Gazete Vatan Logo

Balyoz davasında dünden bugüne!

Son günlerde basından takip edildiği üzere, Sayın Başbakan Erdoğan’ın Siyasi Başdanışmanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra Gülen Cemaati'ni hedef alarak, milli orduya kumpas kurulduğunu açıklamış, nihayet Balyoz davasının yürütülen bir kumpasın ürünü olduğunu İKRAR etmiştir.

Ne var ki, bir kısım Balyoz sanıklarının müdafiliğini üstlenen Sayın Av.Haluk PEKŞEN, söz konusu meşhur davanın henüz soruşturma aşamasıdahi başlamamışken, milli orduya kumpas kurulduğunu öngörmüş veDevletin tüm idari mekanizmalarını harekete geçmeye zorlamıştır. Amaçlanan bu vahim senaryonun önceden hazırlanmış ve örgütlenilmiş bir kumpasın ürünü olduğunu, müvekkilleri gibi birçok mağdurunkurmacadijital verilerle suçlandığını, insan hakları ihlalinin en ağır örneğini yaşadığımızı daha o günlerde ortaya koymuştur.

Nitekim,Av.HalukPEKŞEN gerek müvekkillerinin haklarını ve gerekse diğer mağdur sanıkların haklarını savunmak ve bu hukuksuz yargılamanın önüne geçmek için, 2011 yılının temmuz ayındaBaşbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, Teftiş Kurulu Başkanlığı, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, TBMM Dilekçe Komisyonu, Milli Savunma Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulubaşkanlığına insan hakları ihlali başvurusu/şikayeti yaparak, “Balyoz Davası” adı altında insan hakları ihlali, tutukluluk süreleri ve adil yargılanma ilkesinin hiçe sayıldığı bildirilmiş ve bu çirkin oyunun bir an evvel sonlandırılması gerektiği ısrarla vurgulanmıştır.

Ne yazıkki, tüm bu şikayetlerin hiçbiri olumlu neticelenmemiştir. Kimi bazı kurumlar cevap vermekten imtina ederken, bazıları ise konuya yabancı politik cevaplar vermekle yetinmiş, hiçbir şekilde bu kumpasın önüne geçilememiştir.

Elbette ki, 2011 yılından bu yana devam eden bu çirkin oyunun sonlandırılabilmesi ve adeta bir “Dram” haline dönüşen bu davada, hakları çiğnenen sanıkların “imdat” çağrılarının tüm dünyaya duyurulabilmesi ve kurgulanan bu vahim senaryonun ortaya çıkarılabilmesi için, 13 OCAK 2012 GÜNÜ İNSAN HAKLARI AVRUPA MAHKEMESİNE (Strasbourg) yapılaninsan hakları ihlali şikayeti neticesinde, Türk Hukuk tarihinde bir ilk yaşanarak yargılaması devam eden bir davaya ilişkin başvuru kabule şayan görülmüş ve söz konusu ihlaller AİHM tarafından incelenmeye başlanmıştır.
Bu itibarla, senelerdir belgeleri ile ortaya koyduğumuz bu vahim senaryonun bir ürünü olan Balyoz yargılamasının artık hiçbir hukuki dayanağının olmadığı ve tamamıyla kurmaca bir kumpasın ürünü olduğu açıkça ortaya çıkmıştır.Burada artık yapılması gereken, bir an evvel Başbakanlık Teftiş Kurulu harekete geçirilerek, devlet organlarınca açıkça ikrar edilen bu kumpası hazırlayanların ve görev alanların ortaya çıkarılması ve bununla ilgili tüm organ ve kişilerin yargıya sevk edilmesi gerekmektedir.

Haberin Devamı