‘Tercihli dar bölge sistemi olursa lider sultası biter’
A&G Araştırma Şirketinin sahibi Adil Gür’ün yorumu...
Başbakan Erdoğan’ın açıklaması seçim sistemi tartışmasının fitilini yeniden ateşledi. Gür, ‘dar bölge’ için, “Milletvekilleri kendilerini seçmene karşı daha sorumlu hissederler. Siyaset yerelleşir” diyor.
İktidar partisinin 2015 öncesi uygulamayı planladığı ‘dar bölge’ sistemine, A&G araştırma Şirketi sahibi Adil Gür’den de destek geldi. Dar bölgenin “Demokratik bir sistem” olduğunu anlatan Gür, bunun ‘tercihli sistemle” taçlandırılması durumunda lider sultasının ortadan kalkacağını savundu. VATAN’ın sorularını yanıtlayan Gür şunları söyledi:
‘TKP vekil çıkarabilir’
“Dar bölge sistemi kesinlikle daha demokratik. Buna gidilirse mesela Sivas’ta BBP, Tunceli’de TKP milletvekili çıkarabilir. Dar bölgeli seçim sistemine insanlar ‘İstikrarı önler, çok parti girer, çok dağılımlı Meclis yapısı ortaya çıkar’ diye karşı çıkıyor. Ama önyargılı olmamak gerekiyor. Ben çok demokratik olduğunu ama bunun, yani dar bölgenin bir de tercihli ile taçlandırılması gerektiğini düşünüyorum.”
“Bir bölgede siyasi partiler aday gösterirken ikişer üçer aday gösterebilmeli. Seçmen aday tercihinde bulunursa çok demokratik olur. Bu lider sultasını ortadan kaldırır. Milletvekilleri kendilerini seçmene karşı sorumlu sayarlar. Vereceğim örnek bire bir karşılığı değil ama bugün ABD’de bir senatör Başkan’a kafa tutabiliyor. Bunun nedeni, sorumluluğunun öncelikle parti liderine karşı değil, seçmene karşı olduğunu bildiği için. Daraltılmış bölge sistemi ise aslında hileye açık. Çünkü burada nereyi daralttığınıza bağlı.”
Türkiye vekilliği
“Eğer çok parti girer, istikrar bozulur endişesi duyuluyorsa şu bile olabilir: 550 vekilden 50 veya 100’ü Türkiye milletvekili olarak bırakır, partilerin oy oranına göre bunlar parlamentoya girebilir. (İktidara yarar iddiaları) En son çıkan büyükşehir yasasında aynısı oldu. Ama görüldü ki lehine olan iller de var olmayan da. Buna karşı çıkan parti yöneticileri, ellerindeki gücü kaybetmek istemiyorlardır. MHP Konya’da 1 vekil çıkarıyorsa, bu daraltıldığında çıkaramaz demek mümkün değil. Mesela Çankaya’da 3 mahalle 1 vekil seçeçek. Seçmen oy verdiği insanı tanıyacak. Hem kendisini mutlu hisseder hem de kalifiye insanlar siyasette yer alır. Siyaset yerelleşir.”
Dar bölge sonucu: 330 AKP milletvekili
Dar bölgeyle seçim sistemini analiz eden ORC Araştırma şirketi, VATAN’a şu değerlendirmeyi yaptı:
“AK Parti’nin TBMM’deki toplam 550 milletvekilinin yüzde 58-60’ına tekabül eden 320-330 arası milletvekili çıkarması mümkündür. BDP ve HDP’nin TBMM’de ayrı ayrı temsil hakkı elde edeceği, fakat ayrı ayrı grup kuramayacakları görülmektedir. CHP’nin Türkiye genelinde aldığı oy yüzdesinin milletvekilliğine yansıması düşük olacak ve şu anki milletvekili oranının yüzde 70’i kadar milletvekili çıkartabilecek. MHP ise şuanki mevcut milletvekili sayısı kadar milletvekilini parlamentoya taşıyabilecektir. Şu an TBMM dışında bulunan partilerin çıkaracağı milletvekili sayısı ve bağımsız olarakm seçilecek milletvekilleri sayısı toplam 35 civarında olacağı öngörülmektedir.“
Dar bölge nedir
Barajsız dar bölge seçim sistemine göre Türkiye 550 seçim bölgesine ayrılacak. Her seçim bölgesinden en çok oyu alan aday seçilecek. 550 seçim çevresinin ise illerin çıkaracağı milletvekili sayısı kadar bölgeye ayrılması yoluyla belirlenmesi öne çıkıyor. Buna göre YSK’nın 2013 yılında hesapladığı sayılara göre İstanbul 87, Ankara 32, İzmir 26 seçim bölgesine ayrılacak. Bir vekilli Bayburt tek seçim bölgesi olurken diğer iller de vekil sayısı kadar bölgeye bölünecek.
30 Mart sonucu
Dar bölge sistemi en çok birinci partiye yarayan sistem olarak biliniyor. Prof. Erhan Erkut’un yaptığı hesaplamaya göre, 2011’de AKP’nin 5, CHP’nin 3, MHP’nin 2 vekil çıkardığı Manisa’da AKP 9, CHP 1 ve MHP 0 veya AKP 10, diğerleri 0 olacaktı. AKP, 30 Mart seçimlerinde 1394 belediyenin, 821’ini kazandı. Yani her bir belediye bir seçim bölgesi olarak düşünüldüğünde yerleşim birimlerinin yüzde 59’unda AKP birinci parti oldu. CHP için bu oran yüzde 17, MHP için yüzde 12. BDP içinse yüzde 7 olarak hesaplanıyor.
DP 415 vekil aldı
Dar bölge seçim sistemine göre yapılan seçimler, birinci partinin aldığı oya göre çok daha yüksek oranda vekil çıkardığını gösteriyor. 1950 seçimlerinde Demokrat Parti oyların yüzde 57,6’sını alırken, 415 vekillik kazandı. CHP ise yüzde 39,4 oranıyla 69 sandalye elde edebildi. Aynı sisteminin esas alındığı 1954’te DP yüzde 57,61 oyla 502, CHP yüzde 35,3 oyla 31 vekil çıkardı. 1957’de de DP yüzde 47,8 oya karşılık 424 milletvekili çıkardı. CHP ise yüzde 41,9 oyla 178 vekil çıkardı.