İş bulan arttı, kredi kartında tasfiye oranı tek haneye indi
.
KRİZ dönemi boyunca yüzde 12’lerin üzerinde seyreden kredi kartında geri dönmeme oranı, yaz aylarında işsizliğin azalması ile birlikte geriledi. Kredi kartında tasfiye oranı çok uzun bir aradan sonra Ekim ayı başında yüzde 9.97 ile tek haneye indi.
Ekonomik krizle birlikte insanların işini kaybetmesi, kredi kartında etkisini göstermiş, borcun ödenemeyip tasfiye sürecine girme oranları makul seviyelerin iki katına çıkmıştı. 2009 yılının neredeyse tamamı yüzde 12’lerin üzerinde ödenmeme oranları ile geçilirken, 2010 yılında ekonominin ivmelenmesi ve büyümeye paralel işsizliğin azalması ile birlikte tasfiye oranında önemli iyileşmeler görüldü.
İyileşme son çeyrekte iyice belirginleşti ve kredi kartında tasfiye olacak tutar oranı uzun bir aradan sonra ilk kez çift haneden tek haneye düştü. Bu iyileşmenin kredi kartı harcama hacimlerinin de yükseldiği bir ortamda gelmesi ayrıca dikkat çekti.
Verilere göre vatandaşlar kriz ortamında kredi kartı ile harcama tutarını 33 milyar TL’ye kadar düşürmüştü. Ancak ekonomideki iyileşmeye paralel olarak kredi kartı ile harcama oranları 2009 yılı sonundan itibaren kademeli olarak artmaya başladı. 2010 yılının beşinci ayında kredi kartı ile 37 milyar TL, sekizinci ayın sonunda ise 40 milyar TL’nin üzerinde alışveriş yapıldı. Kredi kartı harcamalarındaki genişlemeyle birlikte borçta geri dönmeme oranlarının tam tersi bir seyir izlemesi ve düşmesi bankacıları sevindirdi.
2010 yılı temmuz ayında yüzde 10.05 olan tasfiye oranı Eylül sonunda yüzde 9.97’ye, ekimin ilk haftası sonrasında yüzde 9.67’ye geriledi.
Kredi kartı borcundaki bu önemli iyileşmede son 1 yılda 500 binin üzerinde kişinin yeniden iş bulması ve kredi taksitlerini düzenli ödeme şansı yakalaması etkili oldu. Bir bankacı kredi kartı tasfiye oranlarındaki iyileşme sürecini şöyle yorumladı:
“Krizin ilk dönemlerinde işsiz kalanlar aldıkları tazminatlarla ilk 4-5 ayı bir şekilde sorunsuz tamamladı. Ödemelerde çok fazla sıkıntı olmadı. Ancak tazminatlar bitip ancak yeni iş bulma şansı yakalanamayınca gelir gider dengesi pek çok hanede şaşmaya başladı. Temerrüde düşenler arttı. Bu yüzden de özellikle 2009 yılının iki ve üçüncü çeyreklerinde tasfiyeye girme oranı yüzde 13’leri buldu. Ancak Türkiye ekonomisinin son iki çeyrekte çok hızlı büyümesi, işsizlik oranlarında da yüzde 16’lardan yüzde 10’lara doğru çekilme yaşanması borç ödeme oranlarını pozitif etkiledi.”
Aynı bankacı tasfiye oranlarının bankaları nasıl etkilediğini ise şöyle aktardı: “Türkiye kredi kartında geri dönmeme oranları ile zaten Avrupa’nın en sorunsuzları arasında yer alırdı. Ancak krizde doğal olarak geri dönmeme oranları makul seviyelerin üzerine çıktı. Ancak bu oranlar hiçbir zaman bankaların özsermayelerini tehdit edecek boyutlarda olmadı.”
46 milyon kredi kartıyla Avrupa’nın ikinci büyüğü olduk
Türkiye’de kredi kartı sayısı Eylül ayı itibarıyla 46 milyon 221 bin adede, banka kartı sayısı da 67 milyon 391 bin adede ulaştı. Otomatik vezne makinası ATM’lerin sayısı 26 bin 607 adet, satış noktası terminali (POS) sayısı da 1 milyon 817 bin adet olarak kaydedildi.
Türkiye’deki kartlı ödeme sistemleri, Avrupa’da 1.8 milyon POS makinesi sayısıyla birinci, 67 milyon banka kartı sayısıyla ikinci, 46 milyon kredi kartı sayısıyla üçüncü, aylık 19 milyar ciroyla dördüncü büyük pazar konumunda.
BKM verilerine göre, Eylül ayı itibarıyla yerli ve yabancı kredi kartları ile yurtiçinde yapılan işlemlerin adedi 1 milyar 518 milyon, toplam kredi kartı işlemleri cirosu 173 milyar 676 milyon TL’ye ulaştı. Bu dönem, geçtiğimiz yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, kredi kartlarının işlem adedinde yüzde 11 ve ciroda da yüzde 17 oranında artış kaydettiği gözlendi.
Aynı dönemde banka kartlarla yapılan işlemlerin adedi 689 milyon 272 bin adedi bulurken, banka kartı işlemlerinin cirosu 162 milyar 209 milyon TL oldu. Böylece banka kartlarının işlem adedinde yüzde 15 ve ciroda yüzde 17.5 oranında artış gerçekleşti.
Yabancılara ait kredi ve banka kartlarıyla yaptığı harcamalara bakıldığında Türkiye’ye toplam 5 milyar 108 milyon dolar döviz girdisi sağlandı. Bu rakamın 3 milyar 66 milyon dolarını yabancıların yaptığı alışverişler, 2 milyar 42 milyon dolarını nakit avans çekimi oluşturdu.
Kartla alışveriş binlerce kişiye istihdam yaratıyor büyümeyi tetikliyor
GAZİ Üniversitesi, Maliye-Vergi Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi’nce yapılan araştırmada, her 1.000 TL’lik nakit kullanımı yerine 1.000 TL’lik kredi kartı kullanımının vergi gelirlerini 20 TL ve kredi kartı harcamalarındaki 1 TL’lik artışın GSYH’yi 1.42 TL artırdığı bildirildi.
Gazi Üniversitesi İİBF Maliye Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şükrü Kızılot’un önderliğinde, Prof. Dr. Cem Kılıç ve Doç. Dr. İbrahim Tokatlıoğlu tarafından hazırlanan rapora ilişkin verileri, Bankalararası Kart Merkezi (BKM), bir kampanya ile duyurdu. Kredi kartlarının enflasyon, istihdam, kayıtdışı ve üretim ile olan ilişkisinin “ilk kez” ortaya konulduğu raporda, kredi kartı kullanımının üretimi, istihdamı artırdığı, enflasyonla mücadeleyi kolaylaştırdığı, kayıtdışı ekonomiyi azalttığı ve krizin etkilerini hafiflettiği belirtildi.
Raporda, “Kredi kartı harcamaları nominal aylık yüzde 10 arttığında, GSYH de nominal ayda ortalama yüzde 7.12’lik bir artışa neden oluyor. Dolayısıyla kredi kartı harcamaları yüzde 10 arttığında GSYH ortalama 5 milyar 200 milyon TL artıyor. Ayrıca kredi kartı kullanımının yaygınlaşması ekonomideki yaşanacak dalgalanmaları azaltıyor. GSYH’de meydana gelen değişimlerin yaklaşık yüzde 10’u kredi kartı harcamalarından kaynaklanıyor” denildi.
İşte rapora göre kredi kartının faydaları:
- Kredi kartı harcamalarındaki her yüzde 1’lik artış, istihdamda ilk yıl 1.800 kişilik, ikinci yıl ise 9 bin kişilik yeni istihdam yaratıyor.
- 2008-2009 yılları arasında krize rağmen istihdamdaki 101 bin kişilik artışın yaklaşık 8 bin 500 kişilik kısmı nakit yerine kredi kartı kullanımı sonucu oluştu.
- Kart harcamalarındaki 1.000 TL’lik yükseliş Çalışılan Saat Endeks değerini 1.5 puan artırıyor.
- Alışverişlerde nakit yerine kredi kartı kullanımının enflasyonu düşürücü etkisi var. Para arzı artışının etkisi hemen enflasyona yansırken kredi kartı harcaması artışının enflasyonu artırıcı etkisi yaklaşık 6 ay sonra ortaya çıkıyor. İlk 6 ay içerisinde de harcamaların nakit para yerine kredi kartı ile yapılması enflasyonu düşürücü bir etki yaratıyor.
- Kredi kartı harcamalarındaki yüzde 1’lik çıkış vergi gelirlerini yüzde 0.85 artırıyor. 1.000 TL’lik nakit kullanımı yerine 1.000 TL’lik kredi kartı kullanımı, vergi gelirlerini 20 TL yükseltiyor.
Hapse girmeyi önlüyor!
PROF. Dr. Şükrü Kızılot, kriz döneminde geliri azalan veya tamamen ortadan kalkan kişilerin, kredi kartının sunduğu imkanlardan yararlanarak tüketimlerini sürdürdüklerini belirtti. Kızılot, şunları kaydetti: “Krizde hane halkları 92 lira olan işlem başına harcama tutarlarını 105 liraya çıkartmışlar. Bu veriler gösteriyor ki hane halklarının ve işletmelerin kriz döneminde en çok ihtiyaç duydukları kredi kanalı sadece kredi kartı yolu ile genişletilebilmiştir.” Kızılot, “Kredi kartı hapse girmeyi de önleyebiliyor. Sahte bir fatura veya yanıltıcı fatura çıkarsa Maliye Bakanlığı’nın bir tebliğine göre firma, ödemeyi banka kanalıyla yapmışsa hapis cezası uygulaması olmayabiliyor” dedi.