Giyinse de haber, soyunsa da

Geride bıraktığımız haftanın gündemi ‘özgürlük’ tartışması oldu. ABD’de çekilen İslam karşıtı bir film Müslümanların yaşadığı ülkeleri ''''savaş alanı''''na çevirdi. Batıdaysa çekilen ‘çıplak’ fotoğraflar gündeme bomba gibi düştü. İngiltere, Prens Harry''''den sonra Cambridge Düşesi Kate Middleton ile ikinci çıplaklık krizini yaşıyordu.

Danimarka’da 2005 yılında Hz. Muhammed karikatürleri yayımlanırken herhalde kimse kriz çıkacağını, protestoların o kadar büyüyeceğini tahmin etmiyordu. Karikatürler Müslümanların yaşadığı coğrafyada infiale yol açtı. Sonuç; en az 140 ölü. Benzer bir durum geçen hafta bir kez daha tekrarlandı. Önce ABD’de çekilen ve fragmanları YouTube’a konan film yüzünden binlerce kişi sokaklara döküldü. Mısır''''da başlayan ve Bingazi''''de ABD''''nin Libya Büyükelçisi''''nin öldürülmesiyle hız kazanan protestolar kısa sürede yayıldı. Buna karşılık sadece, “dine saygılıyız ancak düşünce özgürlüğü de önemli” açıklamaları yapılıyordu. Daha bu olay soğumadan Fransa''''da yeni bir kriz patladı. Hz. Muhammed’e yine bir karikatürle hakaret edilmişti. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, "bütün provokasyonlara karşıyım ama Fransa''''da düşünce özgürlüğü var” dedi. Ancak bu Fransa’nın, 20 ülkedeki elçilik ve okullarını Cuma günü geçici olarak kapatma kararı almasını engellemedi. Öte yandan her koşulda ifade özgürlüğünün arkasında duracaklarını vurgulayan Fransa’dan bu hafta kafaları karıştıran, ters bir karar geldi. Fransız Mahkemesi, Closer dergisinin Cambridge Düşesi Kate Middleton’ın üstsüz fotoğraflarını çekilmesini ve bunların dergiye basılmasını “özel hayata saygısızlık” olarak yorumladı. Şimdi o muhabir hapis cezasına mahkum edilebilir.

Fotoğrafçıdan fotoğrafçıya ağır darbe

Hakkında çok bilinmeyen bir özellik olsa da Kate Middleton 2008 yılından bu yana fotoğrafçılıkla uğraşıyor. Prens William’la sanat tarihi okurken üniversitede tanışan ve dokuz yıl flörtün ardından evlenen Middleton, Prens’le ilişkisi ciddileşince ailesinin dükkanında çalışmaktan vazgeçmişti. Bir süre zamanını sadece alışveriş yapmakla ve geceleri dışarı çıkmakla geçiren Middleton o dönemde İngiliz medyasında “Uzatmalı Kate” lakabıyla ağır eleştirilere maruz kaldı. Daha sonra kendisine hobi olarak fotoğrafçılığı seçti. Prens William, annesi Lady Diana’nın en sevdiği fotoğrafçısı Mario Testino’nun Kate’e ders vermesini sağladı. Middleton, böylece objektifin arkasına da geçmeye başladı. Ancak O, İngiltere tarihinde fotoğrafı en çok çekilecek kadınlardan biriydi ve kameralardan kaçamazdı. Kraliyet Ailesi’nden yıllar boyu gelen ''''uzak durun'''' ricaları magazincileri durdurmaya yetmedi. Bunun üzerine Middleton kendisine bir avukat tuttu ve özel hayatını ihlal ettiğini ileri sürdüğü muhabirlere tek tek dava açmaya başladı.

Gazeteciler Prenses Diana’nın sileceğine özür notu bırakmıştı

Şüphesiz Kate Middleton’ın izlediği hukuk yolu William’ın annesi Prenses Diana’dan çok farklı bir yöntem. Prens Charles’a birlikteliği öğrenildikten sonra basının yoğun ilgisine maruz kalan Diana nişanlanmadan kısa bir süre önce İngiltere’nin en ilginç olaylarından birini yaşamıştı. Karşısına çıkan magazinci ordusuna nasıl tepki vereceğini bilemeyen Diana bir anda hüngür hüngür ağlamaya başladı. Bunun üzerine gazeteciler ertesi gün arabasının sileceğine özür notu bırakmıştı. Ancak bu geri çekilme çok da uzun sürmedi. Gazeteci ordusu kısa sürede yine Diana’nın etrafını sardı. 1997''''nin 31 Ağustos günü Paris''''te geçirdiği trafik kazasında da paparazzilerin payı büyüktü. Gazeteciler bir yıl önce Prens Charles’tan boşanan Diana’yı yeni sevgilisiyle görüntülemeye çalışıyordu. Gazetecileri atlatmaya çalışan şoför, otomobilin kontrolünü kaybederek kaza yaptı. Araçta bulunan Diana ve sevgilisi hayatını kaybetti. O dönemde 15 yaşında olan ve kazadan çok fazla etkilendiği bilinen Prens William’ın bu korkuyla gazetecileri eşinden uzak tutmaya çalıştığı yorumları yapılıyor.

Prens’in kalbini giydiği bu transparan elbise ile çalmış

Kate Middleton uzun süredir giydiği her kıyafetiyle konuşuluyor. Yoğun programı nedeniyle günde beş kıyafet değiştirmesi gerektiği açıklanan Middleton’ın her giydiği moda oluyor. Vanity Fair dergisinin bu yılki sıralamasında da geçen yıl olduğu gibi “en şık giyinen kadınlar” listesinin en üst sıralarında. Son yılların en önemli moda ikonlarından biri olan Middleton pek çok moda dergisinde Lady Gaga’yı bile tahtından etmiş durumda. 2002 yılında giydiği elbisesi bile geçen yıl yine gündeme gelmişti. Üniversitedeyken bir yardım derneğinin gecesinde podyuma çıkan Middleton öğrenci tasarımı olan transparan bir elbise giymişti. Hatta yakın arkadaşlardan magazin dergilerine sızdırılan bilgilere göre, o dönemde Middleton’a daha yeni yeni ilgi duymaya başlayan Prens William defileyi en ön sıradan izlemiş, o gece Middleton''''a “vurulmuştu”. İşte bu elbise geçen yıl açık arttırmayla satışa çıktı. Adını “Jersey’den Nick” olarak açıklayan gizemli bir kişi bu elbise için tam 227 bin lira ödemeyi kabul etti.


İtalya İngiltere krizi çıkar mı?

Kate Middleton’ın tatil fotoğraflarını yayımlayan iki dergi; Closer ile Chi, Mandadori Grubu’na ait. Bu medya grubunun sahibiyse eski İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi. Yıllarca yaptığı “bunga bunga” partileriyle manşetlerden düşmeyen
75 yaşındaki Berlusconi fotoğrafları yayımlayarak İngiliz basınından yılların intikamını aldı. Kraliyet Ailesi’nin fotoğraflara tepkisi çok sert oldu. İngiltere’de Kraliyet Ailesi’ne ‘saygısızlık’ yapılmasına büyük tepki var. Prens William’ın da eşinin fotoğrafları nedeniyle intikam yemini ettiği söyleniyor. Fotoğraf krizinin önümüzdeki dönemde iki ülke ilişkilerine nasıl yansıyacağı merak konusu.