"Şehir şehir gezip kültürel değerler nerede ise geziyorum. Yağmur da kar da yağsa razıyım. Yerine göre ıslandığım da su bulamadığım da oluyor, arazide kaldığım da oluyor. Tilkiyle de yol gittiğim oldu, arkama takılan tavşanla da yolculuğum oldu. Bizi görünce ablalarımız, abilerimiz fotoğraf çektirmek istiyor. Görünümüm değişik, şapkam ve asam kendi tasarımım. Asam elimden hiç düşmedi. Biri geliyor tespihini takıyor, biri düdüğünü. Dilek ağacı gibi oldu. Evliyim ve 4 çocuğum var. Bazı şeylere hoşgörülü bakmak lazım. Ben buyum. Kafamdakileri yapmadıktan sonra neyleyim güzel dünyayı. İnsanlar dünyayı farklı görüyor, dünyayı gözle görmek asıl mesele."