Yunanistan'dan tepki çeken sipariş!

Borç batağındaki Yunanistan'ın toplam 10 milyar doları bulması beklenen hava kuvvetlerini yenileme planlarını uzmanlar, kurtarma programındaki ülkenin mali dengelerini sarsacak bir çaba olarak değerlendiriyor.

Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos'un talimatıyla F-16 savaş uçaklarının ve S-300 hava savunma füze sistemlerinin bakımının yanı sıra yeni F-35 jetlerinin siparişini içeren plan, uzmanlar tarafından "skandal" ve "düşüncesiz" olarak nitelendiriliyor.

Savunma Bakanlığı kaynaklarına göre, eğer tüm plan hayata geçirilirse Yunan bütçesine toplam maliyet 10 milyar doları bulabilir. Kaynaklar, yalnızca F-16 jetlerinin bakımının 1,2 ile 1,7 milyar dolar arasında tutacağını ifade ediyor.

Bakanlığın açıklamasına göre, Yunanistan hava kuvvetlerine bağlı F-16 savaş uçaklarının bakım çalışmalarına başlandı. Jetlerin iyileştirilmesi çalışmalarından, Amerikan savunma şirketi Lockheed Martin sorumlu olacak.

Öte yandan, 5. nesil tek motorlu F-35 taarruz uçakları için talep mektubunun Washington'a iletildiği kaydedildi. Savunma kaynaklarına göre, ilk aşamada 20 adet F-35 uçağının siparişi planlanıyor.

"MALİ AÇIDAN, 7-35'LERİ SATIN ALMAYI İSTEMEK BİR SKANDAL"

Gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 180'ine yaklaşan, 315 milyar avroyu aşkın kamu borcu bulunan Yunanistan'ın bu boyutta bir maliyeti nasıl karşılayacağı ise soru işaretleri barındırıyor.

Yunanistan Savunma Bakan Vekili Dimitris Viças bir radyo programına yaptığı açıklamada, söz konusu harcamalara ilişkin teklifin gelecek 4 ile 6 ay arasında hazır olacağını belirtmişti. Planın bakanlığın 10 yıllık bütçe planlaması dahilinde olduğunu savunan Viças, fazladan bir avro dahi harcanmayacağını öne sürmüştü.

Yunan Askeri Akademisi'nden Doç. Dr. Kostas Grivas, "Mali açıdan, F-35'leri satın almayı istemek bir skandal. Ülke mali açıdan korkunç bir durumda ve bu jetler çok pahalı. Bu jetleri, daha önce Türkiye aldığı için istiyoruz. Aslında sadece Lockheed Martin'e bağış yapıyoruz." diye konuştu.

Ekonomist Vangelis Agapitos ise hükümetin böylesi bir harcamayı açıklamak için bir süre daha beklemesi gerektiğini anlatarak, "Kurtarma paketinin ikinci gözden geçirme süreci tamamlanmadan bunu açıklamak düşüncesizce. Hükümetin adımlarını tutarsız göstermesi sebebiyle bu plan, kreditörlerin hükümete şüpheyle yaklaşmasına ve ek tedbirler talep etmesine neden oluyor." değerlendirmesinde bulundu..