IŞİD ‘Yerle bir ederiz’ dedi
Saygı Karakolu’ndan şifreli yollanan raporlarda, IŞİD tehditlerinin arttığı ve 3-4 kez askerleri taciz ederek, Türk bayrağının indirilmemesi halinde karakolu yerle bir edeceklerini söyledikleri anlatılıyordu
Süleyman Şah Saygı Karakolu’na yapılan ‘Şah Fırat’ operasyonu, güvenlik uzmanlarına göre 2014 Temmuz’undan beri Genelkurmay Başkanlığı’nın planları arasında bulunuyor. Karakolda normalde Şanlıurfa’daki 20’nci Zırhlı Tugay Komutanlığı 3’üncü Hudut Alayı, 2’nci Tabur Komutanlığı’na bağlı 20 asker görev yapıyor. Komando eğitimi alan bu askerler Nisan 2014’ün sonunda karakola değişim yapılarak yerleştirildi.
Şifreli raporlar
Geçtiğimiz Mart’ta Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) elindeki cepheyi kaybederek Halep’in Münbiç İlçesi’ne bağlı Karakozak Köyü ve çevresini IŞİD’in kontrolüne bıraktı. 20 Mart 2014’te YouTube’da bir video yayınlayan IŞİD, Süleyman Şah Türbesi üç gün içinde boşaltılmaz ve Türk bayrağı indirilmezse türbeyi havaya uçurmakla tehdit etti.
Peki operasyon neden daha önce değil şimdi yapıldı? Aslında bunda karakoldan Genelkurmay Başkanlığı’na gönderilen raporlar etkili oldu. Şifreli yollanan raporlarda, son günlerde karakola dönük tehdidin arttığı vurgulanıyordu. Bu süreçte IŞİD birkaç kez karakolun elektriğini kesti. Yine IŞİD militanları 3-4 kez Türk askerini taciz ederek karakoldaki Türk bayrağının indirilmesini yoksa karakolu yerle bir edecekleri tehditleri savurdu. Kobani’de yenilen IŞİD’in YPG’yle bölgede büyük bir çatışmaya girebileceği ve karakola da her an saldırı yapılabileceği istihbaratı alınıyordu.
Provokasyona açık
Güvenlik uzmanları türbeyi boşaltmayı doğru bir karar olarak görüyor. Çünkü seçim öncesi hassas bir konuma sahip ve provokasyona açık bir alan olan Süleyman Şah Saygı Karakolu’na yapılabilecek bir saldırının sonuçları çok ağır olabilirdi.
Neden karadan?
Operasyonun karadan yapılmasının nedeni olarak IŞİD’in elindeki omuza alınarak karadan havaya fırlatılan MANPAD füzeleri gösteriliyor. Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetlerine ait Pilot Yüzbaşı Muaz El Kesasibe’nin kullandığı F-16 bu füzelerle düşürülmüştü.
Fırat’ı geçerken boğularak öldü
Süleyman Şah, Osmanlı Devleti’nin kurucusu olan Osman Gazi’nin dedesidir. 1200’lü yıllarda Moğol istilası üzerine yaklaşık 50 bini kişiyle Anadolu’ya gelip, Fırat kıyısına yerleşti. Haçlı Seferlerine karşı Filistin’e gitmek isterken bugünkü Suriye’de, 1227 yılında Fırat Nehri’nde boğuldu. Süleyman Şah ile iki muhafızı, ilk olarak sınırımıza yaklaşık 100 kilometre mesafedeki Caber Kalesi’ne defnedildi. Fransa ile Türkiye arasında 1921 yılında yapılan Ankara Antlaşması ile de Suriye içerisindeki bu bölge Türk toprağı olarak kabul edildi ve Süleyman Şah Türbesi’nde Türk askerlerinin nöbet tutmasına karar verildi. 1973 yılında ise Suriye hükümeti, Fırat Nehri üzerinde inşa ettiği Tabka Barajı’nın su toplamaya başlamasıyla Caber Kalesi’nin suları altında kalacağını ileri sürerek, Türkiye’den türbenin yerinin değiştirilmesini veya Türkiye’ye naklini talep etti. Görüşmeler sonucunda türbe, Halep-Hasseki yolu üzerindeki Karakozak köyü yakınındaki son yerine nakledildi.
Operasyonu bilen dizi!
TSK’nın Süleyman Şah operasyonu, akla TRT’deki yayınlanan Diriliş adlı diziyi getirdi. Operasyondan henüz kimsenin haberi yokken geçen hafta yayınlanan TRT’nin dönem dizisi Diriliş’te bu olaya değinildi. Dizinin yayınlanan bölümünde Süleyman Şah ile Kurdoğlu arasında ilginç bir diyalog vardı Kurdoğlu Süleyman Şah’a “Burası bizim mezarımız olacak” deyince, ona yanıt veren Deli Demir “Merak etme Kurdoğlu, neslimizden birileri gelir mezarımızı burada komaz” diye yanıt veriyordu.