul son sınıf öğrencisi oğulları B.T.İ. tarafından yazıldığı belirlendi. Polis, mala zarar vermeden suç duyurusu yaptı. B.T.İ., 4 Temmuz’da savcılığa çağrıldı.
’FAŞİZİMİN NE OLDUĞUNU BİLMEM’
Savcılıkta psikolog eşliğinde ifadesi alınan B.T.İ., bir arkadaşıyla yürüyüşe katıldığını ve tanımadığı bir kişiden bitmek üzere olan sprey boyayı aldığını belirterek, "Herhangi bir kurum ve kuruluşa hakaret etmeksizin slogan atanlardan duyduğum ’Hükümet istifa’ ve ’Faşizme ölüm’ gibi ibareler yazdım. Ancak açıkçası ne yazdığımı tam olarak hatırlamıyorum. Herhangi bir duvara yazı yazmadım. Yol üzerine bu yazıları yazdım. Faşizmin ne olduğunu da bilmem. Herhangi bir suç kastım yoktur" dedi.
CEZAİ SORUMLULUĞU YOK
Savcı Ozan Kaya, işlediği suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin olup olmadığının tayini için B.T.İ.’yi Adli Tıp Kurumu Çanakkale Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne gönderdi. Adli Tıp Uzmanı Dr. Özlem Yüksekbaş, 5 Temmuz tarihinde savcılığa gönderdiği raporda, yapılan muayenesinde B.T.İ.’nin 3 Haziran 2013 tarihinde sanığı bulunduğu iddia edilen ’mala zarar verme’ suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olduğu kanaatine varıldığını bildirdi. Başka bir deyişle TCK’nın 31/2 maddesi gereği bu şekilde bir rapor varsa çocuğun cezai sorumluluğu olmadığını belirtti.
6 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR
Her ne kadar böyle bir rapor varsa da yeni ceza kanunu uygulamasında bu konuda karar verme yetkisinin yargılamayı yapan mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle raporu bağlayıcı kabul etmeyen savcı Ozan Kaya, rapor eline ulaştığı aynı gün iddianameyi hazırlayıp dava açtı.
B.T.İ. de TCK’nın 152/1A maddesi gereğince kamu kurum ve kuruluşlarına ait, kamu hizmetine tahsis edilmiş veya kamunun yaralanmasına ayrılmış yer, bina, tesis veya diğer eşya hakkında mala zarar verme suçundan 1 yıldan 6 yıla kadar hapis istemiyle Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başladı.
’SINAV NEDENİYLE DURUŞMAYA KATILAMADI’
27 Kasım’daki ilk duruşmaya Esenler Mahallesi’nde oturan B.T.İ., ortaokul son sınıflar için yapılan merkezi sınav nedeniyle katılmadı. Hakim, merkezi sınav nedeniyle duruşmaya katılamayan B.T.İ.’nin zorla getirilmesine hükmetti ve ikinci duruşmayı erteledi. Yargılama sonunda mahkeme, suça sürüklendiği iddia edilen B.T.İ.’nin yaptığı eylemi suçun anlam ve sonuçlarını kavrayabileceğini kabul ederse ceza verecek. Eğer kavrayamadığını değerlendirirse ise 5395 sayısı Çocuk Koruma Kanunu’nda belirtilen tedbirleri uygulayabilecek.
B.T.İ’nin avukatı Gülce Bilici, müvekkili hakkında 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın adli tıp raporuna göre açılmaması gerektiğini belirtti. Bilici, "Fakat şu an açılmış ve devam eden bir dava var. Ocak ayında ikinci celse görülecek. Şu an için davanın seyriyle ilgili fazla bilgi vermek istemiyorum" dedi.
BARO DAVAYI TAKİP EDİYOR
Çanakkale Baro Başkanı Bülent Şarlan, baro olarak bu davayı yakından takip ettiklerini belirterek, "Adli Tıp Kurumu’nun raporuna rağmen 13 yaşındaki B.T.İ. hakkında dava açılmasını yerinde bulmuyoruz" diyerek görüş belirtti.
Çanakkale Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Didem Okuk ise "Bu dava tamamen hukuka aykırıdır. Türk Ceza Kanununun 31. maddesi uyarınca 12-15 yaş arasındaki farik ve mümeyyiz olmayan çocuk hakkında cezai işlem başlatmak kesinlikle hukuka aykırıdır. Ancak savcılık böyle düşünmeyip davayı açtı. Ancak kamuoyunu ilgilendiren bu önemli davanın komisyon olarak takipçisi olacağız. Bildiğiniz gibi N.Ç. davasında Yargıtay’ın verdiği hukuka aykırı bir karar vardı. O kararla birlikte bu dava açma kararını da hukuki bir utanç tablosu olarak görüyoruz" dedi.