Kahvede şenlik
.
Filmlerden film beğenin
Bu yıl 12’ncisi düzenlenen Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali “!f İstanbul”a gitmek isteyip de program seçiminde üşeniyorsanız işte size hazırladığım küçük rehber... Kara Göl, konusu ve kurgusuyla tiyatroda son zamanlarda alışkın olduğumuz kara komediyi anımsatıyor. Komşu Sesler, Joshua Ağacı 1951: Bir James Dean Portresi, Samsara seçtiklerim. Gazeteci Çocuk ise
John Cusack ve Nicole Kidman’ı benzersiz performanslarıyla görmeniz için iyi bir fırsat.
Sahnede Muhteşem Süleyman
İzmir Devlet Opera ve Balesi, 30. yılını bir Türk opera eserinin dünya prömiyeriyle kutluyor. En üretken bestecilerimizden Tevfik Akbaşlı’nın bestelediği, çevirmen ve dramaturg olarak opera ve tiyatro sahnelerine derinlikli eserler kazandıran Işık Noyan’ın librettosunu yazdığı “Muhteşem Süleyman”, İzmir’den sonra Eskişehir ve Denizli’de sahnelenecek. Bu operayı izlerken, dizideki entrikaları unutup kendinizi bestenin büyüsüne teslim etmeniz gerek...
Damak tadı, kulak pası
Yemek ve müziğin iyisini bir arada bulmak her zaman mümkün olamıyor. Geçenlerde Levent Loft’taki şubesine gittiğim Fratelli La Bufala’daki İtalyan lezzetlerine, İstanbul 12 Orkestrası’nın dünya müzikleri eşlik ediyordu. Biri damak lezzetini diğeri vücut ritmini gayet yakından gözlemliyor. Orkestra “İlk” albümleriyle de adından söz ettiriyor.
Viyana’nın göbeğinde İstanbul’u aramak
Viyanalı sanatseverler, 22 Ocak’tan bu yana Türk çağdaş sanatçılarının eserlerindeki “Mucizevi Göstergeler”le bugünün İstanbul’unu arıyor. Cevdet Erek’ten CANAN’a, Halil Altındere’den Füsun Onur’a, Ahmet Öğüt’ten Banu Cennetoğlu’na yirmiyi aşkın sanatçının İstanbul’un derdini yüklenen çalışmaları Avusturya’nın en önemli sanat müzelerinden MAK’ın salonlarını kaplıyor. Serginin sponsoru Avusturyalı enerji şirketi OMV, kültürler arasındaki diyaloğu geliştirmeyi amaçlıyor.
Antigone, bu kez sözün bittiği yerde
Destar Tiyatro, geçen sezon “Disko 5 no.lu” oyunu ile hem eleştirmenlerden hem de seyirciden tam not almıştı. Ekip bu kez, Sofokles’in Antigone oyunundan hareketle Berfon Zenderlioğlu’nun yazıp oynadığı özgün oyunla gündemde. Oyunda, eski Yunan’ın değil, bu toprakların acıları, nefretleri gömüldükleri yerden gün yüzüne çıkarılmaya çalışılıyor. Ödüllü oyuncu Mirza Metin’in de rol aldığı oyun, Şermola Performans Sahnesi’nde izlenebilir.
Makyajla yaşlı bir evsiz oldu
Son olarak Orhan Kemal’in Kötü Yol romanından uyarlanan ancak reytinglere yenik düşen TV dizisinde Kenan’ın annesi Güllü Hanım rolünde izlediğimiz Ayşenil Şamlıoğlu, uzun aradan sonra Kumbaracı50’nin yeni prodüksiyonu Evaristo oyunu ile sahneye dönüyor. Şamlıoğlu’nun Civan Canova’nın yazıp Nihal Koldaş’ın yönettiği tek kişilik oyundaki performansını doğrusu merak ediyorum.
“Ben Buraya Çıplak Geldim”
Bu iddialı adı taşıyan yeni albümüyle yine çıkış yapan Nil Karaibrahimgil, ENKA Kültür Sanat Buluşmaları’nda yer alıyor. Nil açıkçası, kadın olsun erkek olsun herkesin içindeki ‘özgür kız’ı çıkartmayı başarıyor. Yaratıcı tarzını sadece müziğine değil sahne şovuna da taşıyor. 3 Aralık’taki konserinde seyircilerini masalsı bir dünya sunacak.
Sahnede sevdiğim 4 kadın, 4 yeni oyun
Nihal Geyran Koldaş’ın yazdığı ve oynadığı, “GECE, Tarlabaşı Bulvarı’ndan Meydana Çıkmak”, mevsimlerin birbirine karıştığı bir gecede, kentin merkezini ve kentin bir kenara ittiği kişileri anlatıyor. 40 dakika boyunca önyargılarla, alayla, öfkeyle ötekileştirdiğimiz farklı kişileri aynı bedende tanıyacaksınız. Siz bu yazıyı okurken ben bu oyunu izlemiş olacağım ve çaresiz Ocak ayını beklemenizi önereceğim.
18. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’nde de sahnelenen “Yaka Beyaz” taşralı ve şehirli olma halleri üzerine plaza insanları üzerinden önermelerde bulunuyor. Oyunda, Serkan Altıntaş ve Mert Asutay’la birlikte son dönemde en beğendiğim kadın oyuncular arasında saydığım Merve Engin rol alıyor. Merve’yi “Kıyıya Oturmanın Böylesi” ve “Sinekler Sevişirken” oyunlarındaki performanslarından hatırlayabilirsiniz.
Sumru Yavrucuk’u yıllar sonra sahnede izleme zevkine yeniden kavuşacağım. “Kimsenin Ölmediği bir Günün Ertesiydi” Ebru Nihan Elcan’ın yazdığı, Yavrucuk’un yönetip oynadığı tek kişilik bir oyun.
Bu oyun aynı zamanda Altıdan Sonra Tiyatro’nun tek kişilik oyunlar projesinin ilki. Bugünün dünden farksız olduğu bir coğrafyada, varoluşunun tehdit olarak algılandığı bir kadının bu tek kişilik gösterisini 17-18-24-25 Aralık’ta Kumbaracı50’de izleyebilirsiniz.
Hürrem Sultan uzun zaman gündemimizde kaldı; ama şimdi II. Mahmut’un annesi, III.Selim’in gözdesi Nakşıdil Sultan’ı konuşmanın zamanı. Usta oyuncu Dilek Türker’in kurucusu olduğu Tiyatro Ayna, Nezihe Araz’ın yazdığı ve Mahmut Gökgöz’ün yönettiği “Nakşıdil Sultan” oyunu ile sezona merhaba diyor.
Benim gözümde Dilek Türker özel yaşamında da itibarı, hitabet yeteneği ve çevresine yaydığı enerjisiyle bir sultan; bundan on iki yıl önce de yorumladığı Nakşıdil Sultanı, tüm edası, zekası, vakur duruşu ve ihtiraslarıyla gözler önüne serecektir. Osmanlıdan günümüze uzanan bir aydınlanma hikayesini anlatan Nakşıdil Sultan 9 Aralık akşamı prömiyer yapıyor.
Salt gerçeğin izinde
En son Bursa Fotofest’te sohbetine ortak olduğum, kendi deyimiyle ‘foto muhabiri’ Ara Güler, bu kez bilinmeyen kareleriyle karşımızda. Fotoğraflarına eser dememeye özen gösteriyorum, zira usta, sanatçılığı da kabul etmiyor. Usta “Sanat yalandır, oysa fotoğraf gerçek” diyor. Tam da bu söylemini destekleyen gerçeğin soyut yansılamaları yeni sergisinin temasını oluşturuyor. Sergi, fotoğraflarıyla toplumsal tarihe büyük katkı sağlamakta olan Ara Güler’in alışageldiğimizin dışında soyuta yaklaşan çalışmalarından oluşuyor. Bu özel sergi 4 Aralık’ta Galeri G-art’ ta.
Türk resminin özgün imzası
Ressam Mustafa Ata, cesur renk seçimleri, özgür fırça darbeleriyle sonsuzluğa uzanan bir evreni betimler. Sanatçı, 1966 yılından günümüze kadar süregelen sanat yolculuğunda zaman ve mekan bağlantılarını kurmaksızın derinlikli hikayeler anlatır bize. Ustanın yaklaşık 1000 eserinin yer aldığı “Mustafa Ata-Retrospektif 2012” adlı kitaptaki yapıtlarından 150 tanesi, 11 Aralık 2012 - 30 Ocak 2013 tarihleri arasında, Mustafa Kemal Kültür
Merkezi Salonları’nda sanatseverler için sergileniyor.