Beyaz Saray’da ilk fire
Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn, göreve gelmeden önce Rus Büyükelçi Kislyak ile yaptığı telefon görüşmesinde ‘Rusya’ya yaptırımların kaldırılmasını’ konuştuğu yönündeki iddialar üzerine görevinden istifa etti
ABD Başkanı Donald Trump’ın, kampanya döneminde yakın ekibinde yer alan 57 yaşındaki emekli Korgeneral Michael Flynn, Rusya’nın Washington Büyükelçisi Sergey Kislyak ile yaptığı telefon görüşmesinin içeriğine dair iddialar üzerine ulusal güvenlik danışmanlığı görevinden istifa etti.
Trump’ın başkanlık görevini Barack Obama’dan devralmasından önce Flynn’in Kislyak ile yaptığı telefon görüşmesinde, ABD’nin Rusya’ya uyguladığı yaptırımları konuştuğu iddia edilmişti. Flynn iddiaları reddetmiş ve Kislyak ile taziye görüşmesi yaptığını öne sürmüştü. Flynn’in Başkan Yardımcısı Mike Pence’i de bu yönde bilgilendirdiği belirtilmişti. Pence, Flynn’i savunmak için geçen ay emekli generalin Rus Büyükelçi ile asla yaptırımları konuşmadığını söylemişti, ancak geçen hafta ABD’nin önde gelen medya kuruluşları tarafından Flynn’in yaptırımları konuşmuş olabileceği iddiası ortaya atılmıştı.
Bu durum üzerine Flynn’in Pence’ten özür dilediği Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer tarafından doğrulanmış, Trump’ın da emekli generalin durumunu değerlendirdiği kaydedilmişti.
Kremlin Basın Sözcüsü Dmitriy Peskov da, Kislyak ile Flynn arasındaki görüşmede yaptırımların kaldırılması konusunun gündeme gelmediğini söylemişti.
‘Eksik bilgi verdim’
Flyyn istifasına ilişkin yayınladığı açıklamada, Kislyak ile yaptığı telefon görüşmesi konusunda, Pence ve diğer yetkilileri ‘farkında olmadan’ eksik bilgilendirdiğini kabul etti. Trump, Flynn’in istifasının ardından Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanlığı görevine geçici olarak emekli Korgeneral Keith Kellogg’u atadı. Kellogg, Trump’ın Savunma Bakanlığı geçiş ekibinin başkanlığını ve seçim kampanyası sürecinde de dış politika danışmanlığını yürütmüştü.
‘Gülen’i verelim’ demişti
Flynn, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Kasım ayında, The Hill gazetesine yazdığı makalede, “Müttefikimiz Türkiye krizde ve desteğimize ihtiyacı var” demişti. Flynn makalesinde, “Gülen’in başında bulunduğu küresel çaplı ağ, uyku hâlindeki tehlikeli bir terör şebekesinin tüm özelliklerine sahip... Radikal İslam güçleri, ideolojilerini Gülen gibi insanları aldatan radikal din adamlarından alıyor. Gülen’e sığınacak bir liman vermemeliyiz. Bu krizde gerçek dostlarımızın kim olduğunu hatırlamamız şart” diyerek Gülen’in Türkiye’ye iadesinden yana olduğunu ortaya koymuştu. Gülen’i ‘radikal İslamcı ve karanlık imam’ olarak tanımlayan eski general, “Türkiye’nin bakış açısına göre Washington, Türkiye’nin Bin Ladin’ine ev sahipliği yapıyor” ifadesini kullanmıştı. Flynn aynı makalede, “11 Eylül’den sonra Usame bin Ladin’in Türkiye’de güzel bir köyde yaşadığını ve Türk vergi mükelleflerinin vergileriyle 160 okulu işlettiğini öğrenseydik ne yapardık?” diye sormuştu.