Teknoloji devlerinin hayatımıza fiilen soktuğu ancak işlevselliği ile eleştirilen kablosuz enerji transferini Bilgi Üniversitesi bir adım ileri taşıdı. Yürütülen proje sonucunda optik enerji ile 4-5 metreden mobil cihazların şarj işlemi başarıyla gerçekleştirildi. Şimdi sırada şehir şebekesi var.
ABONE OL
EMRE ESER
İstanbul’daki endüstriye 66 yıl boyunca enerji sağlayan Santralistanbul şimdilerde elektrik enerjisi alanında çok önemli çalışmalara ev sahipliği yapıyor. Bilgi Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği’nden Dr. Baykal Sarıoğlu önderliğindeki ekip, kablosuz enerji transferi projesi yürütüyor.
Aslında kablosuz enerji transferi daha önce dünyanın en önemli teknoloji devleri Apple ve Samsung gibi firmalar tarafından hayatımıza sunulmuştu. Ancak piyasaya çıkan bu teknoloji, isminin hakkını vermediği gerekçesi ile sürekli eleştirildi. Çünkü cep telefonunun kablosuz şarj özelliğini kullanmak için sadece şarj kablosunu kullanma zahmetine girmiyorduk ve cihazı şarj adaptörünün üzerine bırakmak zorundaydık. Oysa bu teknolojiyi kullananlar hareket halindeyken ve metrelerce öteden cihazlarının şarj olmasını istiyordu.
Bataryaya gerek kalmayacak
İşte Baykal hoca ve ekibi tam bu noktada ‘Kablosuz Enerji Tüketen Mikroelektronik Sistem’ projesini başlattı. Kurulan sistemle optik enerji kullanılarak kablosuz enerji transferi ile şarjdan ve pilden arındırılmış cihazlardan oluşan bir yaşam alanı oluşturmayı başardı. Örneğin siz odaya girdiğinizde cep telefonunuz şarj olmaya başlıyor. Güç kaynağına olan mesafenin bir önemi kalmıyor ve siz cihazı kullanırken metrelerce mesafeden şarj işlemi devam ediyor. Şimdilik cep telefonlarına transfer edilen bu enerji, sistemlerin gelişmesi ile başta televizyon olmak üzere tüm cihazlara aktarılabilecek. Ayrıca cihazlarda bataryaya da ihtiyaç kalmayacak.
5 MİLYON LİRA YATIRIM
Projeye şimdiye kadar 450 bin lira yatırım yaptıklarını ve tamamen bitip endüstriyel bir hal aldığında toplam yatırım bedelinin 5 milyon liraya ulaşacağını belirten Baykal Sarıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Hedef şehir sistemi “Ofis gibi ortamlarda cep telefonunu kablosuz olarak şarj edebiliyoruz ancak bu sistemi ofis dışına taşıyarak şehir sistemine entegre olacak bir hale dönüştürmek temel amacımız. 1900’lü yılların başında Nikola Tesla bunun ilk adımlarını atmış ve bir merkezden tüm şebekeye elektrik transferinin yapıldığı kablosuz bir ağ projesi gerçekleştirmişti. Ona göre otomobillerden uçaklara kadar tüm sistem bu ağdan beslenerek çalışacaktı ancak içten yanmalı motorların yaygınlaşması buna engel oldu. Şimdi dünya bu konuda Ar-Ge çalışmalarını sürdürüyor. Bizim amacımız da burada bizi bekleyen teknolojiye en uygun cihazları herkesten önce üretip pazara girmek.”
Tesla’nın hayaliydi
Kablosuz enerji transferi ve şehir alt yapılarının bu sisteme entegre edilmesi Nikola Tesla’nın en büyük hayali olarak biliniyor. Tesla, 60 metre yüksekliğinde bir güç kaynağından 22.5 metre çapındaki alıcılara enerji transfer etmeyi başarmış ve 200 ampulü bu yolla çalıştırmıştı. Ancak daha sonra projede gerekli ilerleme sağlanamadı.
İşlevsel değil
Son yıllarda Apple ve Samsung yeni modellerinde kablosuz sarj desteğini getirmiş hatta çok sayıda otomotiv üreticisi de araçlarını bu teknolojiye uygun ekipmanlarla satışa çıkarmıştı. Ancak tüketiciler bu kablosuz şarjın gerçek anlamda işlevselliğini sağlamadığını ve güç kaynağından uzakta dolaşırken de mobil cihazların şarj olması gerektiğini talep ediyordu.
Tek çipin maliyeti 3 bin 800 euro
Projede kullanılan parçaların bazıları 8 öğrenci tarafından tasarlanmış hatta bir tanesi projedeki başarısından dolayı enerji alanında son dönemde büyük yatırımlar yapan Hollanda’ya transfer olmuş. Çin, İtalya ve Almanya’da konferanslarda anlatılan projenin en büyük sorunu da parça tedariki. Burada ekip tarafından tasarlanan çipler Çin’de üretiliyor. Bir çipin maliyeti 3 bin 800 euro. Şimdiye kadar 10’larca çip kullanılmış. Bu da ekibe oldukça yüksek bir fatura çıkarıyor. Ancak proje bitip cihazların seri üretime geçmesi ile bir cihazın maliyetinin 15 dolara kadar düşmesi bekleniyor.