Fransa'ya 2017'de seçimler damgasını vuracak
Fransa'yı 2017 yılında bekleyen en önemli gelişme cumhurbaşkanlığı seçimleri olacak.
Bu yılı terör endişesi, cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday belirleme süreci ve Suriye krizine çözüm arayışıyla geçiren Fransa için 2017'deki en büyük değişim nisan ve mayıs aylarında yaşanacak.
Nisan ve mayısta iki turlu yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri için anketler, yarışın merkez sağın adayı François Fillon ve aşırı sağın adayı Milli Cephe (FN) Lideri Marine Le Pen arasında geçeceğini ortaya koyuyor.
Öte yandan Cumhurbaşkanı François Hollande'ın adaylıktan çekilmesi, eski Ekonomi Bakanı Emmanuel Macron ve eski Başbakan Manuel Valls'in adaylığını koyması, sol kanat içinde de bir aday belirleme seçiminin yapılmasını mecbur kıldı.
Ocak ayında yapılacak sol kanadın aday belirleme sürecinin ardından cumhurbaşkanlığı seçim yarışı için adaylar resmen belirlenmiş olacak.
Kamuoyu yoklamaları, iki turlu seçimde ikinci tura Fillon ve Le Pen'in kalacağını gösterse de bazı siyasi analistler henüz bir tahminde bulunmak için erken olduğunu söylüyor.
Muhafazakar aday Fillon'un kazanması durumunda seçim kampanyasını yürüten Cumhuriyetçiler Partisi'nden, adını meclise sunduğu Ermeni iddialarına ilişkin tasarılarla duyuran milletvekili Valerie Boyer'e bakanlık verebileceği konuşuluyor.
Boyer'in adı, Fillon döneminde muhtemel başbakan adayları arasında geçiyor.
Bu arada Le Pen'in ilk sıradaki seçim vaadi Frexit olacak. İngiltere'nin AB'den ayrılma kararını büyük bir memnuniyetle karşılayan Le Pen, cumhurbaşkanı seçilmesi halinde ilk hayata geçireceği vaadinin Fransa'nın AB'den çıkması olduğunu söylemişti.
Fransa'yı 2017'de bekleyen bir diğer yenilik de ülkedeki Müslümanların çatı kuruluşu Fransa İslam Konseyi (CFCM) yönetiminin el değiştirmesi. Her iki yılda bir konseyin başkanlığı, üye Müslüman ülkeler arasında el değiştirirken 2017'de CFCM'nin yeni başkanı, hali hazırda başkan yardımcılığı görevini sürdüren Ahmet Oğraş olacak.
Oğraş'ın iki yıl boyunca sürdüreceği başkanlık döneminin gündeminde imamların eğitimi, cami ve Müslümanlara ait ibadethanelerin finansmanı gibi konular yer alacak.
Bunun yanı sıra başkent Paris'te 15 Ocak'ta yaklaşık 70 ülkenin katılımıyla İsrail-Filistin sorununa iki devletli çözüm için barış konferansı düzenlenecek.
Birlemiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) İsrail'in Filistin'de işgal altında bulundurduğu topraklardaki gayrimeşru yerleşimleriyle ilgili verdiği karardan sonra Paris'teki konferansın İsrail'i i daha da zora sokacağı tahmin ediliyor.
İsrail Savunma Bakanı Avigdor Liberman, konferansı sert bir dille eleştirmiş ve içeriğini, uzun yıllar boyunca yargılanan Fransız Yahudi subay Alfred Dreyfus'un davasına benzetmişti.