Kaya gazı dünyayı nasıl etkileyecek?

Pulitzer ödüllü enerji uzmanı Daniel Yergin Project-Syndicate için bu yüzyılda yapılan en büyük enerji yeniliğinin kaya gazı üretimi olduğuna işaret eden bir makale yazdı. Pulitzer'ın kaya gazını yapılan yeniliklerin içinde birinci sıraya yerleştirmesinin nedenleri arasında Amerika'da çok bol bulunmasının yanı sıra global etkisinin büyüklüğü de önemli rol oynuyor ve 2014'de olan olaylar da bunu kanıtlamaya devam edecek.

REKABET GÜCÜ DÜŞTÜ

Amerika'nın kaya gazının şimdiden global enerji pazarını değiştirdiğini söyleyen Yergin, Avrupa'nın hem ABD hem de Çin karşısında imalat sanayideki rekabet gücünün düştüğünü ve aynı zamanda bunun politik dengelerin değişmesine de neden olduğunu belirtti.

Yergin makalesinde şu konuların altını çizdi:

'Petrol ve gazdaki bu alışılmadık devrim hızlı bir şekilde gelmedi. Hidrolik kırılma yöntemi 1947 yılından beri var ve bunun kaya gazı çıkarılmasına adaptasyonu ilk defa 1980'lerde Teksas'ta gerçekleştirildi. Öte yandan 1990'ların sonuna 2000'lerin başına kadar kaya spesifik bir hidrolik kırılma yöntemi yoktu, dolayısıyla bu yöntem 2008'e kadar ABD enerji arz miktarına önemli bir katkı sağlamadı. 2008 sonrasında bu endüstri çok hızlı şekilde gelişti ve şu anda ABD'de kaya gazı üretimi toplam doğal gaz üretiminin yüzde 44'ünü karşılıyor. Bu bolluk ABD gaz fiyatlarının Avrupa'ya göre üçte birine, Asya'ya kıyasla ise beşte birine düşmesine sebep oldu.'

YÜZDE 56 ARTTI

'Kaya gazı ile aynı yöntem aracılığı ile çıkarılan kaya petrolü üretimi ise 2008'den beri yüzde 56 oranında arttı. Bu artış Amerika'nın tek başına 12 OPEC ülkesinin ürettiğinden fazla petrol üretmesine neden oldu. Uluslararası enerji ajansı ABD'nin beş yıl içinde Suudi Arabistan ve Rusya'yı geride bırakarak dünyanın en büyük petrol üreticisine dönüşmesini planlıyor.'

AMERİKA AVANTAJLI KONUMA GEÇTİ

'Bundan beş yıl öncesine kadar ABD'nin büyük miktarda sıvılaştırılmış doğal gaz(LNP) ihraç etmesi bekleniyordu. Global LNP kapasitesi Amerika düşünülerek geliştirilmişti. Japonlar için ABD LNP talebindeki eksiklik yıpratıcı olacaktır. Öte yandan Avrupa ile rekabet edilebilirlik açısından Amerika avantajlı konuma geçmiş oldu.'