Hizbullah-DEAŞ anlaştı! Ezberler bozuldu
Suriye-Lübnan sınırındaki Batı Kalamun bölgesinde çatışan terör örgütü DEAŞ ve Hizbullah, anlaşmaya vararak ateşkes ilan etti. Anlaşma gereği Batı Kalamun’daki DEAŞ’lılar Irak sınırındaki El Bu Kemal’e konvoy eşliğinde gitti
Suriye’deki iç savaşta, rejim güçlerinin en önemli vurucu güçleri arasında Hizbullah militanları geldi. İran destekli Hizbullah güçleri özellikle Lübnan sınırında DEAŞ ile büyük bir çatışmaya girdi. DEAŞ’ın ve Hizbullah’ın farklı mezheplerden gelmesi ‘can düşmanları’ yorumlarına neden oldu. İşte Suriye’de aynı masaya bile oturmaz denen Hizbullah ve DEAŞ, Batı Kalamun bölgesinde uzlaşmaya vardı.
ABD: İlerleyişe izin yok
Lübnan ve Suriye arasında bulunan Batı Kalamun’da süren çatışmalar sonucunda DEAŞ ile Hizbullah masaya oturdu. Yapılan anlaşmaya göre Batı Kalamun’daki yaklaşık 300 DEAŞ’lı ile 670 sivilin Irak sınırındaki El Bu Kemal’a nakline karar verildi. 17 otobüs ve 11 ambulans ile DEAŞ’lılar yola çıkarken anlaşma gereği çatışmalarda öldürdükleri 9 Lübnan askeri ve kaçırdıkları 2 psikoposu da teslim etti. Geçtiğimiz günlerde psikopos ve askerler teslim edilince DEAŞ’lıları taşıyan konvoy da yola çıktı. İçinde DEAŞ’lı teröristlerin ailelerinin de olduğu konvoy ABD güçleri tarafından vuruldu. ABD öncülüğündeki DEAŞ ile mücadele koalisyonundan yapılan yazılı açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı: “Koalisyon DEAŞ’lıların Irak sınırı istikametinde doğuya doğru ilerlemelerine izin vermeyecek. Teröristlerin, meseleyi bir başkasının sorunu haline getirecek şekilde bir yerden başka bir yere taşınmasının kalıcı bir çözüm sağlamaz.”
DEAŞ’lıların nakli sırasında Hizbullah militanları da hazır bulundu. Öte yandan konvoya eskortluk yapan terör örgütüne ait araç ABD tarafından vuruldu.
GÜVENLİK UZMANI AĞAR: ‘Bu anlaşma ile ezberler bozuldu’
Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar ise yaşananları şöyle değerlendirdi: “Eşine pek rastlanmayan bu ilginç anlaşma ve hareketlilikle, aslında pek çok ezber de bozulmuş oldu. Küçük-orta ve büyük ölçeklerde DEAŞ ile öyle-böyle anlaşmalar yapıldığı biliniyordu da, bu denli açık ve sarih, hele hele sahadaki kırım-kıyım ve yıkımın en uzak kutupları arasında olunca doğal olarak bir başka dikkat çekti. Daha da ötesi bütün bu yaşananlar bundan sonra olabileceklerle ilgili can alıcı göndermeleri de beraberinde getirdi. ABD’ye gelirsek, bu anlaşmaya karşı çıkıyor ama Musul ve Telafer operasyonlarından kaçan DEAŞ’lıların ABD’nin onayı dahilinde Peşmergeye ve Irak güçlerine teslim olduğu, benzer bir durumun Menbiç’te yaşandığı, ABD’den güç ve destek alan YPG-PKK’nın DEAŞ’lı teröristlerin El Bab ve Halep’e gitmelerine izin verdikleri de biliniyor.”