İşe yarar seçim nasıl yapılır?

Haberin Devamı

Seçim lâfı ortaya atılınca bir anda harlayan saman deposuna benzer bizim siyaset sahnemiz...

Muhalefet partilerinin havası, sanki seçim zaferi çantada kekliktir, yapılması gereken şey seçimi ne kadar mümkünse o kadar yakına almaktır.

AKP’yi on bir yıldır tek başına iktidar yapan ve kolay kolay da gitmeyecek kadar sağlam Meclis çoğunluklarının desteğine sahip kılan güç nereden geliyor?

2001 ve 2002’deki toplumsal tepki ülkeyi altüst edecek bir patlamanın tüm işaretlerini veriyordu.

Üstelik altüst olmanın bedelinin kime ve nereye çıkacağı da belli olmuştu.

Ama serde “erkeklik” vardı ve seçimden kaçıyor görüntüsü vermek her şeyin sonu olurdu.

Nitekim öyle oldu.

Halk tüm sıkıntılarının sebebi saydığı koalisyonu öyle bir hınçla parçaladı ki AKP siyasi tarihin az gördüğü seçim zaferlerinden birini kazandı.

AKP hâlâ erken seçime “evet” demeye razı olan koalisyon liderlerinin kredisini yemeye devam ediyor.

Öyle bir kredi ki, ye ye bitmiyor!

BDP Genel Başkanı Demirtaş dün uzun zamandır bekleyen bir yol temizliği talepleri olduğunu hatırlatarak “Acil olan odur” dedi.

“Özel yetkili mahkemeler TMK, seçim barajı Hazine yardımı masaya yatırılmalı” derken PKK’nın sınır dışına çekilmesi sayesinde elde edilen olumlu şartları değerlendirmek için sıranın hükümete geldiğini savundu.

Demirtaş’ın uyarıları yabana atılmamalıdır.

Yüzde 10 seçim barajı olmaz;

Lidere kul milletvekilleri ile demokrasi olmaz;

Özel yetkili mahkemelerle adalet de olmaz.

Başbakan muhalefeti sandıkla korkutacak yerde seçim sandığını çare katına yükseltecek marifeti göstermeli..

Liderin seçtiği vekil, milletin vekili olmuyor, olmaz!

Ne günlere kaldık!

Ulusal bayramlarda Atatürk anıtlarına çelenk koymayı yasak eden güç, hangi yoksunluğun eseridir?

Bundan 15-20 yıl öncesi biri çıkıp “Milli bayramlarda Atatürk anıtlarına çiçek koyanların ve saygı duruşunda bulunanların başları devletle derde girecek” dese inanır mıydık?

CHP Kırıkkale Milletvekili Dibek açıkladı:

“23 Nisan’da olduğu gibi 19 Mayıs’ta da Atatürk anıtına çelenk koyan ilçe başkanlarımıza ceza kesildi!”

Atatürk anıtlarına saldırmak, eskiden de gericiler için yaygın bir eylem türü idi. “ticani” derlerdi bu tiplere.

Şimdi farklı bir saygısızlığı, Atatürk’ün kurduğu devletin polisi, mahkemesi yapıyor.

Minnet duygusu bu kadar mı karaborsaya düştü?

DİĞER YENİ YAZILAR