Çağdaş sanatın kalbi İstanbul’da atıyor
Bu yıl 7-10 Kasım tarihleri arasında 8'incisi düzenlenecek olan Contemporary Istanbul (CI), her geçen yıl daha zengin bir programla karşımıza çıkıyor
RAGIP ERTUĞRUL
CI kapsamında 22 ülkeden 650’nin üzerinde sanatçının çalışması koleksiyonerler ve sanatseverlerle buluşacak. Sergiyi gezmekle kalmayıp çağdaş sanatı gündeme getiren tartışma ve panellere de katılmanız mümkün. 1938 doğumlu Viyanalı sanatçı Hermann Nitsch’in performansı en çok merak ettiğim işler arasında.
Anadolu’dan çıkan ateş
Anadolu Ateşi, geçen yıl Meksika’da dünyanın en iyi dans gösterisi kategorisinde finale kalmıştı. Şimdiye kadar kaç kez izlediysem hepsinden aynı hazzı ve keyfi aldım. Mustafa Erdoğan’ın sanata yatırım yaparak açtığı kurslarla yeni dansçılar yetişmesine olanak sağlaması da takdir ettiriyor. Anadolu Ateşi, Türkiye’nin ve Türk halk kültürünün tanıtımını çok doğru bir yolla yapıyor.
Tüm öpüşlerin kutsandığı hücre
Mecidiyeköy’de kurdukları sahnede bağımsız oyunlara imza atan Tiyatro Hal, Arjantinli yazar Manuel Puig’un “Örümcek Kadının Öpücüğü” oyunu ile sezona iddialı bir giriş yapıyor. Oğuz Utku Güneş’in uyarlayıp yönettiği oyun, bir devrimci ile bir eşcinselin hapsoldukları aynı hücredeki ilişkilerini konu ediniyor. Puig, farklı dünyalardan gelip yoldaşlığa uzanan yolculuğu ustaca özetlemiş. Genç oyuncuların başarılı performan-sıyla oyun, iz bırakıyor.
İstanbul’a ancak böylesi yaraşır
Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi, açılmadan salonlarının teknik donanım mükemmeliğiyle adından sıkça söz ettirdi. Daha inşaat halindeyken görmeme rağmen büyülenmedim desem yalan olur. Programdan anlaşıldığına göre bu ilk yılında garantili ve gösterişli müzikal gösterilere ağırlık verecek. PSM, müzikal-severlere Jersey Boys gibi dillere destan bir Broadway müzikaliyle merhaba diyor.
Üçüncü sayfa haberi deyip geçmeyin
Tüm romanlarını ve makalelerini büyük iştahla okuduğum Perihan Mağden’in bir solukta okunan kısa romanı “Ali ile Ramazan” aynı isimle şimdi tiyatro oyunu olarak karşımızda. Studio 4 Istanbul’un sahnelediği oyun, seksenli ve doksanlı yılların toplumsal panoraması içinde iki gencin ilişkilerine odaklanıyor. Umudun ve acının, sevginin ve hasretin harmanlandığı bir ilişki... Uzun zamandır bir türlü uğrayamadığım Garaj İstanbul’a Gülen Karaman ve Metin Göksel’in de oynadığı bu oyun için gitmem farz oldu.
Klasik müzik de popüler olabilir
Pop müzikle klasik müziğin savaşı yıllardır sürer gider. Bir tarafı savunmaya kalkmayın, hemen topa tutulursunuz. Ama kimi sanatçılar klasik müziği popüler kılmanın sırrını keşfetmiş durumda. Eleştirmenlerce yüzyılın tartışmasız en önemli icracılarından biri kabul edilen Andre Rieu, işte bu sırrı keşfeden dahilerden biri. Her konseri bir müzik olayı haline geliyor. Sanatçı, 29 Kasım’da dünyanın en ünlü orkestralarından Johann Strauss Orkestrası’yla birlikte İstanbul’da bir konser verecek. Biletler aylar öncesinden kapışılmaya başlandı.
Baleye çağdaş yorum
Cem Ertekin’in yıllardır dansçı, koreograf ve hoca olarak Türk bale sanatına verdiği katkının değeri büyük. Kurucusu olduğu Çağdaş Bale Topluluğu, şimdiye kadar hep adına yaraşır şekilde yenilikçi çalışmalara imza attı. Bu kez de, klasik müziğin ölümsüzleri arasında yer alan Vivaldi’nin ‘Mevsimler’ eserini oda konçertosu ile yeni bir bakış açısıyla sunuyor. İki perdelik gala gösterisi 7 Kasım’da İstanbul Kültür Üniversitesi, Akıngüç Oditoryumu ve Sanat Merkezi’nde.