“Sensei” Bonzai’ye karşı

Türkiye’de karate denince ilk akla gelen isimlerden biri Doğan Kılıç. Sensei (büyük usta) şimdi çocukları eğitiyor, varoşlardaki gençlerde sıkça kullanılan Bonzai gibi uyuşturucularla da spor ile mücadele edilmesi gerektiğini savunuyor...

Türkiye’ye karateyi tanıtan isimlerden olan Milli Teknik Direkör Doğan Kılıç, çocuklara dövüş sporlarını öğretiyor ve bu sporların temelinde olan disiplini aşılıyor. Bugüne kadar aralarında ünlü isimlerin de bulunduğu 18 bin kişiye karateyi öğreten Kılıç, karatenin bir disiplin sporu olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Karate askerlik gibidir. Yüzbaşı, binbaşı gibi rütbeler vardır. Birinci dan (seviye), ikinci dan gibi... Siz ikinci dan’sanız ben sizin çantanızı salonda taşımak zorundayım. Siz beni döversiniz ben size el kaldıramam. Rütbe var. Ama her şeyden önce sevgi, saygı var.”

1970 yılından beri karate yapan Kılıç, Bruce Lee ve Jackie Chan filmlerinin karateyi tanıtılmasında yardımcı olduğunu söylüyor. “Bir yıl TV’den karate öğrettim. Çok ünlü isim yetiştirdim. Emre Altuğ, Mahmut Cevher, rahmetli Tanju Korel, Serpil Çakmaklı, Yaprak Özdemiroğlu benden ders almıştır. Ama karateyi Türkiye’de çok yanlış tanıdılar. Karate, Uzak Doğu sporları arasında önemli dallardan biridir. Biz büyük yanlışlıklar yaptık, kafamızda, elimizde kiremit kırdık, üzerimizden araba geçirdik. Bunlar yanlış şeylerdi ve karate varoşlara yöneldi. Karate aslında bu değil. Her şeyden önce karatenin marşı var. Bu marşta “Karate sporu, el ve ayakla yapılan, her şeyden önce karşı tarafın sağlığını düşünen, mütevazı, mert insanın yapacağı spordur” diyor. Her şeyden önce karşı tarafa zarar vermeyeceksin. Bedenin kontrolü ve konsantrasyonu çok önemlidir. Bütün sporlarda önemlidir, ama karatede bu daha da önemlidir. Bedeni konsantre etmenin anlamı düşünceyi bir noktaya toplamaktır. Dövüşürken karşımıza rakibi alırız. “Bedeni konsantre” derken, vücuttaki sertleşmeyi ortaya çıkarmak, gelen darbeyi hafifletmek gibi olur” diyor.

Uyuşturucuya savaş açtım

Eskiden varoşlarda gençler spor yapardı. Karate yapardı, boks yapardı, futbol oynardı. Şimdi her mahallede Bonzai var. Karate ruhunun olduğu mahallelere uyuşturucu giremezdi. Şişli Belediyesi ile gençleri uyuşturucudan uzak tutmak için proje geliştiriyorum. Karate ile Bonzai’ye savaş açtım.

Karateye 5 yaşında başlanır

Karatenin genç yaşta başlanması gereken bir spor olduğuna dikkat çeken Kılıç, karateye erken başlamanın avantajlarını da şöyle anlatıyor: “Karateye başlayan 5 yaşındaki bir çocuğun kendine daha güvenli bir hale geldiğini yılların verdiği tecrübeyle biliyorum. Vücut olarak kendilerini daha rahat ve dengeli hissediyorlar. Bu yüzden, çocuk grubuna çok değer veriyorum. Onlar geleceğin şampiyonu olacaklar. Aynı zamanda da iyi birer insan olacaklar.” Karatedeki usta-çırak ilişkisinin bu sporun temel ahlakını yansıttığını söyleyen Doğan Kılıç, “Karate bir nevi askerliğe benzer, seviyeleri vardır. Bir alt kuşaktaki karateci, üst kuşaktakine yumruk atamaz. Bunun sebebi de saygıdır...” diyor. Karatedeki en alt seviyedeki kuşak “beyaz kuşak...” Siyahtan bir sonraki seviye ise, “dan” yani “kıdem” anlamına geliyor. Sporcular, beyazdan kahverengiye geçen süreçte, her 4 ayda yeniden bir sınava giriyorlar.

Bu spor yumuşadı ve şova dönüştü

“18 bin öğrencim oldu, gibi şampiyonlar yetiştirdim. Eskiden karate vuruşlu karateydi. Karate olipmiyat sporu olmamasından dolayı ilgi iyice azalttı. Bu nedenle Avrupa’da hic ilgi yok. Federasyonlar dağıldı. Karate şova döndü ve yumuşadı. Eskisi gibi vurdulu kırdılı bir spor değil. ‘Elim sende’ oynar gibi, dokunduğunda puan alıyorsun. Ruhu gitti. Ben her şeyin serbest olduğu “Dojo Kumite” yapıyorum. Gerçek karate budur.”

Federasyon camiaya zarar veriyor

Kılıç Karate Federasyonu’nun özerkliğini de eleştiriyor. “Benim gibi milli takım teknik direktörlüğü yapımış bir çok arkadaşım var ve biz seçmlerde oy kullanamıyoruz. Federasyona karşı çıkan eleştiren herkesi cezalandırıyor, yok sayıyorlar. Türkiye’ye sekiz madalya getirdim. Ama federasyon 14 sene milli takım teknik direktörü olan birini hiçe sayıyor. Federasyon camiayazarar veriyor, sahipsiz kalmış durumdayız. Federasyon Başkanı’nın lise diplomasının sahte olduğu iddiaları camiada konuşuluyor, ama Başkan bey bu konuda açıklama bile yapmıyor. Bu iddia bile camiaya çok büyük zarar veriyor. Başkan bu vahim iddiayı cevaplanmadıkça karate camiası şaibe altında kalacaktır” diyor.