İran'dan ABD'ye sert sözler

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, "Yaptırımları uzatma kararı Amerikan hükümetini uluslararası toplum nezdinde itibarsızlaştıracak." dedi.

İran resmi ajansı IRNA'nın haberine göre, "Asya'nın Kalbi Konferansı"na katılmak üzere Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'ye giden Zarif, havaalanında gazetecilerin, ABD'nin İran'a uyguladığı yaptırımları 10 yıl daha uzatma kararına ilişkin sorularını yanıtladı.

Washington yönetiminin uluslararası yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğini söyleyen Zarif, ABD Başkanı Barack Obama tarafından onaylanmasa bile kararın üçüncü ülkeler üzerinde hiçbir etkisi olmayacağını savundu.

Zarif, "Yaptırımları uzatma kararı Amerikan hükümetini uluslararası toplum nezdinde itibarsızlaştıracak." ifadesini kullandı.

Öte yandan devlet televizyonuna konuşan İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi, yaptırımların uzatılmasının nükleer anlaşmanın ihlal edilmesi anlamına geldiğini ifade etti.

İran aleyhindeki yaptırımların 10 yıl uzatılmasını içeren yasa tasarısı, iki hafta önce Temsilciler Meclisi'nde oy çokluğuyla kabul edilmesinin ardından perşembe günü de Senato'dan geçmişti. Tasarının yasalaşması için Obama tarafından onaylanması gerekiyor.

Enerji sektörüne yönelik kısıtlamalar ve yaptırımlar içeren söz konusu yasayla İran'ın nükleer silah sahibi olmasının engellenmesi amaçlanıyor.

Nükleer anlaşmanın geleceği

ABD tarafından uygulanan kısıtlamalar ve İran'dan gelen tepkiler, Tahran yönetimi ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 5 daimi üyesi ve Almanya arasında 14 Temmuz 2015'te imzalanan nükleer anlaşmanın geleceğiyle ilgili soru işaretleri oluşturuyor.

ABD'de 8 Kasım'da düzenlenen başkanlık seçimlerini kazanan Cumhuriyetçi Donald Trump, kampanya sürecinde, Obama yönetimi tarafından İran'la imzalanan nükleer anlaşmayı sert şekilde eleştirmişti. Trump'ın başkan seçilmesiyle anlaşmanın uzun ömürlü olmayacağı yorumları yapılıyor.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, 9 Kasım'da yaptığı açıklamada, Trump'ın kampanya dönemindeki söylemlerine atıfta bulunarak, nükleer anlaşmanın BMGK kararı olduğunu ve tek bir hükümetin kendi başına alacağı kararla değiştirilemeyeceğini belirtmişti.