İnsan Hakları İzleme Örgütünden ABD'ye ırkçılığa karşı "cesur adımlar" atma çağrısı
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), ABD yönetimine, siyahi Amerikalı George Floyd'un polis şiddeti sonucu hayatını kaybetmesinin ardından başlayan ve ülke geneline yayılan protestolara neden olan "yapısal ırkçılığa karşı cesur adımlar atma" çağrısında bulundu.
HRW'den yapılan açıklamada, ABD'de hükümetin, eyalet ve yerel yönetimlerin, polisin hesap verebilirliği için tedbirler yürürlüğe koyması ve uygulaması, gereksiz gözaltıları büyük ölçüde azaltması ve siyahileri orantısız şekilde hedef alan yoksulluk ve sağlıkla ilgili toplumsal sorunları çözmek için polisi kullanmaya son vermesi gerektiği belirtildi.
Açıklamada, bunun yerine, ihtiyaç sahipleri ile sağlık ve eğitim gibi birçok alanda uzun vadeli yapısal ırkçılığa karşı tasarlanmış programlara gerçek destek için yatırım yapılması gerektiği ifade edildi.
Polisin halka karşı ırka göre değişen tutumunun, iskan, eğitim ve sağlık alanlarındaki toplumsal eşitsizlikleri yansıttığı belirtilen açıklamada, karar alıcılarının, yapısal ırkçılığın uzun vadeli etkileriyle özel olarak hazırlanacak programlarla mücadele etmesi gerektiği kaydedildi.
Eyalet ve yerel makamların, cezai yaklaşımla çözülmemesi gereken toplumsal sorunları, polisle çözmek gibi yanlış bir çabayla gereksiz gözaltılar yapan çok sayıda polis memuru istihdam ettiğinden bahsedilen açıklamada, polisin protestoculara karşı yasa dışı ve gereksiz güç kullanımını da sona erdirmesi gerektiğinin altı çizildi.
HRW'nin ABD program direktörü Nicole Austin-Hillery, "ABD genelinde kitlesel protestolara yol açan öfke ve hayal kırıklığı, George Floyd'u öldüren polis memurunun suç eylemlerinden daha fazlası ile alakalı. Bu, tüm insanlara eşit değer vermeyen ve sonuç olarak siyahilerin yaşamlarını ve refahını feda eden bir kolluk sistemiyle ilgili." değerlendirmesinde bulundu.
Siyahilerin her gün gördüğü kötü muameleye karşı geniş yankı uyandırmak için, siyahi bir adamın polis tarafından öldürülme görüntülerine gerek olmadığını söyleyen Austin-Hillery, "En kötü vakalar, ırkçılığın sadece kötü polislerin acımasız eylemleri değil, yapısal bir sorun olduğu bu sistemde buzdağının sadece görünen yüzüdür." dedi.
Floyd'un "Nefes alamıyorum" feryadı, polis şiddetini gündeme taşıdı
Siyahi Amerikalı 46 yaşındaki George Floyd, geçen pazartesi günü dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis’te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmıştı.
Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtilirken, olayla ilgili görüntüler sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve protestolar, olayların başladığı Minneapolis'ten ülke genelinde pek çok kentte sıçramıştı.
Floyd protestoları, bir haftayı geride bırakırken, başkent Washington ve New York da dahil en az 40 kent, haftaya gece sokağa çıkma yasaklarıyla başlamıştı.
25'e yakın kentte, Ulusal Muhafız Birlikleri, polise yardımcı olmak ve olayları kontrol altına alabilmek için devreye sokulmuştu.