Tarihi hezimet
.
Vatan Haber
ABD’de Cumhuriyetçiler, Temsilciler Meclisi ve Senato için yapılan seçimlerden 1946’dan bu yana görülen en büyük zaferle çıktı. Obama için işler artık daha zor
Bush döneminden beri büyük bir seçim zaferine hasret olan Cumhuriyetçi Parti, ABD’de yapılan ara seçimlerden tarihe geçecek bir zaferle ayrıldı. Temsilciler Meclisi’ndeki 435 sandalyenin tamamı ve Senato’daki 100 sandalyenin 36’sı için yapılan seçimlerde Cumhuriyetçiler hem alt kanattaki üstünlüklerini pekiştirdi, hem de 2006’dan bu yana ilk kez Senato’da kontrolü ele geçirdi. Böylece ABD Kongresi (Temsilciler Meclisi + Senato) büyük çoğunlukla Obama politikalarına muhalafet eden Cumhuriyetçiler’in kontrolüne geçmiş oldu. Demokratlara karşı kurulan bu üstünlük 1946 yılından beri, yani İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük fark olarak kayıtlara geçti.
Kaleler devrildi
36 eyaletin valiliği için yapılan seçimlerde de Cumhuriyetçiler üstün geldi. Sonuçlar 24 eyaletin partinin rengi olan kırmızıya boyandığını gösteriyor. Demokratlar ise sadece 8 valilik kazanabildi. Obama’nın memleketi olan Illinois eyaletinde bile ABD Başkanı’nın partisi kaybetti. Arkansas, Maryland, Massachusetts gibi Demokratların kalesi olan yerlerde bile Cumhuriyetçilerin kazanması Obama yönetimi ve Demokrat Parti için alarm zillerinin çalmasına sebep oldu. Kentucky’de Demokrat adayı geride bırakan Senato azınlık lideri Mitch McConnell, şimdi çoğunluk lideri olacak. Temsilciler Meclisi Başkanı Cumhuriyetçi John Boehner’ın da görevini sürdürmesi bekleniyor.
En pahalı seçim
ABD’de 4 Kasım ara seçimlerinde adaylar seçim kampanyalarında toplam 4 milyar dolar harcadı. Bu da seçimi ülke tarihinin en pahalı seçimi yaptı. Bu para ABD’nin Ebola ile mücadele için söz verdiği paranın 10 katı.
İlk kez 100 kadın seçildi
ABD tarihinde ilk kez Kongre 100 kadına ev sahipliği yapacak. 1990’lı yıllarda Temsilciler Meclisi ve Senato toplamında 50-60’larda gezinen kadın sayısı dün ilk kez 100’e ulaştı. Seçim kampanyası sırasında country muzik yıldızı Taylor Swift’e benzetilen Iowa eyaleti senatör adayı Joni Ernst, yarışı önde bitirdi ve Iowa’nın ilk kadın senatörü oldu.
Artık topal bir ördek!
Sonuçlar en çok ABD Başkanı Obama’yı köşeye sıkıştıracak. Obama’nın ‘Başkanlığımın simgesi’ diye bahsettiği sağlık yasası Obamacare, Temsilciler Meclisi’nden 212-219 geçmişti. Ancak Senato’nun el değiştirmesinin ardından yasanın Kongre’nin üst kanadında kabulü çok zor görünüyor. Nitekim Cumhuriyetçi senatör Ted Cruz, ‘Obamacare’e veda vakti geldi’ dedi. Obama’nın sıkıntıları sadece bununla kısıtlı değil. ABD Başkanı, her iki meclisin de kontrolü muhalefette olduğu için görev süresinin kalan 2 yılında hiçbir yasayı çıkarabnilme gücüne sahip olmayacak. Bu da Amerikan siyasetindeki tabirle Obama’yı ‘Topal Ördek’ yapıyor. Destek oranı yüzde 38’e kadar gerileyen Obama için her şey artık çok daha zor.
2016’da başkanlık yarışını nasıl etkiler?
Seçim sonuçları doğal olarak akıllara 2016’da yapılacak olan ABD Başkanlık seçimleriyle ilgili tahminleri getirdi. Cumhuriyetçiler’in bu kadar büyük bir zafer kazanması, Obama’dan sonra gelecek olan ABD Başkanı’nın ‘kırmızı’ bir aday olma ihtimalini kuvvetlendirdi. Demokratlar’ın başkan adayı olması beklenen Hillary Clinton’ın memleketi olan Arkansas’da Demokrat adayla birlikte seçim kampanyası yürütmesine rağmen bu eyaletin Cumhuriyetçi bir valiye teslim edilmesi Hillary’nin işinin gerçekten zor olduğunu gösteriyor. Ancak ABD’de genel olarak meclis ve başkanlık seçimlerinin demografik yapısı değişiklik gösteriyor. Bu seçimlerde oy kullanan yüzde 40’lık seçmenin çoğunluğu beyaz ve yaşça büyük seçmenlerdi. Yani büyük oranda Cumhuriyetçi Parti seçmenleri sandığa gitti. Oysa ki başkanlık yarışında oy kullanan kitle Obama’yı Beyaz Saray’a taşıyan seçmen grubu gibi daha genç ve ırksal dağılımı da daha homojen bir grup olacak. Siyahilerin ve hispaniklerin geleneksel olarak Demokratlar’a oy verdiği biliniyor. Bu seçim Cumhuriyetçiler içinde de bir başkan adaylığı yarışının başlamasına neden olacak. Önde giden isimlerden biri dün Wisconsin’de yeniden seçim kazanarak koltuğunu koruyan Scott Walker oldu. Sendikalara karşı çok sert mücadele veren ve liberal görüşlere tahammülsüzlüğü ile tanınan vali, Cumhuriyetçiler içinde ‘Tea Party’ (Çay Partisi) olarak bilinen muhafazakar oluşumun en önemli adayı olarak görülüyor.