MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in Engin Alan ile ilgili attığı adımın gecikmiş de olsa olumlu bir adım olduğunu söyledi. Herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğini belirten Yeniçeri, "Bundan kimse kaçınamaz. Bundan sonrası zulümdür." dedi.
Meclis basın kapısında basın toplantısı düzenleyen Yeniçeri, MHP'nin cezaevindeki milletvekili Engin Alan'la ilgili yapılan girişimi değerlendirdi. Demokrasi ve milletin egemenliğinin kullanılması ile ilgili mesele olduğunu dile getiren Yeniçeri Parlamento’da seçilmiş olan milletvekillerinden 8 tanesinin tutuklu olduğunu hatırlattı. Bu 8 tutuklu milletvekilinden 7’sinin bu veya şu gerekçeyle, şu veya bu biçimde dışarıya çıkarıldığını anlatan Yeniçeri, "Yalnız Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul Milletvekili 128 bin oy almış Engin Alan içeride tutulmaktadır. Aynı hükümlü hüviyetini taşıyan başka bir milletvekili Parlamento'da yasama faaliyeti yaparken, aynı şartlara sahip Engin Alan’ın Parlamento dışında hapishanede 3,5 yıla yakın bir süre tutulmasını hiçbir vicdan açıklayamaz. Bu bakımdan konuyla ilgili çeşitli defalar hususu dile getirdik. Kendi milletvekilinin egemenlik hakkını kullandıramayan bir Millet Meclisi Türk milletinin egemenlik hakkını nasıl kullandıracağı konusunda kuşkular oluşturduğunu ve bu kuşkuların giderilmesi için gerekli adımların atılması lazım geldiğini ifade etmiştik. Bu konuyla ilgili Sayın Meclis Başkanı Cemil Çiçek ile görüşmüştüm. Yapılması gereken ilk iş Sayın Cemil Çiçek’in faaliyeti idi. Şimdi bunu en azından siyasi parti gruplarına göstermesi iyi bir gelişme. En kısa sürede bunun sonucu alınır. Ufak bir yasa değişikliği ile Engin Alan dışarıya çıkarılmış olur. Egemenlik hakkını kullanma, yasama faaliyetlerine katılma imkanı bulmuş olur." diye konuştu.
"DAVALAR BİR AN ÖNCE YENİDEN GÖRÜLMELİDİR"
3,5 senedir bu insanın içeride tutulduğunu ve bunlarla ilgili içeride tutulması ile ilgili yargılama konusunda çok ciddi itirazlar olduğunu dile getiren Yeniçeri, şöyle devam etti: "Ortada bir komplonun olduğu, kumpasın olduğu, yeniden yargılanması gerektiği, ayarlanmış yargı ve uydurulmuş delillerle mahkemelerin görüldüğüne yönelik hükümet tarafının açıklamaları vardır. Hükümete ahlaki bir görev düşmektedir. Madem ki Türk Silahlı Kuvvetleri’ne kumpas kurulmuştur, madem ki uyarlanmış mahkemeler, delillerle bu mahkemeler görülmüştür, o zaman bunları ortadan kaldıracak adımları atmak da bunların görevidir. Bunun yapılması gerekiyordu, yapılmadı. Önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Türkiye’nin en azından gerilimlerini minimize etmek gibi bir zorunluluğu var. Bu bakımdan bir an evvel bu tür tartışmalı davaların yeniden görülmesi için gerekli adımların atılması lazım geldiğini düşünüyorum. Zararın neresinden dönsek kardır, şu an içeride bir milletvekili vardır. Bu milletvekili yasama faaliyetini yapamamaktadır. Egemenlik hakkını kullanabilmesi için dışarı çıkarılması, Parlamento’ya taşınması gerekiyor. Sayın Çiçek bu konuda gecikmiş olsa da adım atmıştır. Bunun devamının gelmesi ve bir an evvel meselenin sonuçlandırılması gerekmektedir. Düğmeye basıldığını söyleyebiliriz. Çünkü start almıştır. Herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir. Bundan kimse kaçınamaz. Bundan sonrası zulümdür."
Haberin Devamı