Naziler Türk asıllı bin kişiyi katletti

Ankara- 2. Dünya Savaşı'nda Yahudilere soykırım uygulayan Nazilerin Türkleri de katlettikleri ortaya çıktı. Bu rakam, CHP Muğla Milletvekili Fahrettin Üstün'ün Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün yanıtlama isteğiyle verdiği soru önergesiyle çıktı. Üstün soru önergesinde, Dışişleri Bakanlığı'nın güncel kayıtlarında konuya ilişkin bir çalışma yapıldığını belirterek, İkinci Dünya Savaşı yıllarında Nazi kamplarında kaç Türk vatandaşının alıkonulduğu ve Nazi kamplarında bulunan Türk vatandaşlarından kaçının öldürüldüğü konusunda bilgiye ulaşılamadığını belirtti.

Gül, Üstün'ün önergesine verdiği yanıtta şöyle dedi: "Örneğin, Berlin Hür Üniversitesi öğretim görevlilerinden Prof. Wolfgang Wippermann ve Prof. Gerhard Baader'e sunulan ve Mirjam Schmidt tarafından hazırlanan, 'Die Turkei und der Holocaust' isimli tezin 128. sayfasında, Almanya sınırları dahilinde Nazilerce katledilen Türk asıllıların sayısının 1000 civarında olduğu belirtilmektedir."

Üstün, soru önergesi vermesinin nedenini şöyle anlattı: "İki yıl önce Dauchau Kampı'nı gördüm. Orada kampta tutulan ve öldürülen kişilere ilişkin, hangi ülkeden oldukları v.s kayıtlar vardı, şaşırdım."

Üstün, "Kayıtlarda Türkler de var mıydı?" sorusuna, "Evet vardı, 100'ün üzerinde Türk vardı, 76'sı ölmüştü" yanıtını verdi. İkinci bir soru önergesi hazırlığı içinde olduğunu anlatan Üstün, "Öldürülen Türkler için Alman hükümetinden tazminat talep edilip edilmeyeceği sorularını içeren yeni bir önerge hazırlıyorum. Önümüzdeki günlerde bunu Meclis'e sunacağım" dedi.

İşte Türk tanıkların anlattıkları
Nazi kamplarında esir olarak kalan Türkler arasında ünlü isimler de vardı. Nazi kamplarına götürülen ünlüler arasında Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın annesi Şefika Ortaylı, NBA'da oynayan ünlü basketbolcu Mehmet Okur'un anneannesi Fatma Baştimur da var. İşte tanıkların anlatımıyla Nazi kampları:

İlber Ortaylı Nazi kampında doğdu
İlber Ortaylı'nın annesi Şefika Ortaylı: 1918'de Kırım'da Kemençi köyünde doğdum. İç savaş başlamıştı, Kızıllar geliyor denilirdi o zamanlar. Bir gece babamı alıp götürdüler, babam 4 ay Simferepol'da hapiste kaldı. 1941'de savaş başladı. Ruslar Almanlar'a işbirliği yaptılar diye Kırımlılar'ı sürmeye başlamış, biz o sürgünden evvel trene binmeyi başardık. Bizi önce Polonya'ya Nazilerin gönderme kampı dedikleri yere daha sonraları da trenlerle Avusturya'nın Graz kentine götürdüler. Ruslar yaklaşınca o kamptan bizi çıkardılar. Önce İnnsbruck diye bir yere geldik. Sonra Landeck'e. Landeck eskiden Hitler Yurgen kampıymış. Alwerşivende'de İlber'in babası Kemal ile tanıştım. Kemal yol yapımında çalışıyordu. Alwerşivende'de iki sene kaldık. 48'de buraya geldik. İlber bir yaşındaydı.

Çırılçıplak soyup trene bindirdiler
NBA'da oynayan basketbolcu Mehmet Okur'un büyükannesi Fatma Baştimur anlatıyor: 1927 senesinde doğdum. Ben üç aylıkken annemle babamı Ural'dan Ukrayna'nın Varaşlovgrad kentine sürgüne göndermişler. Bolşevikler, zengin diye ailemin elindeki hayvanları almışlar. Sürgüne geldikten sonra babam öldü, biz üç kardeş kaldık. Ruslar Varoşlovgrad'dan çekilirken Almanlara bir şey kalmasın diye her şeyi yakmaya başladılar. Ekmek dahi yoktu. Bir gün evde pişirmek için buğday getirmeye gittim iki Alman askeri beni yakaladı. 15 yaşındaydım. Bizi karakolun önünde dizdiler, 300 kişiyiz, çırılçıplak soyup vagonlara bindirdiler. Ön vagona koydular, eğer yolda dinamit varsa önce o vagon patlasın diye düşünmüşler. Önce Polonya'ya getirdiler. Tam gaz vereceklerdi ki bir Alman general 'Bunlar çalışmaya gidecek' dedi ve hepimizi Avusturya'ya geçirdi. Kampta üç yıl kaldım. Savaş sonunda Amerikalılar geldi. Tamara adında bir arkadaşımla İtalyanlar'ın kampına kaçtık. Oradan da dağlara çıktık. Verona isminde bir şehire gittik. Modina'da kampta kaldıktan sonra evlendim, oğlum oldu ve biz de Türkiye'ye geldik.

11 milyon masum insan öldürüldü
Nazi orduları Doğu Avrupa'da işgal ettikleri her bölgede, kitle katliamları yürüttüler. İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudilere karşı soykırım yürüten Naziler, toplama kamplarında vahşet ve zulüm uyguladıkları milyonlarca insanı, sadece ırkları veya düşünceleri nedeniyle ölesiye çalıştırmakla kalmadı, toplu cinayetler de uyguladı. Nazi vahşetinin asıl uygulama alanı ise, toplama kampları oldu. Yahudiler, Çingeneler, savaş esirleri, Katolik din adamları gibi farklı grupların birer köle gibi çalıştırıldıkları bu kamplar, 1942 yılında birer insan mezbahasına dönüştü. Nazi toplama kamplarında toplam 11 milyon suçsuz insan öldürüldü. İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonra Nazi katliamının kurbanları için tazminat ödenmesine karar verildi.