Aileler paramparça olan cesedi teşhis edemedi!
15 Temmuz gecesi darbe dehşeti sokaklardan hastanelere kadar her yerde yaşandı. Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi’nde nöbetçi olan Anestezist Dr. Büşra Yetkin Tezcan yaşadıklarını sosyal medya hesabından anlattı. 100’e yakın yaralı ve ölüye arkadaşlarıyla birlikte müdahale ettiğini söyleyen Özcan’ın dilinden yaşananlar...
Çığlığı kulaklarımda
“Koluna tükenmez kalemle annesinin cep telefonu yazılmış, tankın altında kalmamak için üst geçitten atlayarak leğen kemiğini, kolunu, bacağını kırdığını tahmin ettiğim bir gencin ailesini aradım telefonumla, 10 saniyelik konuşmada karşıdaki anneyi hissettim, ‘oğlunuz hayatta ve yaralı” dediğimde bir çığlık duydum, kulaklarımdan gitmiyor.”
Morga yollamıştım...
“Belki bizim hastamızı görmüşsünüzdür” diyen bir çift durdurdu beni; isim söylediler, hatırlamadım. İşime dönmeye çalışırken facebook profil fotoğrafını gösterdi kadın. Oysa ben onu bir süre önce morga yollamıştım. Kadını oyaladım, adamı teşhis için morga götürmek istedim, teşhis edemeyeceğini söyledi.”
Arkadaşım kanlar içinde
“Çalışma arkadaşım, üroloji doktoru karşımda, kanlar içinde. Ağlamaya başlamam, onun bana ‘İyiyim’ deyişi. Bir zaman sonrasında onu uyutmak için ameliyathaneye çağrılışım, ‘Ben kötüleşiyorum, çabuk ol Büşra’ deyişi, ilk kez ağlayarak hasta uyutuşum...”
Ağzı, dili parçalanmış
“Kafa kemiği kırık, ağzı ve dili parçalanmış biri bana adını söyledi o gece. Ameliyata aldık, öldü sonra. Hâlâ kimliği tespit edilemedi, 6 aile geldi yakınını arayan, hiçbiri teşhis etmedi, karışık zihnim o ismi hatırlayamıyor.”