Doğal olarak, içgüdüsel olarak annelik!

Onunla geçirdiğiniz her an size ‘kutsal’ geliyor. Hiçbir anını kaçırmak istemiyorsunuz ve mutlu olması için onunla konuşuyor, şakalar yapıyorsunuz. Etrafınızdakilerin size; “Sen deli misin o daha bir bebek. Seni nasıl anlasın” demesine bile aldırış etmiyorsunuz. Ona içinizden geldiği gibi, hissettiğiniz gibi yaklaşıyorsunuz.
Çocuk bakımıyla ilgili okuyor, dinliyor ve gözlüyorsunuz. Ama sonunda yine kendi içinizden geldiği gibi hareket ediyorsunuz. Belki de her zaman en iyisi, her şeyi bilip sonra unutmaktır…

Burnunuzla sürterek ayaklarını sevmek
Bebeğinizin altını değiştirirken onu minicik ayaklarından öpmediğiniz bir gün olmamıştır. Aşırı düşkünsünüz bu belli ama sebep sadece çok sevmeniz değil; aynı zamanda gelişimine katkıda bulunmanız. Vücuduna kondurduğunuz minik öpücük ve dokunuşlar kendini keşfetmesini sağlar. Özellikle dikkat edin bebekler bazen yalnız kaldıklarında ağlar. Bu, onların kendini güvende hissetmediğinin bir göstergesi olabilir. Ev içinde işiniz varken yan odaya geçerken bile sesinizi yükselterek onunla konuşun. Sizi görmese bile sesinizi duyması kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır.

Kollarınızda pışpışlamak
Bu pışpışlama hareketi nereden çıktı bilinmez ama annelerin kurtarıcısı olduğu kesin. Ağlayan bebeğinizi sakinleştirmek için onu hemen kucağınıza alıp pışpışlamaya başlıyorsunuz. İçgüdüsel olarak yaptığınız bir hareket olmasına rağmen faydaları olduğu bilimsel olarak açıklanabiliyor. Nasıl mı? Yaptığınız bu ufak sallama hareketleri orta kulağa iletilerek bebeğin denge duyusunun gelişmesine katkıda bulunuyor. Bebeklerin doğdukları andan 1 yaşına gelene kadar, orta kulağın iç bölümü çok hassas olduğundan ses ve hareketlere hemen tepki verebiliyor. İşte bu yüzden ağlayan bebekler bir müddet sallandıkları zaman şaşıp sessizliğe bürünüyor ve sakinleşiyorlar.

Taklit etmek
Bebeğiniz güldüğünde siz de gülün, parmak ucuyla size bir şey mi gösterdi siz de gösterin. Onu taklit etmekten çekinmeyin çünkü iletişimi için ilk ve en önemli öğretmeni sizsiniz!
İlk başta taklit etmek insana doğru değilmiş gibi gelebilir. Ama bebeklerde durum çok farklı. Çünkü taklit ederek konuşmaya başlamasına teşvik eder, onu önemsediğinizi belli edip kendine güvenin gelmesinde etkili olursunuz.
Aynı şekilde siz nasıl taklit ediyorsanız o da sizi taklit eder. Buna en güzel örnek, mama yemek istemeyen bebeğe ham yapma taklidini gösterebiliriz. Kısa süre sonra bebeğiniz sizden görüp ağzını açacaktır!

Dişi aslan kesilmek!
Utangaç ya da çok sakin biri olabilirsiniz. Ama anne olunca çocuğunuzun sağlığı ve güvenliği konusunda bu özelliklerinizi bir kenara atıp içinizdeki canavarı ortaya çıkarabilirsiniz. Çocuğunuzla yaptığınız yürüyüşlerde yoldan geçen son süratle bir otomobilin hızına şaşırıp bağırdığınız, pis elleriyle bebeğinizi şapur şapur öpüp kucaklayan kişilere müdahale ettiğiniz günler olduysa annelik içgüdüleriniz sizi değiştirmeye başlamış demektir. Tüm anneler bebeklerine bir zarar gelmemesi için içten gelen bir koruma içgüdüsüne programlanmış gibidir. Bu büyüleyici değişim anne olmanın ne kadar kutsal olduğunu göstermeye yetiyor. Yoksa hiçbir anne uykusuzluğa tahammül edip üç saatte bir emzirmeye katlanamazdı!

Bunları biliyor muydunuz?
Beyniniz otomatik olarak bebeğinizin ağlamasına karşılık verir, susmasını beklemeden yanına koşarsınız. İsviçreli araştırmacılar, bebeklerdeki sinirle gelen ağlama krizlerinin çocuk sahibi olan bireyleri daha çok etkilediğini ortaya koyuyor. Özellikle kadınlar, ister çocuğu olsun ya da olmasın erkeklere nazaran bebeklerin tepkilerine daha çabuk reaksiyon gösteriyorlar. Sonuç olarak bu durum kadınların çocuk bakımı konusunda doğuştan duyarlı olduğunu erkeklerinse tecrübeyle kazandıklarını ortaya koyuyor.

İçgüdülerinize güvenin
Bebek sahibi olmak hayatınızı değiştiren ve size eşsiz duygular tattıran en güzel şey. Ona yaşamda güzel bir yer edinebilmesi için vereceğiniz eğitimse sizle başlıyor. Bilinçli olmak ve hata yapmamak için bol bol okuyup bilgi sahibi olmaya çalışsanız da bazı davranış ve sözler onunla sizin arasında. Öpüp koklamak, komik sözler söyleyip onu güldürmekten ve evde sürekli bir şeyler anlatmaktan vazgeçmeyin. Kim ne düşünürse düşünsün siz bir annesiniz ve içgüdüleriniz neyin doğru neyin yanlış olduğunu zaten gösteriyor. Kendinize güvenin çünkü bebeğiniz size fazlasıyla güveniyor.