Sütün fermente edilmesiyle elde edilen kefir hakkında konuşacağız bu içerikte. Yoğurt ve süt tüketimi nedeniyle arka plana itilen kefir mineraller açısından zengin. Kalsiyum denilince akla ilk o geliyor ve etkileri hakkında da araştırmalar gerçekleri söylüyor. Ekşi bir tada sahip olan kefir, bağışıklığı güçlendiren yönüyle biliniyor. Metabolizmayı da hızlandırmasıyla detoks etkisi kaçınılmaz hale geliyor. Faydalı bakteriler içeriyor ve bu da sindirime karşı koruyucu etki gösteriyor. Probiyotikler sindirimin rahat ve kolay çalışmasında önemli rol oynamakla birlikte laktoz intoleransı olan kişiler için temek içeceklerden biri. Mayalanma sürecinde ortaya çıkan bakteriler laktozu parçalar ve süt ürünlerini sindirilebilir hale getirir. Bu yüzden süt yerine kefir sıklıkla tavsiye edilir. Sindirim sistemini faydalı bakteriler sayesinde dengeli bir çalışma performansına kavuşturan kefir, bağırsakların normal düzende işlemesini de sağlar. Bağırsak duvarının bütünlüğünü korur ve özellikle kabızlık çeken çocuklarda etkilidir. Öyle ki jet motoru gibi çalışmasına neden olabiliyor. Karaciğer ve böbrek performansı artıyorDetoksifikasyon süreci aslında vücutta karaciğer ve böbreklerde doğal olarak gerçekleşir. Ancak kefir detoks etkisiyle bu düzene destek sağlar. Toksinleri de vücuttan uzaklaştırmak böylelikle daha kolay hale gelir. Kalsiyum denilince akla geliyorKalsiyum ve fosfor mineralleri barındıran kefir, kemik güçlenmesinde uzmanların da görüş birliğine vardığı besindir. Diş sağlığı için günde 1 bardak kefir tüketimi gereklidir. Osteoporoz gibi kemik rahatsızlıklarında riskleri minimuma indirir. Probiyotikler bağırsakları dengeleyerek stres yanıtlarını düzenlemeye yardımcı olabilir. Bu sayede genel zihinsel sağlık, stres ve kaygılı anlar azalabilir. Papatya çayının sakinleştirici etkisi kefir içerek de sağlanabilir. Daha dirençli bir vücuda sahip olmak ve enfeksiyonlara karşı koruyucu olmak açısından kefir tüketilmesi uygundur. Süt ve yoğurttan aldığınız verimi kefirden iki kat daha fazla alabilirsiniz.