Mezarda okunacak dualar, bayramda mezar ziyareti yapacak vatandaşlar tarafından sorgulanmaya başlandı. Sevdiklerini ahirete yolcu edenler onları bayramda yalnız bırakmamak, ruhlarına Fatiha okumak için mezar ziyaretlerini gerçekleştirecek. Bayramın ilk günü namazlarını eda edip, bayram kahvaltılarını yapanlar doğru mezarlıkların yolunu tutacak. Mezarlıkların yolunu tutanlar bir yandan da mezarda okunacak duaları sorguluyor. Bayramda mezar başında ne okunur, Mezarlık ziyareti ne zaman yapılır? İşte mezarda okunacak dualar… Kabir ziyareti yapan bir kimse ayakta, Esselamü aleyküm, ya Ehle dar-il kavm-ilmü'minin! İnna İnşaallahü an karibin biküm lahikun der ise sonrasında ise, besmele ile 11 İhlas suresi ve bir Fatiha okur. Ardından, Allahümme rabbel-ecsadilbaliyeh, vel-ızamin nahire-tilleti harecet mineddünya ve hiye bike mü'minetün, edhıl aleyha revhan min indike ve selamen minni duasını okumalıdır. Mezarlıkta okunabilecek dualardan biri de Yasin suresidir.Büreyde rivayetine göre Hz. Muhammed, ashab-ı kirama, kabir ziyaret için gittiklerinde şu süreyi okumalarını tavsiye etmiştir: Esselamü aleyküm ehled diyarı minel- müminin.Ve inna inşaallahu biküm lahikün. Es'elüllahe lena ve lekümü'l afiyeh.Türkçe anlamı: Selam size, ey bu diyarın mü-min ve Müslim halkı! İnşallah yakında biz de aranıza katılacağız. Allah'ın bizi de sizi de bağışlamasını dilerim. Hz. Muhammed şöyle buyurmuştur: Kur'an-ı Kerim'de 30 ayetlik bir süre vardır. Bu süre kendisini okuyan bir kimse kıyamet günü şefaat eder ve Allah'ın onu affetmesini sağlar. Bu sure 'Tebârakellezî bi yedihil mülkü'tür.Diyanet İşleri Başkanlığı'nın resmi sitesinde, 'Kabir Ziyareti Adabı' başlıklı yazıda şu ifadeler yer almaktadır:Mezarlıkların ziyaret edilmesi, bu vesileyle ölümün hatırlanması ve orada yatanlardan ibret alınması dinimizin tavsiye ettiği hususlardandır. Kabir ziyaretinde bulunan kişi, ahireti hatırlamalı, dünyanın geçici olduğunu ve bir gün kendisinin de öleceğini düşünmelidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), geceleri Baki' kabristanına gelir ve Müminler yurdunun sakinleri, sizlere selam olsun. İnşaallah biz de size katılacağız. Bizler ve sizler için Allah'tan afiyet dilerim; Allah'ım, Baki' kabristanında bulunanları bağışla. (Müslim, Cenâiz, 102) diye dua ederlerdi. Kabir ziyaretinde bulunan kişinin ölü için dua etmesi ve Kur'an okuyarak sevabını orada bulunanların ruhlarına bağışlaması uygun olur. Ancak, kabir ve türbe ziyaretlerinde İslam'ın özüne ve tevhid anlayışına ters düşen, itikâdî bakımdan da zararlı olan tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekir. Kabrin başında yüksek sesle ağlayıp gürültü yapmak, kabrin parmaklık ve taşlarını öpmek, onlara sarılıp ağlamak İslam ile bağdaşmaz. Türbelerde yatan kişileri beşer üstü varlıklar olarak görmek; bu zatların duaları kabul ettiğine, ilâhi kudretlerinin olduğuna inanmak doğru olmadığı gibi, bir kısım ihtiyaç ve dilekleri onlara arz etmek, kendilerinden medet ummak, bu ziyaretleri dinî bir vecibe gibi telakki etmek; bez bağlamak, mum yakmak, kurban kesmek, şeker vb. yiyecek maddeleri dağıtarak onlardan yardım dilemek gibi davranışlarda bulunmak da, tevhid dini olan İslam'la bağdaşmaz. Ölen kişilerden medet ummak ve onlardan bazı şeyler beklemek iman açısından tehlikeli bir davranıştır.