İngiltere’nin kader günü
İngiltere’nin Avrupa Birliği üyeliğinin geleceğini belirleyecek referandum öncesinde halka seslenen Başbakan David Cameron, “AB üyeliğinden ayrılırsak bunun geri dönüşü olmayacak” uyarısında bulundu.
İngiltere ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki ilişkilerin geleceğini belirleyecek kritik referandum bugün yapılacak. Yaklaşık 70 milyon kişinin yaşadığı ülkede halk sandık başına giderek “Birleşik Krallık AB üyesi olarak kalmalı mı, yoksa AB’den ayrılmalı mı?” sorusunu yanıtlayacak. Referanduma katılım oranı ile kararsızların son anda vereceği kararın referandum sonucunu belirlemesi bekleniyor. Ülkede yaklaşık 46.5 milyon kayıtlı seçmen bulunuyor. 18 yaş üzerinde Birleşik Krallık ve Birleşik Krallık’ta yaşayan İrlanda ile Milletler Topluluğu vatandaşlarının oy kullanabileceği referandum, yerel saatle 07.00-22.00 (TSİ 09.00-00.00) arasında yapılacak. Referandum sonucunun cuma sabaha karşı belli olması bekleniyor.
‘Geri dönemezsiniz’
Ülkesinin AB üyeliğinin devamı için kampanya yürüten Başbakan David Cameron, İngiliz yayın kurumu BBC’ye verdiği son demecinde, AB’den ayrılmanın ekonomik risklerine bir kez daha dikkati çekerek, “Ayrılıktan yana oy verirsek, bunun dönüşü olmayacak. Bir kez uçaktan atladığınızda, kokpite dönüşünüz olmayacaktır” dedi. Ekonomistlerin, İngiltere Merkez Bankası’nın ve Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) birlikten çıkılmasının olumsuz ekonomik sonuçları olacağı uyarısında bulunduklarını belirten Cameron, “Birleşik Krallık büyük bir ülke, hiçbir kuruluşu terkedip gitmemeliyiz. Bu kuruluşlarda bizim yararımıza nasıl bulunuruz ona bakmalıyız” ifadelerini kullandı.
‘Bağımsızlık günü’
‘Hayır’ cephesinin başını çeken eski Londra Belediye Başkanı Boris Johnson ise, birlikten çıkılsa bile ortak pazara girişte sorun olmayacağını savundu. “Kontrolü yeniden ele alıp, kendi önceliklerimiz için kullanmalıyız. Özellikle de göç sistemimizin yeniden kontrolünü sağlamalıyız” diyen Johnson, Brüksel’in dikte ettiklerini yapmaya son verme zamanının geldiğini ifade etti. Referandumdan AB’den ayrılık yönünde karar çıkarsa bunun İngiltere için ‘bağımsızlık günü’ olacağını vurgulayan Johnson, ayrılık halinde ülkedeki refahın ve iş imkanlarının artacağını savundu.
Koltuğu bırakmıyor
Referandumdan AB’den ayrılma kararı çıkarsa başbakanlık koltuğunu bırakmayacağını söyleyen Cameron, “Halk neye karar verirse bunu kabul edeceğim. Avrupa’nın mükemmel olduğunu söylemiyorum, ama vereceğimiz kararla dünyayla bağımızı koparmayalım” dedi.
‘AB’de kalmak için 3 neden söyleyin’
İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’in bir akşam yemeğinde misafirlerine, “Bana AB’de kalmak için üç neden söyleyin” diye sorduğu iddia edildi. Sun ve Daily Express gazeteleri haberi, Kraliçe’nin biyografisini yazan Robert Lacey’ye dayandırdı. The Sun gazetesi Mart ayında da Kraliçe’nin ‘AB’nin yanlış yolda ilerlediğini’ söylediğini ve AB’den çıkılmasını desteklediğini iddia etmişti. İddia, Buckingham Sarayı’nca yalanlanmıştı.
‘Boris’i fazla ciddiye almayın’
BorIs Johnson’ın Türk kuzeni Sinan Kuneralp, İngiliz seçmenleri, eski Londra Belediye Başkanı’nın Türkiye ile ilgili ortaya attığı iddiaları ciddiye almamaya çağırdı. Kuneralp, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Damat Ferit Paşa hükümetlerinde bakanlık yapan Ali Kemal’in torunu olan Johnson’ın, Türk kökeni konusunda dürüst davranmadığını savunan Kuneralp, ‘hayır’ cephesinin ortaya attığı, ‘Türkler AB’ye üye olunca İngiltere’ye akın edecek’ tezinin ‘saçma’ ve ‘sorumsuz’ bir iddia olduğunu vurguladı.
Anket sonuçları çok yakın
Kamuoyu yoklamaları referandumun başa baş geçeceğine işaret ediyor.
Son anketlerin ortalaması ‘AB’de kalalım’ diyenlerle ‘AB’den ayrılalım’ diyenlerin oranını yüzde 45’e yüzde 44 oranında. Ancak geçen yılki genel seçim ile 2014 yılındaki İskoçya’nın bağımsızlık referandumu öncesinde yapılan kamuoyu yoklamalarının yanıldığı biliniyor. Öte yandan referandum sonucunun İngiltere kadar AB’nin geleceğini de etkilemesi bekleniyor. AB’den bir üyenin eksilmesinin birlik içerisinde yeni bir referandum dalgası başlatma ihtimali var.
İskoçya sırada
Ayrıca olası ayrılığın, İskoçya’da yeni bir bağımsızlık referandumunun tetikleyicisi olmasına da kesin gözüyle bakılıyor.
Matteo Renzi’den İngilizlere uyarı
İtalya Başbakanı Matteo Renzi, The Guardian gazetesi için kaleme aldığı makalede, İngilizleri AB’den ayrılmaları halinde ülkelerini zayıflatacakları konusunda uyardı. Renzi, ‘Bizim hatırımıza AB’de kalmayın. Bunu kendisiniz için yapın’ başlıklı yazısında, İngiltere’nin AB’den ayrılmasının büyük bir hata olacağını ve bunun bedelini seçmenlerin ödeyeceğini vurguladı. Renzi, iddia edilenin aksine Brüksel’de bir ‘süper devlet’ olmadığını ve AB’nin birliği güçlendirmek konusunda az adım attıklarını savundu.
İş dünyası AB üyeliğinden yana
İngiltere’deki yüzlerce şirket patronu, dün The Times gazetesine gönderdikleri mektupta, ülkenin AB üyesi olarak yoluna devam etmesinden yana olduklarını açıkladı. Gazete, “Toplamda 1.75 milyon çalışanın işvereni olan bin 285 patron, Times’a gönderdikleri mektupta, AB’den ayrılmanın İngiltere ekonomisine zarar vereceğini belirtti” diye yazdı. Patronlar mektupta, “İngiltere’nin AB’den ayrılması, firmalarımız için belirsizlik, Avrupa’yla daha az ticaret ve daha az iş anlamına gelecektir” ifadelerini kullandı.
Londra halkı da ayrılık isteyebilir
Siyasi gözlemciler, İngiltere’nin AB’den çıkma kararı alması halinde, başkent Londra sakinlerinin de uzun vadede İngiltere’den ayrılmak isteyebilecekleri yorumunu yapıyor. ‘Londra milliyetçiliği’ olarak nitelenebilecek fenomen, 2014 yılındaki İskoçya referandumu sırasında yükselmeye başlamıştı. O sıralarda yapılan bir kamuoyu araştırması Londralıların yüzde 20’sinin İngiltere’nin geri kalanından ayrılmak istediğine işaret etmişti.